Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeynep Boyraz

Zeynep Boyraz
@ZeynepBoyraz
9 okur puanı
Ağustos 2018 tarihinde katıldı
Esma’nın eli Tanios’a sıcak ve bir kuş gövdesi kadar ürpertili geldi. Bir gün yuvasından düştüğünü gördüğü ve avcuna aldığı o yavru kuş gibi...Yabancı bir elde bulunmaktan ürkek ama terk edilmemiş olduğu için de güvenli...
Sayfa 123
Reklam
Tutku bedeninden kaynaklanır,aşk ise bilincinden.
Sayfa 7
-Sen zaten feodalin birisin, dedi Turgut mırıldanır gibi. Daha da çok güldü Halil. -Burjuva mı olacaktık? Burjuvası feodalden bok bu ülkenin.
Sayfa 29

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Annelik, insanın fiziksel yanına aitti, hayvanlarla paylaştığı tek şeydi, babalık-ruhsallık ilkesi ise, yalnızca erkeğe aitti. Burada o (erkek), dünyasal bağları kırıyor ve gözlerini göğün daha yüksek katlarına çeviriyordu.
Sayfa 27
En korkunç yalan da budur: Kendimize karşı kullanacak kadar pençesine düştüğümüz bu derin ve gizli yalan...
Sayfa 199
Reklam
Belki de...Belki de hepsi sevdiğimiz erkekler, sevdiğimiz kadınlardır dedim. Belki kutsal ruh aslında insan ruhudur,hepsi bu! Belki tüm insanların kocaman tek bir ruhu var. Hepsi onun bir parçası...
Sayfa 31 - Sel Yayıncılık
İnsanlardan nefret etmeyi düşünmedim bile...Sadece bir yalnızlık ihtiyacı. Öyle günlerim oluyor ki, etrafımda küçük bir hareket, en hafif bir ses bile istemiyorum. Taşıp dökülecek kadar kendimi doyurduğumu hissediyorum. Kafamda hiçbir şeyle değişilmesi mümkün olmayan muazzam hayaller, bana herşeylerden daha kuvvetli görünen fikirler birbirini kovalıyor. Fakat sonra birdenbire etrafımda bana yakın birini arıyorum. Bütün bu beynimde geçen şeyleri teker teker, uzun uzun anlatacak birini. O zaman ne kadar hazin bir hal aldığımı tasavvur edemezsiniz. Kış günü sokağa atılmış üç günlük kedi yavrusu gibi kendimi zavallı hissediyorum.
Sayfa 88 - İçimiz, kendi meleğimiz; içimiz kendi şeytanımız...Aynı anda ikisi birden ve hatta daha birçokları olabilen okyanuslarla dolu içimiz...
Hazreti Ali'nin şu sözüdür: Hakikati, söyleyene bakarak öğrenme; hakikati öğren, söyleyeni de öğrenirsin.
Sayfa 17
Sezgi metodunu kullanmakla anlayış alanımızı genişletebilir ve insani ilerlemeler için sağlam bir temel hazırlayabiliriz. Sezgi, eşyaya bakışta zekanın görüşüne karşı çıkmaz; zekadan faydalanır, ona sağlamlık verir ve yeni bir temel inşa eder. Sezgi, bilgimizi teslim almış, birleştirmiş ve derinleştirmiştir.
Sayfa 13
Ben özlüyorsam uzaktan Ve yaşıyorsam Sen benim parçamsın Ben senin parçan Ve hala Kafamı bozuyorsan: Demek istediğim şu ki hani "Seviyorum seni" Bilirsin ki "Kalp kalbe karşıdır" Sevgilim.
Sayfa 299
Reklam
"Bırak elindeki kitabı ve kadınına git. Sev, çok sev, daha fazla sev. Ki göreceksin o da seni çok sevecek. Garantisini ben veriyorum.
Mirzabey'im...
"sen sen ol" dedim "verme hiçbişeyi isteksizine verme hiçbir şeyi layık olmayana define meraklısı çıkarır kıymeti toprak altından kıymetini anlamayana -versen de- lazımlık yapar altundan!"
Sayfa 264
Uğursuz sandığın kabuk, yazık ettiğin incidir belki de...
"Bir inciyim saklı bu kabukta Çıkarım elbet gün ışığına O gün belki yakın belkli uzakta... Kıymetimi ne bilsin şimdiden avcı!.."
"Ne olursa olsun o bendeki madeni işleyecek sarraf" Kendini işlenmeye değer gören her insanda olduğu gibi başkasının sarraflığından rahatsızlık duymadı. Kendindeki kıymetin şuuru...
Sayfa 187
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.