Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bilgeler, doğal dünyanın Cennet'in bir görüntüsünden ve bir suretinden başka bir şey olmadığını anladılar. Tek gerçek şudur ki, var olan bu dünya, bundan daha mükemmel bir dünyanın var olduğunun güvencesidir. Tanrı bu dünyayı, insanlar, görülen nesneler aracılığıyla manevi öğretileri ile bilgisinin mucizelerini anlayabilsinler diye yarattı. Ben buna Eylem diyorum."
Var da ondan görüyorsunuz
Aslı Müslüman Türk olduğu halde Almanya'ya çalışmaya giden Birkaç yıl geçtikten sonra memleketine izne gelen Halil isimli vatandaşımız Almanya'da çalışırken dinden uzaklaşmış Allah'ı unutmuş inkara kalkışmış köyüne gelince de sık sık köylülere filan dağı görüyor musunuz görüyoruz diyorlar var da ondan görüyorsunuz diyor biraz duruyor Şu ırmağı görüyor musunuz görüyoruz diyorlar Böylece birçok sorular soruyor Neticede Allah'ı da görüyor musunuz diye soruyor köylüler Şaşkın şaşkın birbirine bakıyor Allah görülmez elbette diye cevap veriyorlar münasebetsiz Halil Allah yok da ondan göremiyorsunuz gördükleriniz var da ondan görüyorsunuz diyor bu arada köyün imamı Selim hoca olaya müdahale ediyor. Selim Hoca cemaat Halil Efendi'nin kravatını görüyor musunuz köylüler görüyoruz Hocaefendi dediler Selim hoca boynunda sallanıp duruyor da ondan görüyorsunuz Peki başındaki şapkayı görüyor musunuz köylüler Elbette görüyoruz Hocaefendi Selim hoca Peki bu arkadaşın aklını görebiliyor musunuz diye sordu orada bulanların yüzlerinde bir tebessüm belirdi köyluler Selim hocanın işi Nereye getirecegini anladılar sevinçle hep bir agizdan bağırdılar Hayır göremiyoruz dediler Selim Hoca kestirip attı yok ki göresiniz Halil bu cevaplardan sonra çok perişan olmuştu Selim hoca münasip bir şekilde konuyu izah etti aslında halilin aklı vardi ama görünmüyordu Yani insanlar onu görebilecek yapıda göze sahip değillerdi Bunu herkes böyle bilmeliydi Allah da vardır ama onu bizim Gözlerimiz görebilecek şekilde yaratılmamıştır biz onu göremiyoruz diye inkar edemeyiz. Yaratilanlar onun delilidir. Ruhumuz olduğu halde onu da goremiyoruz
Reklam
331 syf.
·
Puan vermedi
Kitapta bütün dünyanın körlük virüsüne yakalanmasıyla yaşadıkları anlatılırken bu körlüğü 'beyaz körlük' olarak nitelendirmişlerdir. Bunu Platon'un mağara teorisine benzettim. Orada mağaraya bağlanan insanlar dışarıya arkası dönüktür. Dışarıda ki insanların gölgeleri duvara yansıtmaktadır. Bu gölgeleri gerçek insanlar sanırlar. Hayatı de böyle
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104,3bin okunma
"Bilgeler, doğal dünyanın cennetin bir görüntüsünden ve bir suretinden başka bir şey olmadığını anladılar. Tek gerçek şudur ki, var olan bu dünya, bundan daha mükemmel bir dünyanın var olduğunun güvencesidir. Tanrı bu dünyayı, insanlar, görülen nesneler aracılığıyla manevi öğretileri ile bilgisinin mucizelerini anlayabilsinler diye yarattı. ...."
Anladılar ki, ölürken koynunda bir gül tohumu saklamıştı yaşlı arı. Ve gülün yapraklarını inceleyince aynı ifadeyi yazılı gördüler. Ve hep bir ağızdan: -"Bu Yaradan'ın kudret izi. Bir arıya vahiydir. Uyarır bizi."
"Bilgeler, doğal dünyanın Cennet'in bir görüntüsünden ve bir suretinden başka bir şey olmadığını anladılar. Tek gerçek şudur ki, var olan bu dünya, bundan daha mükemmel bir dünyanın var olduğunun güvencesidir. Tanrı bu dünyayı, insanlar, görülen nesneler aracılığıyla manevi öğretileri ile bilgisinin mucizelerini anlayabilsinler diye yarattı. Ben buna Eylem diyorum."
Reklam
Cenab-ı Hak kendi rahmetinden, bütün peygamberleri bizim yaşadığımız bu bölgede göndermiş. Bu gösteriyor ki biz Doğu milletlerinin gerçek huzuru ve gelişimi din iledir. Bu büyük bir nimet. Biz her hikmeti ve bilgeliği hazır bulmuşuz. Bu hazır bilgelikle medeniyet ve terakkide bir yere gelmişiz, sonra onları tabu haline getirip gerçek anlamlarını bir yana bırakmışız. Zamanla önceki bilgilerimiz de cahillerin elinde hurafeye dönüşmüş. Çünkü bilgi, cahilin elinde ancak hurafe olarak kendisini açığa vurabilir. Ama bak diğer milletler, her hakikati araştırarak elde ettiler. Her taşın sertliğini başlarını kırarak anladılar. O yüzden de elde ettiklerinin kıymetini bildiler ve onu bir nesilden diğer nesle aktararak çoğaltılar. Böyleceonlar ileri gittiler. Biz ise hazır bilgileri bile hurafeye dönüştürdük.
Sayfa 111Kitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.