Komşuluk kavramı Müslüman Osmanlı ahalisi için her şeyden daha mühimdi. Onlar komşularını akrabaları kadar severlerdi. Aynı mahalleden olmak; aynı dinden ya da ırktan olmaktan daha önce gelirdi.
Kişinin biyolojik cinsiyeti,kısaca cinsiyeti,kadın olabilir ama bu bilgiden hareketle o kişinin toplumsal cinsiyetinin mutlaka kadınsı olacağını ve cinsel olarak mutlaka erkekleri çekici bulacağını söyleyemeyiz. Büyük olasılıkla cinsiyeti kadın olanlar,kadınsı özellikleri ve davranışları,erkeksi özelliklerinden ve davranışlarından daha çok benimsemişlerdir ve erkekleri daha çok beğeniyorlardır ama bu her zaman böyle olmayabilir. Ayrıca,karşı cinsiyet rolünü benimsemiş bireyin cinsel çekimle kendi cinsiyetine yönelmesi de söz konusu değildir. Örneğin,kadınsı cinsiyet rolünü benimsemiş bir erkeğin ille de eşcinsel olması söz konusu değildir. Çünkü bunlar farklı yönelimlerdir.
Gece olduğunda insanlar, görmemeyi seçiyordu. Onuru kırılanlar gerekçe buluyor, mutsuz olanlar başkalarının da mutsuz olduğu inancıyla ferahlıyor, sanatçılar dünyadaki en büyük eseri kendilerinin yarattığından emin oluyor, aydınlar o gün hiç kimseyi aşağı çekmedikleri gerekçesiyle huzurla gözlerini kapatıyorlardı.
Ne yatak yorgan paralayan çılgın sevişmeler arzuluyordu artık, ne saygı görmek, ne Zehra ta rafından önemsenmek, ne aykırı fikirleriyle onu şaşırtmak, ne zekâsını göstermek, ne de hayran olmasını beklemek...