İnsan ölümün eşiğinde bile olsa unutulmadığı için seviniyor. Unutulmak çünkü ölümün provası, hatta bin beteri. Düşün. Bir bedenin var yeryüzünde ruhunun eşlik ettiği, yaşıyorsun ama hatırlayanın yok.
Kalbim çok sıkılıyor. Kalbinin yerini içindeki sıkıntının ağırlığından saptadı. Doktorlar diye düşündü, onlar da böyle yapıyor, ağrıya bakıp kalbi buluyor. Herkesin kalbi başka yerde atıyor. Herkesin kalbi başka yerde ağrıyor.
Geçmişte bir yerde takılı kaldı. Bitmiş bir zamanda. Babamın hala yaşadığı, benim hala çocuk olduğum bir zamanda. İnsanların ancak babaları öldüğünde büyüdüğünü bilen ve çocukluğumu benden esirgemeyen merhametli bir zamanda.
Unut ve öldür diyordu bana, haklıydı. Ama sır hep aynalarda kırılır. Sırrın parçası artık yaranın da parçasıdır. Pavel, beni dinleyip her şeyi öğrenerek, bilmeden de olsa adını unutulması gerekenler listesine yazdırmıştı.
Tanrım bana değiştiremeyeceğim şeyleri kabullenmek için metanet, değiştirebileceğim şeyler için cesaret ve ikisinin arasındaki farkı anlamak için bilgelik bahşet.