Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mustafa

Mustafa
@ChelloM
Bir ölümlerin tarihini bilirdik , sayıları artınca onları da bilemez olduk .
Sayfa 14 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Ey kalabalığın kara yalnızlığı Yıldızlar taşlarla söyleşiyordu Sokak köpeklerinden öğreniyordum Sevgisizliğin açık yarasını
Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Gökyüzü öyle yıldızlı , öyle berrak ki , onu gören kendine sormadan edemez : Nasıl oluyor da böyle bir göğün altında türlü türlü suratsız , kaprisli insan yaşayabiliyor ?
Sayfa 3 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ölü bütün ölüler gibi tabutunda yatıyordu ; katılaşmış ve büsbütün ağırlaşmış kol ve bacakları tabutun dibine serili şilteye gömülmüş , başı yastığında sonsuza dek bükülmüştü ve bütün ölüler gibi balmumu sarısı alnıyla , çökmüş şakaklarına dökülen saçlarını ve üst dudağına abanan kabarık burnunu sergiler gibiydi .
Sayfa 5 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Memnuniyetsizlik bir adamın veya bir ulusun ilerlemesindeki ilk adımdır .
Sayfa 53 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Duyduğuma göre bugünlerde bütün evli erkekler bekâr gibi , bütün bekâr erkekler de evli gibi yaşıyor .
Sayfa 29 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
" Bakın ben asla bir kadını oyuncak olarak görmedim . Kadın kamu hayatında da , özel hayatta da erkeğin fikrî yoldaşıdır . Kadın olmasa esas ideallerimizi unuturduk . "
Sayfa 16 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Kendini olduğundan az göstermek , tevazu değil budalalıktır ; kendine değerinden az paha biçmek korkaklıktır , pısırıklıktır.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Bu insanların hafta sonları gidip bir fincan sıcak çikolataya 25 Sterlin verdikleri ve karın tokluğuna çalışan görevlilerin sabah saat beşte dikkatle yaktıkları şöminelerin önünde , nesilleri tükenme riski karşısındaki hayvanların kürklerinin üzerinde birbirlerini gördükleri kayak merkezlerinin bulunduğu dağların zirveleri gibiydi.
Sayfa 195 - Misis Kitap
Aklına yatmayan ya da senden gelmeyen bir konu hakkında sakince konuşman peşinen olanaksızdır senin ; zorba mizacın izin vermez buna.Son yıllarda bunu kalbindeki çarpıntılarla açıklıyorsun , ancak senin önemli ölçüde farklı biri olduğunu hiç görmedim , çarpıntıların olsa olsa iktidarını daha katı bir şekilde uygulaman için bir araçtır , çünkü bunun düşüncesi karşındaki insanın sana karşı koymaya yönelik son arzusunu söndürecektir mutlaka.Bu elbette bir sitem değil , bir gerçeğin saptanmasıdır yalnızca.
Sayfa 13 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Benden büyük bir hatip olmazdı,ancak her insan gibi sıradan akıcı bir konuşmaya hakim olabilirdim.Ne var ki söz söylemeyi bana erkenden yasakladın."Tek söz itiraz istemem!" şeklindeki tehdidin ve bunu söylerken elini kaldırman o zamandan beri peşimi bırakmıyor.
Sayfa 13 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Denizci herifle ben birbirimize,tanıştığımıza memnun olduğumuzu söyledik,ki böyle,tanıştığıma hiç memnun olmadığım kimselere,durmadan,"Tanıştığımıza memnun oldum,"demek beni öldürüyor.Ama,hayatta kalmak istiyorsanız,ille de bu zırvaları söylemek zorundasınız
Sayfa 86 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu