Dumbledore onun süzülerek uzaklaşmasını izledi ve maralın gümüşsü parıltısı sönerken, Snape'e döndü, gözleri yaşla doluydu.
"Bunca zaman sonra, öyle mi?"
"Her zaman," dedi Snape.
Ve sahne değişti...
"Güzel sanatlar okuyup aç mı kalacaksın? Doğru düzgün bir bölüme gir, resmini de hobi olarak devam ettirirsin ne olacak?"
Tanıdık geldi mi?
Gelmediyse kendinizi şanslı sayabilirsiniz.
Sayfa 52 - Postiga Yayınları, Müge, Baba, Güzel SanatlarKitabı okudu
Ervah-ı ezelde levh-i kâlemde,
Bu benim bahtımı kara yazmışlar.
Bilirim güldürmez devr-i âlemde,
Bir günümü yüz bin zara yazmışlar.
•ʜᴀᴢᴀʟ ᴄᴀɢʟᴀʀ, ᴇʀᴠᴀʜ-ɪ ᴇᴢᴇʟᴅᴇɴ (ɢᴏɴᴜʟ ᴅᴀɢɪ)
⇝ youtube.com/watch?v=XtpsYMh...
Ama ben her an gidebilirim,
Beni anlasana her an gidebilirim.
Beni bıraksana her şeyi unutup,
Hiç düşünmeden sessizce, her an gidebilirim...
•sᴇɴᴀ sᴇɴᴇʀ, ʜᴇʀ ᴀɴ ɢɪᴅᴇʙɪʟɪʀɪᴍ
⇝ youtube.com/watch?v=fTGf_KI...
“Baban ne iş yapıyor?”
“İmam.”
“Yani din adamı.”
“Evet. Biz Müslüman Boşnak’ız.”
“Olabilir,” dedi Profesör Duşanka. “Ben de bir Sırp’ım, Hıristiyan’ım, aynı zamanda Ortodoks’um. Bu çatı altında bunların hiçbir önemi yok. Bu konservatuvarda dinler değil, evrensel olan müzik saygı görür. Chopin’in sırf Polonyalı bir Katolik olduğu ya da Beethoven’ın Alman Protestan’ı olduğu için bu konsetvatuvardan kovulduğunu düşünebiliyor musun? O zaman ne büyük bir insanlık suçu işlenirdi…"
İncir Kuşları kitabını, bir öğretmenimin tavsiyesi üzerine okumuştum, geçtiğimiz günlerde bir kez daha okudum. Sanırım bıkmadan okuyabileceğim nadir kitaplar arasında kalacak. Bambaşka bir kitap, sürükleyiciliğinden bahsetmiyorum bile. Okurken, hayır hayır bunlar gerçek olmamalı dediğiniz bir çok yer var. Şaşırıyorsunuz. Üzülüyorsunuz. Utanıyorsunuz. Sinirleniyorsunuz. Gülümsüyorsunuz, bunlarla beraber kitap bitiyor. Kitabımızın ilk başlarında pek sevilmeyen karakter olarak gösterilse de, Profesör Duşanka karakteri benim bir okur olarak en sevdiğim karakter olarak gönlümde taht kurdu. Tabii ki bu kişiye göre değişkenlik gösterir. Uzun uzun anlatmak istediğim bir kitaptı aslında ama şu an nasıl övsem bilemedim. Mutlaka öneririm. Kitaplığınızda durması, sık sık karıştırabileceğiniz kitaplardan olmasını çok isterim. İyi okumalar...
'İki masum çocuk, incir ağacının üstünde can vermişlerdi. Vücutlarından kopan parçalar, incir ağacının her bir dalında yaylanarak sallanıyordu.''
'İncir kuşları da benim evlatlarım sayılır.'
İncir Kuşları Sinan Akyüz · Alfa Yayınları · 201726,3bin okunma