Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin. _Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur. _Sağlıksız bir zihinle ne
Esma-ül-Hüsna
fütuhat-ı Seyyid Muhammed Ruhi Esmaül Hüsna 239 240 241 ve 242 sayfalar ya Musavvir İsmi Şerifi Hakikat için gözyaşı ve hikmetin aslı Eger bu meşhur sanatçılar şu şekil ilminden haberdar olsalardı kendi bedenlerindeki tasvir olunmuş her şeyi en ince ayrıntılarına kadar anlayabilirlerdi. Kulakla burun hizası vesaire organların birbirlerine olan
Sayfa 239 - Ruhi YayıneviKitabı okudu
Reklam
Esma-ül-Hüsna Ya Musavvir
fütuhat-ı Seyyid Muhammed Ruhi Esmaül Hüsna 239 240 241 ve 242 sayfalar ya Musavvir İsmi Şerifi Hakikat için gözyaşı ve hikmetin aslı Eger bu meşhur sanatçılar şu şekil ilminden haberdar olsalardı kendi bedenlerindeki tasvir olunmuş her şeyi en ince ayrıntılarına kadar anlayabilirlerdi. Kulakla burun hizası vesaire organların birbirlerine olan
Sayfa 239 - Ruhi YayıneviKitabı okudu
Esma-ül-Hüsna Ya Musavvir
fütuhat-ı Seyyid Muhammed Ruhi Esmaül Hüsna 239 240 241 ve 242 sayfalar ya Musavvir İsmi Şerifi Hakikat için gözyaşı ve hikmetin aslı Eger bu meşhur sanatçılar şu şekil ilminden haberdar olsalardı kendi bedenlerindeki tasvir olunmuş her şeyi en ince ayrıntılarına kadar anlayabilirlerdi. Kulakla burun hizası vesaire organların birbirlerine olan
Sayfa 239 - Ruhi YayıneviKitabı okudu
RIZA NUR'UN GÖNÜLLÜ SÜRGÜNDEN TÜRKİYE'YE DÖNMESİ Mustafa Kemal'in ölümünden sonra 30.11. 1938'de deniz yolu ile Türkiye'ye döndüğünde rıhtımda Atsız ve eşi Bedriye Hanım karşılamış, yakın dostu ve meslektaşı Prof. Dr. Mazhar Osman Uzman’ın tahsis ettiği, Taksim'de Şehid Muhtar Caddesi'ndeki apartmanlardan
Öğle güneşi keskin, beyaz ışınlarını yayıyordu. Havada tek bulut yoktu, yaprak kımıldamıyordu. Her şey böyle dinlenirken, sadece gökyüzünde kızışan yuvarlağın ışığı yükseliyordu. Mail ıssızdı, yere karaağaçların ağır ve kımıltısız gölgesi inmişti. Duvarların kenarında bulunan çukurun dibinde yol bekçisi uyukluyordu. Kuşlar susmuştu. Dörtte üçü
Reklam
EDİRNE MEBUSU ŞEREF BEY’E Şeref Bey, Şimdiye kadar Millet Meclisinde sesinizin çıktığını hiç işitmemiştik. Halbuki 21-kânunusani-1934 tarihli Hâkimiyeti Milliye de, bana dair yazdığınız yazıda eski bir müverrih gibi konuşuyorsunuz. Tarihten salâhiyetle dem vurmanın moda olduğu şu zamanda, sizin de hiç bir ilmî salâhiyetiniz olmadan bu mevzua
Yurdunun göklerini yine gören Bruno’nun mutluluğu uzun sürmedi. Venedik’teki Kurşun Damlı Zindan’a atıldı. Zindanın küçük pencerelerinden gökyüzü güç görünüyordu. Bruno’yu bir gün sorguya götürdüler. Elleri arkasına bağlı, bir kanepede oturuyordu. Karşısında yüksekçe bir yerde, baş engizitörle yargıçlar bulunuyordu. Şu “kilise babalarıyla” “din
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.