Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Yazık o millete ki sesini sadece cenaze törenlerinde yükseltir, sadece yıkıntılar arasında kibirlenir ve sadece boynu kılıçla kütük arasındayken başkaldırır."
Halil Cibran
Halil Cibran
Ermişin Bahçesi
Ermişin Bahçesi
Bu Koronavirüs saldırısı, insanlığa çok açık biçimde şu mesajı veriyor: “Proletarya Enternasyonalizmine geçin!” (Proleter enternasyonalizm, işçi sınıfına ait bütün dünyadaki insanların millete bakmaksızın dünya devrimini gerçekleştirmek için birlik içerisinde hareket etmesi gerektiğini söyleyen Marksist sosyal sınıf teorisidir.) Çünkü
Reklam
Deneme Denemesi: Dilin Kemiği Yok Ama Elbisesi Var
Kadr, kadir, kader, takdir, iktidar, muktedir, mukadder, mukadderat, makdurat, miktar,kudret, zikudret, kadirşinas... Eğitim sistemimizi beğenmesem dahi başarıya göre çocuklara verilen iki ödülden birisi 'teşekkür', şükr'den geliyor. Takdir ise kadr'den geliyor. Her ne kadar 'Takdir'in, 'teşekkür'ün ölçüsünü unutmuş olsak bile bu kelimelerden
Başlarken ve Biterken
İletiyi okuyan ben olsam nereye gidiyor bu kız derdim. Bir yere gitmiyorum, 1K'ya kazık çakmaya niyetliyim. Kendime yönelik hatırlatma yazılarını neden not defterime değil de buraya yazıyorum, bu soruya bir cevap bulamadım. Belki en çok çiğnediğim hatırlatma yazılarının hep kitaplarla ve kitap okumayla ilgili olmasından kaynaklıdır. Mademki
"yazık o millete ki, sesini sadece cenaze törenlerinde yükseltir, sadece yıkıntılar arasında kibirlenir ve sadece boynu kılıçla kütük arasındayken başkaldırır."
Halil Cibran
Halil Cibran
Yazık o millete ki inançlarla dopdolu ama dinden yana bomboştur. Yazık o millete ki giydiği kumaşı kendi dokumaz, hasat etmez yediği ekmeğin buğdayını ve içtiği şarap kendi testisinden akmaz.
Reklam
Odatv ilginç bir yazi. Yazarın bu duyarlılığından tebrik ediyorum
Asiye Güldoğan Şule Yüksel Şenler muhafazakar kadınlara diyor ki... Şule Yüksel Şenler, Gençliğin Izdırabı kitabında diyor ki: "Elinize aldığınız Gençliğin Izdırabı isimli bu eseri ilk olarak 1968 yılında kaleme alarak neşretmiştim. O günden bu güne aradan uzun yıllar geçti. Gençliğin Izdırabı’nı kaleme aldığım sırada ben de o yılların
Sarıkamış Şehitleri
7, , Bir asker, anılarında şöyle anlatmıştı yaşadıklarını: “Bu yaz, iki alayımızla Yemen’den buraya naklolduk. Yola koyulmamızdan dört ay sonra buraya ulaştık ki, Arabistan’ın cehennemî sıcağı Köprüköy’deki ayaz yanında nimet-i ilâhi imiş. Burada çadırın perdesi buza kesmiş oğlak kulağı gibi kırılmakta ve kopmakta. Bölük kumandanım, beni
Tevfik Fikret ve Bir Lahza -i Teahhur
Abdülhamid'i devirerek hürriyet havasını solumak için yanıp tutuşuyorlardı. Genç subaylar Albert Vandal adlı Fransız'ın Abdülhamid'e taktığı "Kızıl Sultan" lakabını pek benimsemişti, her gün ölmesi için dua ettikleri en büyük düşmanlarını -bazen Fransızca Le Sultan Rouge olarak- bu isimle anıyor, ondan yakıcı bir öfkeyle
Değerli Bir Hanım Efendinin paylaşımı
Anormal bir kız olduğumu kabul ediyorum.. 😁 Mesela, Eşinden veya nişanlısından çiçek buketi bekleyen, alınca da deli gibi sevinen kızları hiç anlamıyorum. Oldum olası, süslü bir çiçek buketi gördüğümde " Çiçeklere de paraya da yazık. Çöp olup gidecek" diye düşünmüşümdür.. Sonra, Millete gösteriş olsun diye evlenirken düzinelerce
97 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.