Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yıldızların da bir ömür var. Çekirdeklerinde meydana gelen füzyon tepkimeleriyle enerji üreten bu gök cisimleri, yavaş yavaş yakıtlarını tüketiyor ve ana kol yıldız evresini tamamlıyor. Örneğin Güneş'imiz de yaklaşık 5 milyar yıl sonra hidrojen füzyonunu tamamlayarak bir kırmızı deve dönüşecek. Daha sonra birkaç yüz milyon yıl içinde kütlesinin yarısını kaybedecek. Geriye aşırı sıcak ve aşırı yoğun bir beyaz cüce kalacak.
Dr. Nâzım: “Müslümanlar Türkleri değil, Türkler Müslümanları kurtaracak!” 5 Nisan 1921
Reklam
Bunları takiben 23 Nisan 1920'de TBMM'nin ku-rulması ve Anadolu' da işgalcilerin kovulması için topyekun Milli Kurtuluş Savaşı'nın başlaması üzerine Sevr uygulanamadı. Bunun üzerine ırkçı emperyalizm dediğimiz Siyonizm, 5 yıllık Birinci Cihan Harbi ve İstiklal Savaşı'na rağmen bir türlü hedefine ulaşamayınca stratejisini değiştirdi. Savaşarak işgal yerine, Haim Nahum Doktrini ile Anadolu'yu yumuşak lokma yapıp Büyük İsrail'i kurma stratejisine döndü.
Ilk etapta amac Hitler'in balistik fuzelerini daha olumcul hale getirebilmekti akabinde ayni fizelerle uzaya insan gondermenin mumkun olup olmadigina kafa yorulmaya baslandi. Atmosferin ustune cikmanin(100 km ustu) etkilerini olcmek icin Abd tarafindan 1947'de uzaya meyve sinekleri gonderiliyor. 3 dakika 10 saniye icinde 120 km
Yaşlı kadın seksenine yakındı. Ona "Yaşadığı bu ömrün onun için ne ifade ettiğini; onun hatıralarını tarihleri ve mevsimleri ile birlikte öğrenme hevesiyle, peki 5 Nisan 1868'de ne yaptın?" diye sorsanız, emin olamayacak ve hiçbir şey hatırlayamadığını söyleyecekti. Çünkü bugüne kadar bütün yemekler pişirilmiş, bulaşıklar yıkanmış, çocuklar okula gönderilmiştir. Geriye hiçbir şey kalmamıştır ve bütün her şey yitip gitmiştir.
ATSIZ'DA AHLAK AHLAKÇILIK: Atsız'ın önem verdiği konulardan biri de ahlaktır. O, ahlaklı olmayı Türkçülüğün şartlarından biri kabul eder. Atsız'ın ahlakla ilgili ilk yazısı Atsız Mecmua'nın 15 Haziran 1932 tarihli 14. sayısında çıkar: "Millî Seciye Buhranı". Yazının konusu, Türk toplumunda "müşterek ve mazbut
Reklam
DİN-YOBAZLIK: Atsız ilk olarak 1932 yılında, "Aynı tarihî yanlışlığa düşüyoruz” başlıklı yazıda din konusuna temas eder. Konuya bir tespit ve bir soruyla girer: "Bugün din hayatta birinci safta bir rol oynamıyor. Devlet dini bit kenara atmıştır. Fakat din, halk yığınları üzerindeki büyük nüfuzunu yapmakta devam ediyor. Ve Bolşevik Rusya
Atsız, 1960'larda, Münevver Ayaşlı'nın Ziya Gökalp'a hakaret etmesine karşı yazdığı bir yazıda da tasavvufu ele alır ve tasavvufun İslami bir müessese olmadığını söyler: Mevlânâ, "tasavvuf fikirlerini kendisinden önce Anadolu'da yaşayan ve birçok din bilginleri tarafından tekfir edilen Muhyiddîn-i Arabî'den almıştır. Tasavvuf denilen nesne asla islâmî bir müessese değildir. Doğunun, Batının bütün din ve felsefelerinin karmasıdır. Biraz eşelerseniz tasavvufun İslâm aleyhtarı noktalarını da yakalarsınız. Yunan felsefesinden, Budizmden vesaireden gelen unsurlarla Tanrılık iddiasına kadar kalkan mutasavvıflar malumdur. 'Mansûr' bu çılgınların en tanınmışıdır." (Ötüken 64, Nisan 1969: 4-5).
ATSIZ'DA DİL VE EDEBİYAT Dil: Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan ve bitirme tezini, Osmanlı döneminde sade Türkçe akımının öncülerinden Edirneli Nazmi'nin Dîvân-ı Türkî-i Basît'i üzerinde yapan Atsız'ın dil konusundan uzak kalmayacağı ve bu konuya sık sık temas edeceği açıktır. Onun, Türkçe konusundaki düşüncelerine
Okültist ve astrologlar, sadece fal okumamışlar, tarihi belirle­yecek öngörüler sergilemişlerdi. Bir Okültist, 1915 yılında dört yıl sonra 9 Kasım 1919’da Almanya’da krallığın yıkılacağını ve cumhuriyet ilan edileceğini bildirmişti. Bir başkası, 30 Nisan 1933’te Adolf Hitler’in Şansölye seçileceğini, bir diğeri ise Hitler’in tam on bir yıl iktidarda kalacağını ve on birinci yılın bitip, on ikinci yıla girildiği gün, 30 Nisan 1945’te devrileceğini bildirmişti. Nazilerin iki astrologu 1939 ve 43 yıllarının çok bü­yük değişiklikler getireceğini ve Adolf Hitler’in 1945’te yanında bir kadınla muhtemelen çok korkunç koşullar altında ortadan kaybolacağını resmi raporlarla bildirmişlerdi. Hitler, elli altıncı doğum gününden (5+6=11) tam on bir gün sonra yanında bir kadınla birlikte ortadan yok oldu. Bu öngörüler, gerçekleştikleri tarihlerden en az iki, en fazla yedi yıl önce yapılmışlardı. Tamamı da öngörülen yıl, ay ve günde gerçekleşmişlerdi.
Sayfa 148 - ALFA Yayınları | 18. Basım 2014Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.