Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ömer Özsoy

Ömer ÖzsoySünnetullah yazarı
Yazar
Çevirmen
8.3/10
39 Kişi
122
Okunma
16
Beğeni
4.210
Görüntülenme

Hakkında

17.04.1963 tarihinde Bünyan’da doğdu. 1969 – 1974 yılları arasında Etiler İlkokulunda ilköğretimini yaptı. Kadıburhanettin ortaokulunu ise 1974 - 1977 yılları arasında okudu. 1977 yılında başladığı Kayseri Lisesinden 1980 yılında mezun oldu. 1980 yılında girdiği Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nden “Sistematik Teoloji ve İslam felsefesi" konulu teziyle ve İsmail Cerahoğlu’nun gözetimindeki Kur’an yorumlaması ile çok iyi derecede mezun oldu. Yine Prof. Dr. İsmail Cerrahoğlu’nun gözetiminde 1985 – 1991 yılları arasında Ankara Üniversitesinde Doktorasını yaptı. Ankara Üniversitesindeyken bu üniversitenin İlahiyat Fakültesi Tefsir Anabilim Dalı Öğretim Üyeliği görevinde de bulundu. Almanya’nın Heidelberg Ruprechts Karl Üniversitesitesi Dilleri ve Kültürleri bölümünde Prof Dr. Raif Georges Khoury gözetiminde 1991 -1993 yılları arasında doktora sonrası İslam ve Kur’an-ı Kerim üzerine araştırmalar yaptı. Aynı dönemde Ankara Üniversitesi İlahiyat fakültesinde 1991-1996 yılları arasında Kümülatif Habilitasyon (en yüksek Seviyeli akademik Sınav) çerçevesinde "Metin doğuşu üzerine bir araştırma odaklı tefsir ve Kur'an’ın tarihsel boyutları " Kur’an üzerine ihtisas yaptı. 2004 – 2005 yılları arasında Almanya’nın Georg-August Göttingen Üniversitesi Arapça bölümünde Alman kütüphanelerinde bulunan Kur’an-ı Kerim el yazmaları üzerine araştırmalarda bulundu. Tüm bunların yanı sıra mesleki kariyerini artırmak için 1985 yılından 2012 yılına kadar gerek Türkiye’de olsun Gerek Almanya’da olsun bir çok mesleki ve bilimsel faaliyetlerde bulundu. Bir çok araştırmanın yanında İslamiyat Dergisi editörlüğü, Kitabiyat Yayınevinin editörlüğünü yapmış, Bir çok üniversitede dersler vermiş. Araştırmaları üzerine kitaplar yayınlamıştır. Frankfurt Goethe Üniversitesi İslam Dini ve Kültürü Araştırmalar Enstitüsü Başkanlığı yapmıştır. Şu anda bir Alman üniversitesinde kadrolu ilk Müslüman ilahiyatçıdır. Ömer Özsoy’un , 90'lı yılların ortasında Ankara Üniversitesi'nde ortaya çıkan, önemli reformcu İslam akımlarından "Ankara Ekolü"ne dahil olmuş bir akademisyen olmasının yanında, Frankfurt Üniversitesi Protestan Teoloji Kürsüsü’nde, finansmanı dışarıdan sağlanan bir kadroda bulunması, ilk kez rastlanan bir durumdur. Türkiye’de reformcu İslam ekolünden gelen Prof. Özsoy’un, 2006 yılında Frankfurt Üniversitesi'nde profesör kadrosuna alınmasıyla, Özsoy'un araştırma ve ders metotlarına ilgi olağanüstü artmış, çoğunlukla İslam'ın ve dinin manevi mirasιnιn harfiyen, kalıplaşmιş ve geleneksel yorumundan daha çok, modern yorumuna açık olan görüşlerini savunmuştur.
Tam adı:
Prof. Dr. Ömer Özsoy
Unvan:
Türk Akademisyen, Araştırmacı, Yazar
Doğum:
Bünyan, Kayseri, Türkiye, 17 Nisan 1963

