Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Beritan

Beritan
@Berii00
16 okur puanı
Kasım 2020 tarihinde katıldı
İnsanın entelektüel ve etik, politik ve sosyal, bütün tarihi yalnızca ekonomik geçmişinin yansımasıdır.
Reklam
Demek ki, insanın eylemi ne olursa olsun, davra­nış çizgisi ne olursa olsun, doğasının gereksinimine uymak için daima bunu yapar. İlgisiz davranış ya da en çekici davranış gibi, en iğrenç davranış da bireyin herhangi bir gereksinimi tarafından aynı ölçüde belirlenir. Şu ya da bu biçimde davranan birey, bu davranışından zevk aldığı için böyle davranmış olur, çünkü böylelikle acıdan kaçınır ya da kaçındığına inanır. İşte, gayet sağlam bir olgu; işte, bencillik kuramı diye adlandırılan şeyin özü.
Yanlış konuşmak sadece dile karşı işlenen bir suç değildir, aynı zamanda ruhlara da zarar verir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Görmemek için kafalarını çöldeki deve kuşu gibi kuma gömmüşler. Birileri kafalarını kumdan çıkarmaya çalıştığında çok kızıyorlar…
Dünyayı bugünkü durumuna getiren nedir, bilir misin? Yarım işler, yarım konuşmalar, yarım günahlar, yarım iyiliklerdir. Sonuna kadar git be insan!
Reklam
Önyargılar içinde büyümüş, kendilerini her zaman aldatmış olan ve bilime pek güvenmeyen, düşün­ceden çok duygular tarafından yönlendirilen bu kişi­lerin, son umutlarını yok eden bir açıklamayı kabul etmemeleri anlaşılır bir şeydir.
Bir kez kendini bulmuş olan kişinin bu yeryüzünde yitirecek bir şeyi yoktur. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan bütün insanları anlar .
Ancak yeni doğan bir bebek baştan başlayabilir. Sen, ben...biz artık geçmiş zamanız. Bir anlık öfke, binlerce sahne...oyuz biz.
Maslow, toplumu kendini geliştirmeye ve gerçekleştirmeye bir engel olarak görmektedir, çünkü toplum sıklıkla bireyleri eşsiz kişisel gelişimlerini bırakmaya ve kişiye uymayan sosyal rolleri ve boğucu gelenekselliği kabul etmeye zorlamaktadır. Bu konuda Goffman da, rollerimize uymak için kendimize biçim verdiğimizi ve başkalarını rahat ettirmek için maske taktığımızı söylemişti.
·
Puan vermedi
Orwell'i korkutan, kitapları yasaklayacak olanlardı. Huxley'i korkutan şey ise kitap okumak isteyen kimse olmayacağı için, bir kitabı yasaklamak için de hiçbir neden olmaması ihtimaliydi. Orwell hakikatin bizden gizlenmesinden korkuyordu. Huxley ise hakikatin umursamazlık denizinde boğulmasından korkuyordu. Kısacası Orwell nefret ettiğimiz şeyin, Huxley ise sevdiğimiz şeyin bize zarar vermesinden korkuyordu.
Televizyon Öldüren Eğlence
Televizyon Öldüren EğlenceNeil Postman · Ayrıntı Yayınları · 2020598 okunma
Reklam
Sana bir şey öğretmeyen her türlü acı, boşuna çekilmiş bir acıdır.
İnsan zor zamanında en çok güvenmesi gerekenin kendisi olduğunu ve iyi kötü her yolun sonunda kendine dönmek zorunda olduğunu fark ediyor. Döndüğünde kendi omzuna yaslanacak kadar güçlü olabilmek için daha sağlam adımlar atmayı öğreniyor.
Galibiyet yabancılaştırıcı bir yolculuktur, insan evine kaybedince döner…
118 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.