Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ben bir Charles Bukowski modası olduğunun farkında değilim. Yalnız yaşayan biriyim, kalabalıktan hoşlanmam; bu tür tuzaklara düşmeyecek kadar yaşlı, kuşkucu ve çakalım. Bu iki haftada yaptığım üçüncü söyleşi, ama ben buna modadan ziyade matematiksel bir tuhaflık olarak bakıyorum. Umarım hiçbir zaman moda olmam. Moda olmak lanetlenmek demektir. Bende ya da yaptığım işte bir tuhaflık var demektir. Sanıyorum 46 yaşında, 11 yıl boyunca sessizce çalıştıktan sonra böyle bir şeyden endişe etmeme gerek yok. Tanrılar benimledir umarım. Benimle olduklarını düşünüyorum.
Ben bir Charles Bukowski modası olduğunun farkında değilim. Yalnız yaşayan biriyim, kalabalıktan hoşlanmam; bu tür tuzaklara düşmeyecek kadar yaşlı, kuşkucu ve çakalım. Bu iki haftada yaptığım üçüncü söyleşi, ama ben buna modadan ziyade matematiksel bir tuhaflık olarak bakıyorum. Umarım hiçbir zaman moda olmam. Moda olmak lanetlenmek demektir. Bende ya da yaptığım işte bir tuhaflık var demektir. Sanıyorum 46 yaşında, 11 yıl boyunca sessizce çalıştıktan sonra böyle bir şeyden endişe etmeme gerek yok. Tanrılar benimledir umarım. Benimle olduklarını düşünüyorum.
Reklam
YAŞ 5 Anne ve babamın birbirlerine bağırmalarının beni ne kadar korkuttuğunu öğrendim. YAŞ 7 Meşrubat içerken gülersem içtiğimin burnumdan geleceğini öğrendim. YAŞ 12 Bir şeyin değerini anlamanın en iyi yolunun bir süre ondan yoksun kalmak olduğunu öğrendim. YAŞ 13 Annemle babamın el ele tutuşmalarının ve öpüşmelerinin beni daima mutlu
21:46 kötü seyler hep kötü insanlarin başina qelseydi iyi insanlar aci cekmezdi //duzenbaz//
YAŞ 5 Anne ve babamın birbirlerine bağırmalarının beni ne kadar korkuttuğunu öğrendim. YAŞ 7 Meşrubat içerken gülersem içtiğimin burnumdan geleceğini öğrendim. YAŞ 12 Bir şeyin değerini anlamanın en iyi yolunun bir süre ondan yoksun kalmak olduğunu öğrendim. YAŞ 13 Annemle babamın el ele tutuşmalarının ve öpüşmelerinin beni daima mutlu ettiğini
Ölümünün 52. yılında büyük usta Nazım Hikmet'i saygı ve hasretle anıyoruz. -Nâzım Hikmet Ran (17 Ocak 1902 – 3 Haziran 1963), ya da kısaca Nâzım Hikmet, Türk şair, oyun yazarı, romancı ve anı yazarı. "Romantik komünist" ve "romantik devrimci"olarak tanımlanır. Siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiştir. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Yasaklı olduğu yıllarda Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er adlarını da kullanmıştır. İt Ürür Kervan Yürür kitabı Orhan Selim imzasıyla çıkmıştır.Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir. Şiirleri yasaklanan ve yaşamı boyunca yazdıkları yüzünden 11 ayrı davadan yargılanan Nâzım Hikmet, İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre yattı. 1951 yılında Türk vatandaşlığından çıkarıldı; ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile bu işlem iptal edildi. Mezarı Moskova'da bulunmaktadır.
Reklam
Çok İlginç! İnsan vücudundaki hücrelerde bulunan 46 kromozomdan yer alan yaklaşık 3 milyar baz çifti,genlerimizi oluşturur.
46- İyi iş yapan kendine, kötü yapan yine kendinedir, yoksa Rabbin kullarına zulümkâr değildir.
Sayfa 234 - Fussilet Sûresi - Okyanus YayıncılıkKitabı okudu
490 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
dün gece saat 03.46 civarı bitirdim kitabı ama hiç elimden düşürmeden okudum bitmesi için gerçekten harika bir kitap çok beğendim tabi bir yandan emma nın çektikleri için aşırı üzüldüm sonunda ise şok olarak bitirdim ama kesinlikle seriye devam edeceğim gerçekten herkese tavsiye edebileceğim sürükleyici bir kitap
Tut Elimi
Tut ElimiRebecca Donovan · Parodi Yayınları · 2018827 okunma
''Yaş 35, yolun yarısı eder.'' diyen şair bile 46 yaşında vefat etmiştir. Evdeki hesap çarşıya uymuyor...Zamanın kıymetini bilin.. Soran Adam Facebook Sayfası
Reklam
“Ah işte bir uyruk!” Küçük Prens'in tuhafına gitmişti: “Beni daha önce hiç görmedi ki... Nereden tanıdı acaba?” Krallar için her şeyin çok basit olduğunu henüz bilmiyordu. Krallara göre bütün insanlar onların uyruğuydular.” (s. 46) “Kesinlikle. Herkesten verebileceği neyse onu istemek gerekir," dedi kral. “Otorite her şeyden önce mantığa dayanmalıdır. Eğer halkına, gidip kendilerini denize atmalarını emredersen, onlar da sana karşı devrim yaparlar. Ama bana itaat edilmesini istemeye hakkım var, çünkü benim emirlerim mantıklıdır." (s.48)
http://kitapokurum.blogspot.com.tr/2015/08/antoine-de-saint-exupery-kucuk-prens.htmlKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.