Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
SALKIMSÖĞÜT
Akıyordu su gösterip aynasında söğüt ağaçlarını. Salkımsöğütler yıkıyordu suda saçlarını! Yanan yalın kılıçları çarparak söğütlere koşuyordu kızıl atlılar güneşin battığı yere! Birden bire kuş gibi vurulmuş gibi
İnsanı kör eden, gözüne bir mil çekilip de dünya aydınlığını görmesini engelleyen sevdadan öte kötülüğün suyudur, irin gibi kokan zehirdir. İnsanlığın zehri... Bu yüzden kötülüğün sınırlarının başladığı yerde aşk rafa kalkar, kalkmalı da...
Reklam
Ve daha sonra, yaldızlı ahşap bir Kanton heykelinin önünde (aslında geçen yüzyılda yapılmış bir kopyasıydı) durdular, heykel Marco Polo'yu şişman ve açık renk gözlü bir Çinli olarak tasvir ediyordu, başında dar kenarlıklı, basık bir şapka, ayaklarında aynırenk tahta pabuçlar vardı, ağzının iki yanına (yanaklarına doğru bükülmüş) yine siyah
Olduğum yerde çakılıp kalmama yol açan üzüntüyü kağıt üzerinde nasıl açıklayabilirim?
Büyük sırlar kadimdir. Hep durdukları yerde dururlar ve görmeyi bileni beklerler.
Nerde ben şimdi Nerde sen Bir yerde ben bir yerde sen Bir yere bir düşünceden giden Kolay mı oldu Gitmek bir yerden bir yere Olmayan bir perdeden.
Reklam
“Çizgim ara ara zikzak. Normal değil mi bu? Hep aynı yerde kalamaz insan…”
Bir kadın var. Tek başına kalakalmış. Bir gecenin içine hapsolmuş gibi. Bir yerde sıkışmış. Sanki dünya daralmış da küçük bir oda kadar kalmış. Bir kapı var ama nereye açıldığı meçhul. Açılıp açılmayacağı da öyle.
Kilit yerde
İnsanın cehennemi ihtiraslarının doymadığı yerde başlıyor.
…Bunlar korku ve dehşet düzeylerinin sıralandığı yerlerdi. Dante cehennemi için bu katlardan daha iyisini bulamamıştı. Bu zindan hücre hunileri sürekli kuyu gibi gibi bir yerde sonlanırdı. Dante şeytanı buraya yerleştirmiştir; topluluk da mahkûmu.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.