Yeni bir serüven başlıyor. - 1000Kitap

160 syf.

· Kitabı okudu

10/10 puan verdi

·

Beğendi

“Aşk bence istemektir”

Kürk Mantolu Madonna 1943 yılında basıldıktan sonra ilk eleştiri

Nazım Hikmet Ran ’dan geldi. Nazım, Mayıs 1943’te Bursa Hapishanesi’nden

Sabahattin Ali ’ye gönderdiği mektupta kitap hakkında şunları yazdı: “Kürk Mantolu Madonna, ben bu kitabı hem sevdim hem kızdım. Evvela niçin kızdığımı söyleyeyim. Kitabın birinci kısmı bir harikadır. Bu kısmın kendi yolunda

devamını oku

Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021317,5bin okunma

İsmail Kulaç

@cordecs·

1yıl

147 syf.

· Kitabı okudu

10/10 puan verdi

·

Beğendi

·

3 günde okudu

Eşekli Kütüphaneci

Eşekli Kütüphaneci, ne zamandır tanışmak istediğim Fakir Baykurt ile tanışma kitabım oldu. Uzun zamandır yazarı okumak istiyordum, ama anlam veremediğim şekilde bu kitabıyla başlama arzusu içimde dizginlenemez bir şekilde şaha kalkmıştı. Sanırım kitabın adının zihnimde cereyan ettirdiği düşünceler bu arzuyu kamçıladı... Hikayemiz Dimitrios

devamını oku

Eşekli KütüphaneciFakir Baykurt · Literatür Yayınları · 201013 okunma

Reklam

Gizem Çetin

@acimatriyarka·

1yıl

152 syf.

· Kitabı okudu

7/10 puan verdi

·

Beğendi

·

10 günde okudu

Bu otobiyografik kitapta, yazar, çocukluğundan bugüne dek olan hayatını, kitaplara odaklı bir şekilde anlatıyor. Okumanın onun için anlamını, kitaplarla ilişkisinin yıllara göre değişimini, okul ve şehir değişikliği gibi olayların onun üzerindeki etkisini, değişen ruh halini ve dünya görüşünü dönemlere ayrılan bir şekilde anlatan kitap, okumanın bir yolculuk olduğunu ve kitabın yazılış amacının okuma serüvenine yol alan okurlara karşılaşabilecekleri handikaplar hakkında tecrübeler, yaşam bilgisi sunmak olduğunu anlatan giriş bölümüne, Alak Suresi'nin ilk ayetlerini hatırlatarak başlıyor. Daha sonra yazarın hayatındaki dönüm noktalarına ayrılmış on bir bölümde, çocukluktan üniversiteye kadar hayatını denemesel bir üslupla -yani öznel, samimi ve sohbet eder gibi- anlatmakta. Şiir, edebiyat, şehirler, toplum, din, siyasi iklim hakkında konuşmakta. Bazı yerlerde yazarın düşünceleriyle kendiminkileri özdeşleştirdim. Mesela, bazı eserler ikimizin de üstünde aynı etkiyi yapmış. Toplumda hâkim görüşlerden ayrıldığımız bazı yerler aynı. Bazen de düşüncelerine hiç katılmazken buldum kendimi. Yaşça büyük hoşsohbet biriyle oturmuşum da konu konuyu açmış gibiydi. Gerek bazı yerlerde durup düşünme ihtiyacından, gerek yazarın dilinden dolayı kitap akıcı değil. Sayfa sayısı az ama çok odaklanmış değilseniz muhtemelen bir günde bitiremezsiniz. Yavaş yavaş bitirirsiniz. Kitabın içinde yazar her ne kadar okuduğu eserlerden bahsetse de parça parça dağılmış olan bu bahislerin sonda bir liste halinde yer alması çok iyi olurdu. Üşenmesem ben yapardım. Yüz ya da daha fazla kitap adı var içerisinde.

Okuma SerüveniÜmit Aktaş · Çıra Yayınları · 202054 okunma

Asude D.

@asudemrdgn·

1yıl

68 syf.

· Kitabı okudu

·

Puan vermedi

·

3 günde okudu

· Ne Okusam'dan

Saplantılı bir "aşık" olan kadının hikayesi....

