Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
TOPLU CEVAPLAR İddiaların aksine: 1- Said Nursî'nin İstanbul'a geliş yılı 1907 2- Said Nursî'nin Nutuk'u 1908'de basıldı 3- Said Nursî, A.Hamid'e hakaret etmedi 4- Said Nursî, SultanReşat'tan para almadı 5- SaidNursî, Urfa'ya giderken Ankara'ya uğramadı (Fesubhanallahil-azim; onca yalana bunca insan
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Reklam
2. Abdülhamid'in Naciye Sultanla yaşadığı olay
Hürriyetin ilk bayramı amcam Sultan Abdülhamid beni üç gün Yıldız'da alıkoydu. Bu üç günü ailemden uzak geçirmek bana bayram olmadı,üzüntü oldu. Annemle babamdan ayrı kalmaya alışık değildim.
Sayfa 45 - Kronik YayıneviKitabı okuyor
Şefkat nişanı
2.Abdülhamid tarafından (1878) savaş zamanında yardımlarda bulunan ve kız çocuklarının tahsili için üstün hizmetlerde bulunan kadınlara verilen nişan.
2. Abdülhamid muhaliflerinin çoğu koyu elitistti. Entelektüellik ve eğitim açısından halkın geri kalanından üstün olduklarını vurgulayan özel bir eğitimin ürünüydüler. Üstelik gerekli araçlara sahip olduklarını düşündüklerinden, Osmanlıcılığı kendi anlayışlarına göre yorumlamak suretiyle imparatorluğu ıslah edip kurtarma görevinin onlara düştüğünü düşünüyorlardı. Fakat Prens Sabahattinde elitizm seviyesi bir nevi kaderciliğe dayanır, oysa söz gelimi Ahmet Rızada aynı şekilde ortaya çıkmaz.
Sayfa 156Kitabı okudu
Prens Sabahattinin tabiriyle, çoğu kamucu toplumda din iktidarın elinde bir baskı aracı olmuştur. Ona göre önce 2. Abdülhamid saltanatında, 1908'den sonra da İttihatçı hükümet döneminde Osmanlı İmparatorluğunda da böyle olmuştu.
Sayfa 150Kitabı okudu
Reklam
335 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Avrupa'nın hasta adam diye tabir ettiği devletin tahtında 33 yıl padişah olarak kalmış bir isim. Bir tarafta devletin paylaşım planlarını yapmış, payına düşeni koparmak için fırsat kollayan kurtlarla mücadele bir tarafta ise; Haydarpaşa'dan Hicaz'a uzanan demiryolu, modern itfaiye, saat kuleleri. Osmanlı'nın en tartışmalı padişahlarından biri olan 2. Abdülhamid'in dünyasına açılan pencere niteliğinde bir kitap.
Abdülhamid'in Kurtlarla Dansı
Abdülhamid'in Kurtlarla DansıMustafa Armağan · Timaş Yayınları · 20183,712 okunma
“Şehzadeliğinden itibaren yatak örtüsü, masa örtüsü, koltuk, gömlek, pijama, fincan ve tabak gibi günlük hayatında kullandığı çok çeşitli eşyalarında Abdül Hamid isminin Latin harfli ‘AH’ sembolü alıyor.”
Sayfa 53 - Kronik KitapKitabı okudu
“Abdülhamîd 64 yaşında, 15 yıllık bir saltanattan sonra ölmüştü (Şehzâde Mahmud doğduğu zaman babası Birinci Abdülhamîd 60 yaşını 4 ay geçiyordu). Ölüm şekli patetik’tir: Ukrayna’da Özü kalesinin Ruslar’ın eline düştüğünü, kaledeki bütün Türkler’in kadın, erkek, çocuk kılıçtan geçirildiğini anlatan Sadrâzam arîza’sını (raporunu) okurken beyin kanaması geçirir ve ölür. Tebeasını koruyamamış olmanın utancıyle ar damarı çatlamıştır. İşte Sultan Mahmud böyle bir karakter yapısındaki babadan doğdu.”
Sultan 2. Abdulhamid yönetim sistemini değiştirmek isteyen "ateşli bir reformcu" imparatorluğun bekası için var gücüyle yeni bir söylem geliştirmeye çalışan "hevesli ve etkin, bir modernleşme yanlısı" oldu. O yüzden 19. yüzyıl sonu Osmanlı tarihini incelerken modernleşme yanlısı tek gücün Jön Türk muhalefeti olduğunu söylemek olayı basite indirgemek olur.
Reklam
Abdülhamid'in hükümdarlığında eğitim ve iletişim alanlarında ilerlemeler kaydedildi, bunların beklenmedik bir yan ürünü olarak da yeni Hamidiye okullarında yetişen, yeni iletişim araçlarını bilgi edinme ve yayma amacıyla kullanılabilen, siyasi açıdan daha aktif ve bilinçli bir öğrenci sınıfı ortaya çıktı. Genele bakıldığında, uygulanabilir bir reform ve modernleşme planı oluşturma girişimlerinin birçok kaynaktan fışkırarak doruğuna ulaşması Sultan 2. Abdulhamid'in gelişiyle oldu.
.... Gelin Birazda Düşünelim: KÖLELİK Kölelik en genel tanımıyla, bir başka insanın “metası” olmaktır. Yani kişisel bir özgürlük ya da söz hakkı sadece sahibi tarafından belirlenmesi ve insandan ziyade “makine” olma durumudur. Dünyada uzun yıllar boyunca çeşitli şekillerde uygulanmıştır. İlk olarak yaklaşık 11.000 yıl önce ortaya çıkmıştır.
324 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
"Kızıl Sultan " Abdülhamid
Esere başlamadan önce üzerinde fazlasıyla durduğum Abdulhamit dönemine değinmek istiyorum . II.ABDÜLHAMİD DÖNEMİ; Tahta geçen II. Abdülhamid Osmanlı Devleti'nin 34. Padişahı ve 113. İslam halifesidir .(1876-1908) yılları arasında 33 yıllık bir hüküm sürmüştür. Kanun-i Esasi'nin hazırlandığı , meşrutiyetin ilan edildiği ,
Kaplanın Sırtında
Kaplanın SırtındaZülfü Livaneli · İnkılap Yayınevi · 20229,6bin okunma
480 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Osmanlı'nın Bahtı Kara Hükümdarı: Sultan Abdülaziz (Spoiler İçerir!)
6 asırlık bir devlet olması sebebiyle, Osmanlı tarihinde üzülecek birçok hadise vardır.. lâkin 2 hadise vardır ki, insan düşündükçe kendine yediremez; 1) Genç Osman'ın KATLEDİLMESİ 2) Sultan Abdülaziz CİNAYETİ Bu iki hadise, Osmanlı tarihinin en acı olaylarıdır. Hakan ve Halife sıfatını taşıyan hükümdarların KATLEDİLMESİ.. özellikle de
Bir Darbenin Anatomisi
Bir Darbenin AnatomisiYılmaz Öztuna · Ötüken Neşriyat · 2013355 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.