ADEM'İN DOĞUŞU (a) Yaratılışın Altıncı Gününde, Tanrının emriyle yeryüzü Adem'e kavuşt_u. Nasıl bir kadın erkek çocuğa hayat verdikten otuz üç gün sonra saflığına ve temizliğine kavuşuyorsa, aynı şekilde yeryüzü de otuz üç nesilden sonra pak- lığına erişti - ta ki Kral Süleyman'ın hükümranlığına dek. Bu tarihten önce Tanrının Mabedi,
Felekde hâsılı insân isen bir cânı incitme Günahkâr olma fahr-i âlem- zî-şânı incitme.
Alvarlı Muhammed Lütfi Efendi
Alvarlı Muhammed Lütfi Efendi
Reklam
Ba ney güftem ki ber tü bidad zi kist, Bi hiç zeban nale-ü feryad zi çist; Ney güft zi şeker lebi büridend mera, Bi nale-ü feryad nemidanem zist.
İncitme ve İncinme gönül Hazer kıl kırma kalbin kimsenin cânını incitme Sabır kıl her belâya hâne-yi Rahmân’ı incitme Düşersin bir belâya sabrı kıl Mevlâ verir çâre Felekde hâsılı insân isen bir cânı incitme Günahkâr olma fahr-i âlem- zî-şânı incitme Alvarlı Efe
Sâkî biyâr bâde ki derdem zi-had güzeşt Ahvâl-i mâ be-kec -revî-i rûzgâr bîn (Saki kadeh getir çünkü derdim haddi aştı. Devranın eğri dönüşünde bizim hâlimizi gör.)
Riza Tevfik Anlatıyor: Sultan Selim Camii’nde Icazet Merasimi Bir cemaatın idame-i hayatı ve hiraset-i şeref u haysiyeti içün âdât-ı memdûha ve an'anât-ı müstahsenesi kuvâ-yı hafızanın en mühimlerindendir. Hele fıtraten mazhar-ı feyz olup da afîf ve şerîf bir ömür süren halûk ve sulhperver milletlerde âdât-ı cemîle -vicdan-ı nâsı nûr-ı şuur ile uyandıran- hiss-i hürmetin berekâtıyla bir sünnet-i müekkede oluyor; fert ile cemiyet arasında öyle bir habl-i metîn teşkil ediyor ki herkes mensup bulunduğu câmia-yı medeniyetle alakasını o sayede anlıyor ve tarihin bütün mefahirine hâlen hissedar olduğunu pek meşru bir hiss-i gurur ile duyuyor. Asaletin en muteber hüccet-i iftiharı zaten bu değil mi ya ?! Hakiki ve tarihî mânasıyla asalet, şerefli bir mazinin tebdil-i yâdı ile alakadar ve muhafaza-i âdâtıyla meşruttur, refah-I hal demek değildir. Tek bir kelime ile tarif edilmek lazım gelirse muhafazakârlıktır. Fakat zî-şuur, hem de vakûr bir muhafazakârlıktır ki terakkiyata – zannolunduğu gibi- mâni değil, bilâkis terakkinin muhafaza-i hüviyet ve haysiyet ile mümkin olabileceğine kani'dir. Filhakika terakki hayatın devam-ı tekâmülüdür; mazi ile hayatın alakasını kesebilen ancak bir ârıza vardır ki ona ölüm derler.
Sayfa 100Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.