Başlıkta da belirttiğim gibi ,aslında bir çocuğun bağlanma duygusunu yükleyebileceği birini aramasıyla başlayan bu serüven, koskocaman bir saplantıya dönüşüyor bana göre. Baş karakterimiz, yani mektubu yazan kadın bir roman yazarına gönderiyor bu mektubunu ve şöyle başlıyor: "Sana, beni asla tanımamış olan sana..." Yaklaşık iki düzine sayfadan oluşan bu mektubu biz Zweig'ın kaleminden, bir novella şeklinde okuyoruz. Kitap, bu mektup sayesinde bir kadının psikolojisini ve onu tanımayan bir adama beslediği duyguları görüyoruz. Bana göre, aşkı anlatmayan bu kitap tamamen psikolojik bir eser niteliği taşıyor. Çünkü, eğer aşk olsaydı "Ne kadar mutlu oldular!" derdik, bizler ise "Bir insan nasıl bu denli takıntılı bir hayat yaşar ve kendisini hiç tanımayan birini nasıl bu kadar sevebilir?" diyoruz. Sevdiği adama mektubunu yazarken ölü bir bedenin yanında bu mektubu yazması ayrıca irdelenecek bir konu zaten. Belki de kendisini yaşamdan soyutlamak istemiştir, bilmiyorum. Bu bilinmeyen kadınımızın psikolojisini şahsen hiç sağlıklı bulmadım, bulmayacağım. Sevmek insanı yaşatır fakat fazlası da öldürür gördüğümüz gibi....

Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,9bin okunma

Gizem Çetin

@acimatriyarka·

1yıl

·

Puan vermedi

Bu otobiyografik kitapta, yazar, çocukluğundan bugüne dek olan hayatını, kitaplara odaklı bir şekilde anlatıyor. Okumanın onun için anlamını, kitaplarla ilişkisinin yıllara göre değişimini, okul ve şehir değişikliği gibi olayların onun üzerindeki etkisini, değişen ruh halini ve dünya görüşünü dönemlere ayrılan bir şekilde anlatan kitap, okumanın bir yolculuk olduğunu ve kitabın yazılış amacının okuma serüvenine yol alan okurlara karşılaşabilecekleri handikaplar hakkında tecrübeler, yaşam bilgisi sunmak olduğunu anlatan giriş bölümüne, Alak Suresi'nin ilk ayetlerini hatırlatarak başlıyor. Daha sonra yazarın hayatındaki dönüm noktalarına ayrılmış on bir bölümde, çocukluktan üniversiteye kadar hayatını denemesel bir üslupla -yani öznel, samimi ve sohbet eder gibi- anlatmakta. Şiir, edebiyat, şehirler, toplum, din, siyasi iklim hakkında konuşmakta. Bazı yerlerde yazarın düşünceleriyle kendiminkileri özdeşleştirdim. Mesela, bazı eserler ikimizin de üstünde aynı etkiyi yapmış. Toplumda hâkim görüşlerden ayrıldığımız bazı yerler aynı. Bazen de düşüncelerine hiç katılmazken buldum kendimi. Yaşça büyük hoşsohbet biriyle oturmuşum da konu konuyu açmış gibiydi. Gerek bazı yerlerde durup düşünme ihtiyacından, gerek yazarın dilinden dolayı kitap akıcı değil. Sayfa sayısı az ama çok odaklanmış değilseniz muhtemelen bir günde bitiremezsiniz. Yavaş yavaş bitirirsiniz. Kitabın içinde yazar her ne kadar okuduğu eserlerden bahsetse de parça parça dağılmış olan bu bahislerin sonda bir liste halinde yer alması çok iyi olurdu. Üşenmesem ben yapardım. Yüz ya da daha fazla kitap adı var içerisinde.

Okuma SerüveniÜmit Aktaş · Çıra Yayınları · 200854 okunma

Çaça

@ouroboross·

1yıl

YUNAN MİTOLOJİSİ OKUMA SERÜVENİ

Miraba arkadaşlar kanalıma hojgeldiniz sjsjsjsj. Şaka şaka benim bir kanalım yok, sadece bu cümleyi kurmayı seviyorum o kadar. Yine de merhaba, serüvenimize hojjjgeldiniz. Biz;

scheherazade ve ben aşağı yukarı bir buçuk senedir mitoloji, dokuz aydır da Yunan Mitolojisi okuyoruz. Geçen pazar günkü buluşmamızla birlikte, alnımızın akıyla Yunan

devamını oku

Reklam

cemo

İsmail Kulaç

Gizem Çetin

Asude D.

Gizem Çetin

Çaça