Aşk bahane. Herkes kendini seviyor bu cilvede kendi güzelliğinden emin olmak istiyordu ve tıpkı şu ayna gibi bu güzelliği yansıtacak, parlatacak bir ayna arıyordu.||
Yıllar geçti sevgili Manuel Valadares. Şimdi kırk sekiz yaşındayım ve zaman zaman özlemimden, hep bir çocuk olduğum izlenimine kapılıyorum. Birden ortaya çıkıverecekmişsin, bana artist resimleri ve bilyeler getirecekmişsin gibi geliyor. Hayatın sevilecek yanlarını bana sen öğrettin sevgili Portugam. Şimdi bilye ve artist resmi dağıtma sırası bende çünkü sevgisiz hayatın hiçbir anlamı yok. Ara sıra sevgimle mutluyum, ara sıra da yanılıyorum; bu daha sık oluyor.
O çağlarda, bizim çağımızda yani, yıllar önce bir Budala Prens'in, mihrabın önünde diz çökmüş "Budala'nın, gözleri yaşlarla dolarak ikonlara şunu sorduğunu bilmiyordum;
"OLUP BİTENLERİ ÇOCUKLARA NİÇİN ANLATMALI? "
Gerçek, sevgili Portugam; bunları bana çok erken anlatmış olmalılardır.
Hoşça kal!
#şekerportakalı
Hepimiz Gogol'un paltosundan çıktık..."
TAHLİL:
Eserde leitmotive olarak karşımıza çıkan bir palto var. Kahraman paltoyu yeniliyor. Aslında ihtiyaç duyuyor . Paltoyu kahramanla özdeşleştirebiriz. Eskimiş, fark edilmeyen bu palto kahramanı anlatıyor. Kimseyle konuşmadan dümdüz hayat arasında bir gün paltoyu yenilemek için terziye gidiyor. Çünkü yenilerse sevilecek, herkes ona değer verecek. Burada vurgu; insanların değerlerini maddi olanlarla ölçütleri veya bunu bu şekilde hissetiren topluma yapılmış . Palto yenilendikten sonra herkesin onun etrafına dolması yine bu maddi değeri doğrular nitelikte. Eserdeki bir diğer vurgu üst düzey kademelere yapılmış. Oradakilerin insanları aşağılaması. Akakiy Akakiyevinç eserde iyi, temiz kalpli olarak nitelendirilse de bunun pek önemi yok. Daha üst kademeden olanlar tarafından azarlanma, küçük düşürücü sözlerle imtihan ediliyor. Paltosunu kaybettikten sonra onu araması aslında o değeri, ilgiyi işaret ediyor. Eserde mekân tasvirleri yerli yerinde. Üst düzey şefin evi ışıklı olarak tarif edilirken Akakiy Akakiyevinç 'in olduğu semt karanlık, ıssız çöl olarak tasvir edilmekte.
#gogol #palto #gogolpalto
Orhan Kemal #bereketlitopraklarüzerinde
Roman köylü şehirli çatışması ile okuyucuya perdeyi aralar. Daha sonra ezilen/ ezen, ağa/işçi problemlerini de görürüz eserde.
Pehlivan Ali, iflahsızın Yusuf, Köse Hasan adında üç arkadaşın Sivas' tan Adana' ya uzanan tren yolculuğu ile başlar roman. Trendeki konuşmalardan yolculuğun amacını
"Aşkımı asla dile getirmemiştim ama bakışlarımın da bir dili varsa, dünyanın en aptal insanı bile benim bakışlarımdan ona deli gibi âşık olduğumu anlayabilirdi."
•Uğultulu Tepeler/Emıly Bronte
Oysa on beş dakikalık tempolu bir yürüyüş bile bedenine fazla gelebiliyor. Çünkü yorgun değil, mutsuzsun. Şikayet etmeye devam edersen birilerinin sana sihirli bir değnek dokunduracağını düşünüyorsun. Değnek yok, sadece değişim ve olumlu düşüncenin gücü var.
İçimizde şeytan yok. İçimizde âciz var. Tembellik var. İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey; hakîkatleri görmekten kaçmak itiyadı var.