Tepelere yürüyüşler yapıyor, sakin parklarda uzun saatler geçiriyordu. Arkadaşı ve tanıdığı yoktu, kimseyle tanışmaya da çalışmıyordu. Hiç heves etmiyordu böyle şeye. Nerden ve nasıl geleceğini bilmeden, kesintiye uğramış hayatını tekrar harekete geçirecek bir dürtü, uyarıcı, itici bir güç bekliyordu. Bu arada da günlerini avare, plansız programsız, tembel ve yarar, geçip gidiyordu.