Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Yaşamla ölüm arasındaki yarışta sadece bir dinlenme olan ağır uykuya daldım"
Sayfa 41 - Mavi Çatı Yayınları
"Yaşamla ölüm arasındaki yarışta sadece bir dinlenme olan ağır bir uykuya daldım."
Reklam
“Yaşamla ölüm arasındaki yarışta sadece bir dinlenme olan ağır bir uykuya daldım.”
68 syf.
10/10 puan verdi
·
14 saatte okudu
Daha önce Stefan Zweig' in korku kitabını da okumuştum ve adı gibi korku duygusunu da kitabın son noktasına kadar iliklerimde hissettirmişti. Bu yönüyle mükemmel bir öykü yazarı Stefan Zweig. Diğer tüm kitaplarını da okumayı düşünüyorum. Kitaba gelecek olursak kitabın son noktasına kadar gözümdeki yaş, içimdeki özlem, kavuşma isteği ve sevgi hep taze kaldı. Kısa ve az şey anlatıyor olmasına rağmen beni çok etkileyen bir kitap oldu. Bu yüzden de bu cümleleri kurmak istedim. Kitaptaki kızın saf sevgisi en ufak şeyden duyduğu benzersiz mutluluğu her cümlede hissettim ve yaşadım. Sevgi benim için ve bir çok kişi için çok kutsal bir şeydir. Bu kitapta bu konu üzerinde durunca haliyle aşırı etkilendim ve duygusallaştım. Kitabın sonuna kadar yeri geldi ağır bir hüzün yaşadım yeri geldi doruklarına kadar mutluluk. Kitabı okumanızı tavsiye ederim normalde tek seferde okunacak bir kitap ama ben duyguları sindirmek ve hayalini kurabilmek için uyumadan önce yarısını okudum sonra hayal kurup uykuya daldım. Sabah kalkar kalkmaz da bitirdim. Mutlaka okumanız gerekiyor. Asla pişman olmayacağınız ve sizde belki de gizli veya bastırdığınız duyguları bir kaç saatliğine de olsa yeniden yeşertecek bir kitap:)
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,8bin okunma
Yaşamla ölüm arasındaki yarışta sadece bir dinlenme olan ağır bir uykuya daldım.
Telefonu kapatıp babamdan kalma yatağa uzandım ağır ağır. Ateşler içinde yanmama, soğuk soğuk terlememe, her tarafımı, özellikle de eklemlerimle sırtımı yoklayan ağrılara rağmen, babamın kokusunu içime çeke çeke upuzun bir uykuya daldım kanepede. Deliksiz. Upuzun. Ölür gibi. Babam gibi.
Sayfa 126Kitabı okudu
Reklam
AŞK MAHKUMU Onu ilk kez gördüğümde kanadı kırık bir kelebeğe benzetmiştim. Uçmaya çalışan ama uçarken de acısını içinde yaşayan bir kelebeğe… Sanki acısını kabullenmiş gibiydi. Güçlü görünmeye çalışıyordu. Ama bu konuda pek de başarılı değildi. Ortak bir arkadaşımızın evinde verdiği doğum günü kutlamasında karşılaşmıştık. Dikkat çekici bir
Yaşamla ölüm arasındaki yarışta sadece bir dinlenme olan ağır bir uykuya daldım.
Sayfa 41 - Maviçatı yayınlarıKitabı okudu
Kitabı okuyor.
"Yaşamla ölüm arasındaki yarışta sadece bir dinlenme olan ağır bir uykuya daldım."
Elfü elfi selatin ve elfü elfi selamün aleyke ya Rasulallah
Rivayete göre Muhammed Ibni Münhedir, söyle der: «Babamin bana söyle anlattigini hatirliyorum: Bir defa Süfyan'üs - Sevrî, Harem-i Serifi tavaf ederken her adim basinda Peygamberimize (S.A.S.) salâtü selâm getiren bir adam görür, der ki: «Behey adam! Sen tesbih ve tehlili birakmissin, kendini tamamen Peygamber'imize salât-ü selâm getirmeye
Reklam
Gitmek bütün aşklardan vazgeçmek değildir, kalp harplerinden yenik çıkmaktır ve bir tenin pervazından düşmektir uzağa.. Çok gittim biliyorum. Her gidişimde kendimi buldum nereye savurdularsa. Tenimin iz düşümlerinde pas geçtim hayatı. Baktım sağıma soluma, payımda ne kötülük varsa kustum. Eşit olamadık hiç bir zaman susuşlarımızda.. Ben
. Yaşamla ölüm arasındaki yarışta sadece bir dinlenme olan ağır bir uykuya daldım. .
Süfyân-ı Sevri tavaf ederken her adım başında Resulullah (sav)'e salavat getiren bir adam görür ve ona söyle der: -Be adam! Sen tesbih ve tahlili bırakıp, kendini tamamen Resulullah (sav)'e salâvat getirmeye vermişsin. Bu hususta bildiğin bir şey mi var? Adam: -Allah günahını bağışlasın, sen kimsin? deyince de: -Ben Süfyân es-Sevrîyim, demiştir. Bunun üzerine adam Süfyân'a şunları söylemiştir: -... Bir keresinde babamla birlikte haccetmek için yola çıkmıştık. Konak yerlerinden birinde babam hastalandı. Yolculuktan geri kalarak onunla ilgilendim. Fakat sonunda öldü. Ruhunu teslim edince yüzü siyahlaştı. Ben dehşete kapılarak: 'Şüphesiz biz Allah içiniz ve ona döneceğiz." (Bakara, 156) dedim ve yüzünü örttüm. Bu sırada göz kapaklarım ağırlaştı ve uyku bastı. Üzgün bir halet-i ruhiye ile uykuya daldım. Rüyamda bu kadar güzel yüzlüsünü, bu kadar temiz giyimlisini ve bu kadar hoş kokulusunu hayatta görmediğim birisini gördüm. Ağır adımlarla yürüyerek babamın yanına geldi. Kefeni yüzünden kaldırıp avucunu yüzüne sürer sürmez babamın yüzü parlayıverdi. Sonra kalkıp giderken, elbisesinden tutarak: -Ey Allah'in kulu! Sen kimsin de bu gurbet elde Allah (cc) seni babama ihsan etti, seni nimete vasita kıldı? diye sordum. Bana şöyle dedi: -Beni tanımadın mı? Ben Kur'an'ın sahibi Abdullah oğlu Muhammed'im. Bu baban günahkar biriydi,fakat bana çok salâvat getirirdi. Ölürken başına bu hal gelince benden imdat istedi. Ben ise bana çokça salâvat getirenlerin imdadına koşarım. Bu sırada uyandım ve baktığımda babamı yüzü beyazlamış, parıldar bir şekilde gördüm.
yaşamla ölüm arasındaki yarışta sadece bir dinlenme olan ağır bir uykuya daldım..
Yaşamla ölüm arasındaki yarışta sadece bir dinlenme olan ağır bir uykuya daldım.
Sayfa 41 - Aperatif
86 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.