“ÇOCUKLUK NE GÜZEL BİR BAŞI BOŞLUKTUR”
Der 
Cengiz Aytmatov hakikaten de öyle özellikle 👧🏻90’lar çocukları sokağın toprağını yutmuş çocuklardır. Bu çocukların gizli bir bağı vardır. Diğer şehirlerde ki çocuklarla. Ve Sadece çocukların arasında “Nasıl ya ?” Şöyle anlatayım efendim; Bazı oyunlar vardır, o zaman herkes oynamıştır. O oyunları her şehir de, farklı isimlerle. Misal biz İzmir’de ⚽️MUÇİ
Tüm Okur Dostlarıma Sağlıklı Bir 2018 Dilerim
Erişti nevbahar eyyamı
Açıldı gül-i gülşen
Çerağan vakti geldi
Lalezarın didesi ruşen
Çemenler döndü ruy-i yare
Rengi lale vü gülden
Çerağan vakti geldi
Lalezarın didesi ruşen
Biraz geri kafalıyım müzikte evet ama edebiyatı çok severim.
Beni onca işgüzarlığıma rağmen çektiniz ya gençler, göz kamaştırıcı kadirşinaslığınıza ve illa da sizlere tek tek, çok ama çok teşekkür ediyor, sağlıklı bir 2018 diliyorum.
Bu şarkı tüm 1K ailesine gelsin. Sizi seviyor, sizle gurur duyuyorum. Memleketimin aydınlık çehreleri.
youtube.com/watch?v=7nxFpHn...
Stranên Kurdî yên Radyoya Yerîvanê
bi Musîka Qlasîk.
Ji kerema xwe kanalê piştgirî bîkîn.
youtube.com/user/PelRecords
Piştgirî ji bo vê Qenalên ji
Qenalên Musîk, çand, şano, vlog, belgefilm hwd
youtube.com/user/keremokeremo
youtube.com/..._pG7MOrHK3ky...
youtube.com/c/SerhadTV
youtube.com/...C6ikAOw7X9Tl...
youtube.com/c/SHINdoe
youtube.com/c/PelFilm
youtube.com/c/HINEKHENEK
youtube.com/...Y-filCAZxqdQ...
youtube.com/c/D%C3%8EROKAVE...
Alıntıdır...
LATİFE HANIM
Latife Hanımın hiç böyle modern görünümlü resmini hiç görmemiştim... Tanınmasın, rahatsız edilmesin diye, Atatürk'ün isteğiyle “Fatma Sadık” adıyla pasaport düzenlenmişti, yurtdışına giderken “Latife” kimliğini değil, “Fatma Sadık” kimliğini kullanıyordu.
Konser, tiyatro kaçırmazdı.
Kenter Tiyatrosu'ndan sezonluk koltuk
Hani Kurşun Sıksan Geçmez Geceden
Yiğit harmanları, yığınaklar,
Kurulmuş çetin dağlarında vatanların.
Dize getirilmiş haydutlar,
Hayınlar, amana gelmiş,
Yetim hakkı sorulmuş,
Hesap görülmüş.
Demdir bu...
4.48 Psikoz Tam metin
(Çok uzun bir sessizlik)
Ama senin dostların var.
(Uzun bir sessizlik)
Çok dostun var.
Onların sana bu kadar koltuk çıkmaları için ne veriyorsun onlara?
Demdir,
Derya dibinde yangınlar,
Kan kesmiş ovalar üstünde Mayıs...
Uçmuş, bir kuştüyü hafifliğinde,
Çelik kadavrası korugan'ların.
Ölünmüş, canım,ölünmüş
Murad alınmış.
Ahmed Arif
Kim bilir dimi.
Kim bilir masalınızın kahramanı,başka bir hikayede fürügan olmaya gittmiştir belki de.
Bir insanın qanını tapdalamamaq üçün güclə saxladım özümü. 1 metr arxamda da polis dayanmışdı. Bir qanı tapdalamaq e ala. Nəysə başdan başlayım söhbətimə.
Bugün işdən gec çıxdım. Xüsusilə də bügün. Digər günləri işləmirəm onsuz da. Bugün nişan var idi restoranda. Şef də həmişəki kimi "Nihat gəl bir əl at"-dedi. Məndə beləcə bugün
Bayrak Adam - Yılmaz Özdil
Ulus gazetesi muhabiri Cemal Kutay o anları şöyle yazıyordu:
“Bütün millet, kendisine haysiyet, hürriyet, istiklal, güzel şeyler armağan etmiş şefkatli bir babadan öksüz kaldığında nasıl gözyaşı döker? İşte öyle gözyaşı döküyordu.
Şahit olmayanlara, bu asrın hadisesini, bu vefa ve minnet selini, yazı, söz, fotoğraf, beste, tabloyla anlatmak mümkün
Demdir,
Derya dibinde yangınlar,
Kan kesmiş ovalar üstünde Mayıs...
Uçmuş, bir kuştüyü hafifliğinde,
Çelik kadavrası korugan'ların.
Ölünmüş, canım,ölünmüş
Murad alınmış...
Gelgelelim,
Beter, bize kısmetmiş.
Ölüm, böyle altı okka koymaz adama,
Susmak ve beklemek, müthiş
Genciz, namlu gibi,
Ve çatal yürek,
Barışa, bayrama hasret
Uykulara, derin, kaygısız, rahat,
Ahmed ARİF
Ahmed Arif
HANİ KURŞUN SIKSAN GEÇMEZ GECEDEN
Yiğit harmanları, yığınaklar,
Kurulmuş çetin dağlarında vatanların.
Dize getirilmiş haydutlar,
Hayınlar, amana gelmiş,
Yetim hakkı sorulmuş,
Hesap görülmüş.
İyi ki doğdun Ahmed Arif
Yiğit harmanları, yığınaklar,
Kurulmuş çetin dağlarında vatanların.
Dize getirilmiş haydutlar,
Hayınlar, amana gelmiş,
Yetim hakkı sorulmuş,
Hesap görülmüş.
Demdir bu...
Demdir,
Derya dibinde yangınlar,
Kan kesmiş ovalar üstünde Mayıs...
Uçmuş, bir kuştüyü hafifliğinde,
Çelik kadavrası korugan'ların.
Ölünmüş, canım, ölünmüş
Murad alınmış...
Gelgelelim,
Beter, bize kısmetmiş.
..........
Düşünün: Ayasofya gibi memleketin en önemli, hattâ ilk sırada yeralan camiinde ibadet yasaklanacak ve mekân müze hâline getirilecek ama Türkiye’de olup biten herşeyden, memleketin en ücra köşesindeki vaziyetten bile ânında haberdar olan, her gün aldığı “dirlik-düzenlik raporları” sayesinde şehirlerde ne olup bittiğini en ince teferruatına kadar öğrenen Atatürk bunu bilmeyecek!
Daha açık söyleyeyim: Atatürk’ün böyle bir işten haberi olmaması bir tarafa, onun zamanında memlekette ondan habersiz sinek bile uçamazdı, sinek!
Murat Bardakçı