Okurlar

16 okur beğendi.
122 okur okudu.
8 okur okuyor.
69 okur okuyacak.
5 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Ruhsatlar
Ruhsat kurumu, Islam'ın ne kadar tabiî bir din olduğunu ve realiteye verdiği önemi ortaya koyan bir unsurdur. İlkel ve irrasyonel dinlerde haram tabudur, sorgulamaya kapalı dogmatik bir kategoridir, yani hiçbir sebeple harama yaklaşılamaz, dokunulamaz. İslâm'da ise, hayat bizatihi değerli olduğu için, onun tehlikeye girdiği durumlarda deva olabilecek nesnelerin hürmeti (haramlığı) kalkar. İslam Hukukçuları bu ilkeyi şu şekilde formüle etmişlerdir: "Zaruretler, mahzurları mübah kılar"
Sayfa 484 - Fecr Yayınları
Reklam
Ana-Baba
Kur'an; ebeveynin (anne-baba veya dede-nine) aile içinde kalmasını, ailenin bir parçası olarak diğer aile fertleriyle birlikte yaşamasını istemektedir. Çağdaş yaşam biçimi ve egemen modernist dünya görüşü ise, önerdiği çekirdek aile tipiyle ebeveyni (yerine göre anne-baba, yerine göre dede-nine) ailenin dışına atmıştır. Bu, son derece vahşi ve gayri ahlaki bir uygulamadır. Sözde 'huzur evleri'nin nasıl bir huzursuzluk mekânı ve yarı hapishane olduğunu, orada yaşayan insanlardan dinlemek mümkündür. Şurası bir gerçektir ki, anne ve babayı yaşlılıklarında ailenin içinde tutmak, sabır gibi ahlaki bir olgunluğu, vefa ve minnettarlık gibi ahlaki erdemlere sahip olmayı gerektirir. Modern (yabancılaşmış) insanda da, yaşamın temposu ve gidişatı gereği, bunlar maalesef nadir bulunan hasletler hâline gelmiştir.
Sayfa 441 - Fecr Yayınları
Çeşitli alanlarda özellikle de din konusunda- bâtıl inançlar edinme, insanlığın yüzeysel düşünmesi ve korkaklığı yüzünden içine düştüğü büyük bir zaaf hâlidir. İnsanlık tarihi ve modern çağdaki gelişmeler göstermektedir ki, zamanın geçmesi ve mekanın değişmesi ile, sanıldığı gibi bâtıl inançlar zayıflamıyor, sadece şekil değiştiriyorlar. İlkel insanların tahtadan ve taştan putlarının yerini, modern insanın etten ve kandan veya soyut putlar alabiliyor.
Sayfa 305 - Fecr Yayınları
İslam, insanların zengin olmalarına karşı değildir. Birçok ibadet (zekat, hacc, infak, cihad vb.) mala ve zenginliğe bağlıdır. Ancak, Islam, mal ve zenginliğin meşru yollardan (hibe, miras, üretim, ticaret vb.), helal olarak elde edilmesini istemektedir. Aldatma, sömürme, hırsızlık ve gasp yoluyla mal ve zenginlik elde etmek çok net olarak yasaklanmıştır. Hayat bir denenme olduğuna göre, "Allah, insanın elinin dolu olup olmadığına bakmaz, elindekinin temiz olup olmadığına bakar".
Sayfa 490 - Fecr Yayınları
Size verilmiş bulunan herhangi bir şey, sadece dünya hayatının menfaatidir; inanıp Rablerine güvenenler, büyük günahlardan ve hayasızlıklardan çekinenler, öfkelendiklerinde bile bağışlayanlar, Rablerinin çağrısına cevap verenler, namazı kılanlar işleri(ni) aralarında danışma ile (görenler), kendilerine verdiğimiz rızıktan sarfedenler ve bir saldırıya uğradıklarında kazanmaya çalışanlar için Allah'ın katında bulunan daha iyi ve daha kalıcıdır. Şura/36-38
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
160 syf.
10/10 puan verdi
Tavsiye kitap.
