Görme Engelliler için...
"Boğaziçi Üniversitesi, Görme Engelliler Teknoloji ve Eğitim Laboratuvarı işbirliği ile gerçekleştirilen sesli kitap projesine destek olmak çok kolay. Tek yapmanız gereken iphone ya da android telefonlarınıza indireceğiniz bir ses kayıt programı ile kitap okurken sesinizi kayıt etmek. Bu projeye hepimiz destek verelim; tüm kitaplar "seslensin", görme engelli kardeşlerimizin önünden bir engel kalksın." Fatma Çelik Yeniçağ Gazetesi yenicaggazetesi.com.tr/mobi/uluslarara...
412 syf.
8/10 puan verdi
Neydik, neye dönüşüyoruzun cevabını düşünüp sorgulayanlara bu kitabı okumalarını öneririm. Kabul etmeliyim ki, bazı bölümlerde istemsiz şekilde önyargiyla yaklaştım.Özellikle dini, ideolojik kısımlarda yazar taraflı olarak okuyucuya kendi düşüncelerini geçirmeye çalışmış. Ama konular ilerledikçe bu bölümleri çok da umursamiyorsunuz. Çünkü insansilarin tarih boyunca daha tam anlamıyla insan olmadan, yeni android insan yaratmaya çalışması tokat gibi yüzünüze vuruyor. Kitabın son sayfalarında şu sıralar gündemdeki sevgili robot arkadaşımız "Sofia"yı da düşünmemek elde degil. Yazarın hoşuma giden gercekci bir cümlesiyle noktalıyorum. "Belki de bizden cevap bekleyen en önemli soru, "Neye dönüşmek istiyoruz?" değil, "Neyi istemek istiyoruz?"dur.
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens
Hayvanlardan Tanrılara: SapiensYuval Noah Harari · Kolektif Kitap · 201936,8bin okunma
Reklam
Android hizmetkâr göç etmenin ödülü, radyoaktif serpintiyse geride kalmanın cezasıydı. BM göçü mümkün olduğunca kolaylaştırmış, geride kalmayı zorlaştırmış, hatta imkânsızlaştırmıştı. Dünyada kalmak kendini birdenbire ‘biyolojik olarak kabul edilemezler’ sınıflandırmasında bulmakla sonuçlanıyordu ki, bu durum insan ırkının kalıtımı için bir tehditti. Bir kere ‘özel’ olarak damgalanan kişi kısırlaştırılmayı kabul etse bile artık tarih öncesine karışmış olurdu. Yani insanoğlunun bir parçası olmaktan çıkardı. Yine de kimi insanlar göç etmeyi reddetti. Kalmayı seçenler için bile hayret verici bir mantıksızlıktı. Mantıken her normal insanın çoktan göç etmesi beklenirdi. Belki de ne kadar çirkinleşirse çirkinleşsin Dünya yine de insana aşina gelen sıkıca sarılınabilecek bir yerdi. Ya da büyük bir ihtimalle göç etmeyenler toz çadırının en sonunda kendi kendini tüketeceğini düşlediler. Sonuç olarak on binlerce kişi, çoğunluğu birbirlerini fiziksel olarak görüp kontrol edebilecekleri ve birbirlerinin varlıklarında umut bulabilecekleri şehir içlerinde kaldı. Bunlar diğerlerine göre aklı başında olanlardı ve onlara ek olarak tuhaf bir kısım insansa hemen hemen terkedilmiş banliyölerde yaşamlarını sürdürmeyi seçti.
Açılmayan kanatların büyüklüğünü kimse bilemez.
Erbakan Malkoç Ardahan'dan Amerika'ya uzanan bir başarı hikayesi - kisiselgelisimapp.com/api/android/art...
Asıl kıyamet o akşam evde koptu. Vücut çalışmaya spor salonuna gitmek istediğimi söyledim. Çocuklarının her isteğine hayır demeye programlı android terminatörler gibiydi bizimkiler. Başladılar saydırmaya. “Zaten üç senedir lunaparkta yazları ve bayramları çalışıyorsun! Babanın arkadaşının yeri olduğu için bir şey demiyoruz.” “Okulun, derslerin ne olacak?” “Ne fedakârlıklarla gönderiyoruz seni özel okula, haberin var mı senin?” “Biz desek şu saçını da üç numara kesmezsin!” “Sende bir haller var ama hadi hayırlısı!” Makineli tüfek gibi kafama kafama saydırdılar. O gün anladım ki: PARAYI VEREN EMİR DE VERİR! PARAYI ALAN EMİR DE ALIR!
Burada kalsın
yaşanmış global hikayelerden öğrenilebilecek dersler 1. nokia, android'i reddetti. 2. yahoo, google'ı reddetti. * öğrenilen dersler 1. risk al. 2. değişiklikleri kabul et. 3. zamanla değişmeyi reddederseniz, yokolabilirsiniz.
Reklam
1.000 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.