Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Furkan Uğur

Sen Bir Az-Gelişmişsin
Kıtaları ipek bir kumaş gibi keser biçerdik. Kelleler damlardı kılıçımızdan. Bir biz vardık cihanda, bir de küffar... Zafer sabahlarını kovalayan bozgun akşamları. İhtiyar dev, mazideki ihtişamından utanır oldu. Sonra utanç, unutkanlığa bıraktı yerini. "Ben Avrupalı'yım,"demeğe başladı, "Asya bir cûzzamlılar diyarıdır." Avrupalı dostları, acıyarak baktılar ihtiyara ve kulağına "Hayır delikanlı," diye fısıldadılar, "Sen bir az-gelişmişsin." Ve Hıristiyan Batı'nın göğsümüze iliştirdiği bu idam yaftasını, bir "nişan-ı zîşân" gibi gururla benimsedi aydınlarımız.
Sayfa 98 - İletişim Yayınları
Reklam
Şarkı
Her ağızda, her dilde, fânilik dırıltısı Sonunda tek bir şarkı, tabutun gıcırtısı... (1980)
Sayfa 110 - Büyük Doğu Yayınları
Yağız At
İşaret bekliyorum, yağız atım eyerli; Yanarım sorarlarsa, ne getirdin değerli? (1980)
Sayfa 109 - Büyük Doğu Yayınları

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Din de devrim de acı ve lzdırap içinde doğar, refah ve konfor içinde ölür. Gerçekten devam eden yanızca onların gerçeklesme özlemidir. Gerçekleşmeleri aynı zamanda ölümleri demektir.
Sayfa 112 - Ketebe Yayınları
Köylülerin etrafındaki her șey canlı ve doğaldır, işçilerin etrafindaki her şey cansız ve mekaniktir. Köylülerin dindarlığının ve işçilerin ateist oluşunun sebebini, maddi șartlar veya eğitim seviyeleri arasındaki farkta değil, farklı manevi atmosferde ve görülen ile mevcut olanın farklı tecrübe edilmesinde aramak gerekir.
Sayfa 107 - Ketebe Yayınları
Reklam
"Dini görevlerimiz" ifadesi Batılı düşünce tarzının Müslümanların hayatına yansıyan çarpıklıklarından biridir.
Sayfa 34 - İz Yayınları
"Sabahı beklemeyiniz dostum, geceden yola çıkınız."
Sayfa 111 - Dergah Yayınları
Bir yerde insanı "mürteci" diye sıfatlandıran bir tip gördünüz mü, hemen hükmünüzü veriniz: Bu adam, sadece ucuz klişelerden geçinen tekerlemeciden, sahte nisbetler kuran bir hokkabazdan, bir zamane yobazından başka bir şey olamaz.
Sayfa 534 - Büyük Doğu Yayınları
Allah'a ve O'nun planına inanmak, bize hiçbir şeyin telafi edemeyeceği ve yerine konulamayacağı bir güven hissi vermektedir.
Sayfa 397 - Ketebe Yayınları
Hayra niyet eyle daim hayr ola Kalbini pak et, Hakk de gir yola
Sayfa 43 - Timaş Yayınları
Reklam
Rahmet
Yaradan, rahmetini kahrından üstün saydı; Ne olurdu hâlimiz, gözyaşı olmadaydı? (1982)
Sayfa 60 - Büyük Doğu Yayınları