Düşünce ufkumu genişleten kitapları seviyorum. Kitabı büyük beklentilere girerek aldım ve her bir beklentimi kat kat karşıladı, istediğimden fazlasını aldım diyebilirim. Sünnetullah kavramı kafamı çok karıştıran ve Adetullah kavramı ile sürekli karıştırdığım bir kavramdı. Allah'ın tabiat yasaları anlamında kullanılmasının yanı sıra beni çok da tatmin etmiyordu araştırmalarım bende bu kitabı buldum ve aldım Allah razı olsun kendimi bir kelebek kadar hafif hissediyorum. Yazar sizi bilgi manyağı yapıyor tabiri caizse. Sünnetullah'ın tabiat yasaları ile bir ilgi alakasının bulunmadığını o kadar güzel delillendirmelerle sunuyor ki aklınızda soru işaretleri neredeyse çözüme ulaşıyor. Tarih ve Sünnetullah arasında kurduğu bağlantı ve verdiği pasajlar şaşırtıcı ama ufkunuzu açıyor. Bu kadar derin bir bağ beklemiyordum. Kitap hakkında çok şey yazmak istiyorum ama bence okumanız ve kütüphanenizde bulunması çok daha güzel olur. İlhami Güler 'Allah'ın Ahlakiliği Sorunu' kitabını okuyup beğenenler varsa bence bunu da alın çünkü dil ve Allah'ın adilliği-ahlakiliği benzerlik taşıyor. Kitabı tatmin olmuş bir şekilde kapattım. Mutluyum şu an. Merak edenler yazarın Sünnetullah için sonuç kısmında yazdığı bir pasaj ekleyeceğim: ''Kur'an'ın Sünnetullah dediği Allah'ın tarih içerisindeki değişmez tavrı, O'nun kendisi için benimsediği iradi bir tavırdır. Bu değişmez tavrın çeşitli örneklerinin Kur'an'da tarih yasaları olarak anlatılması, Allah'ın davranış tarzının belirlenmesi değil, tasvir edilmesidir.....'' Kitap çok daha fazlasını detaylıca ele alıyor, tavsiye ediyorum.
Sünnetullah
SünnetullahÖmer Özsoy · Fecr Yayınevi · 201556 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
Ömer Özsoy, Kur’anî bir kavram olan “Sünnetullah”ın Kur’an’dan ayrı bir kavram olarak tarihte kullanılma sürecini anlatarak, kavramın Kur’an nezdinde ne ifade ettiğini, Kur’an’dan hareketle anlatmaktadır. Kavramsal tefsir olarak da nitelendirilebilecek bu eserde yazar, kelimenin semantik açıdan incelemesine de değinmektedir. Eser, oldukça açık, net ve anlaşılır bir üsluba sahip olmasıyla birlikte, öz ve kısadır. Kur’an’ı anlama çabasında olan bir kimsenin mutlaka okuması gereken eserlerden biridir. Sünnetullah, Allah’ın tarih yasasıdır. Allah’ın “sünnetullahta bir değişme yoktur” ifadesi, ezelde takdir edilmiş kuralların keyfi olarak değişmeyeceğini ifade etmektedir. İnsan tarihi oluşturma konusunda hür bırakılmıştır. Kendisine hem iyiyi görme ve yapma anlamında takva; hem de kötüyü bilme ve kötülük yapma anlamında fücur kabiliyeti verilmiştir. İnsan tercihleriyle tarihi oluşturur. Kavimlerin helaki teosentirik bir dille anlatılsa da bunlar Allah’ın iradesine bağlı olmakla birlikte çizmiş olduğu ilkelerin ve tercih edilenlerin sonuçlarından ibaret bir takım toplumsal yasaları ifade etmektedir. Dolayısıyla tarihselci olarak etiketlenen (!) Özsoy’a göre kıssalar tarihi bir gerçektir ve insanlara bunların tarihi anlatılarak öğüt ve ibret almaları murat edilmiştir. Burada seçim insana aittir. Yazar, sünnetullahın kevni/fiziki yasaları ifade eden bir kavram olmasına karşılık, tarihi/toplumsal yasaları ifade eden bir kavram olması tezini ileri sürmektedir. Bu tezini de Kur’an’dan yola çıkarak kanıtlamaktadır.
Sünnetullah
SünnetullahÖmer Özsoy · Fecr Yayınevi · 201556 okunma
224 syf.
6/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
Tarihselcilerin argümanlarını merak ettiğim için kitabı okumak istedim. Kitap farklı yerlerde yayınlanmış tarihselcilik etrafında dolaşan yazılardan oluşuyor. Konu enine boyuna anlatılmamış, öyle olsun isterdim. Fikir olarak haklı bulduğum noktalar var fakat genel olarak çok metotsuz ve keyfi yorum yapılmış diye düşünüyorum. Kur'an'ı nasıl anlamalı konusu hala kafamda netleşebilmiş değil.
Kur'an ve Tarihsellik Yazıları
Kur'an ve Tarihsellik YazılarıÖmer Özsoy · Kitabiyat Yayınları · 201540 okunma