Bizim ecdadımız kimseye zulmetmedi; gayrimüslimlerle yapılan savaşların çoğu düşmanın hücumuna karşı savunma ve cevap mahiyetindedir. Buna mukabil hıristiyanların çeşitli iç ve dış savaşlarda, sayısız haçlı seferlerinde müslüman, yahudi, hatta hıristiyan halklara karşı yap- tıkları gaddarlık ve katliamlar korkunç rakamlara ulaşır. Yani Hıristiyanlığın, batıl ve yanlış inancına rağmen birtakım ülkelere yayılması yahut da hâlâ tutunması zulme, engizisyona, teröre, baskıya, teşkilatlīlığa, müstemlekeciliğe, emperyalizme dayanır; tıpkı bugün Yugoslavya’da, Kafkasya'da, Afrika’da, Güneydoğu Asya'da olduğu gibi. Buna rağmen onlar, "Usta hırsız ev sahibini bastırır." misali, suçu sömürdüklerine, mazlum ve mustazâflara, masum ve geri kalmış milletlere, mü'min ve müslümanlara atar; Islâm'ı, tasavvufu, takvayı, ihlası karalamaya, yeryüzünden silmeye, ortadan kaldırmaya çalışıp dururlar.