"Hayat neden bu kadar zalim. İnsanlar.. İnsanlar neden bu kadar zalim. Yaşamak neden bu kadar zor ve bu kadar güzel ve vazgeçilmez.
Peki, insanların birbirlerini anlamamak için bu büyük çabası neden?
Lütfen bana söyler misiniz ne oldu,bize ne oldu?
Eskiden böyle değildi,
şimdi ne oldu?
Bana hayatta yaşamanın sırrını söyle. Bak biliyorsan eğer bana o yolu göster,
lütfen."
- Ali'nin Sekiz Günü-
"Özür dilerim size bir şey sorabilir miyim? Hayat neden bu kadar zalim? İnsanlar, insanlar neden bu kadar zalim? Yaşamak neden bu kadar zor ve bu kadar güzel ve vazgeçilmez? Peki, insanların birbirlerini anlamamak için bu büyük çabası neden?"
🎬 Ali'nin Sekiz Günü • (2009)
Düşünüyorum...
Bu kitabı düşünüyorum, yazılanları düşünüyorum, kahramanı düşünüyorum, Dostoyevski'yi düşünüyorum.
Kitapta yazılanları zihnimde şekillendirmem için kafamı bir hayli zorlayıp daha çok düşünmem gerek. Evet, çünkü anlamam için fazlasıyla düşünmem gerek.
Neden bu kötülüğü yaptı bize Dostoyevski? Yeraltından Notlar kitabını okuyanları silkelemek mi istiyor? Kendi iç dünyasına savaş açarken bizi de mi bu düelloya davet ediyordu? Ama yanıldığı bir nokta var.. Onu kendi silahıyla ve kendi alıntısıyla vuracağım; "Bir insanın görüşleri değişebilir ama yüreği daima aynı kalır."
İlk bölümü okuyunca akıl tutulması yaşadım, yaşamak durumunda kaldım. Çünkü Dostoyevski bunu bana yaşattı, bilerek yaptı. "Madem ben yeraltındayım seni de kendime doğru çekmem lazım" dedi. Direkt olarak söylemese de zımnen yaptı bunu.
Direniyordum. Biraz daha ve biraz daha... Aklım da direniyordu yazılanları "anlamamak" için, yeraltına inmemek için. Ama sonunda pes etti. En güzel pes ediliş şekliydi bu. Kitabın içine girebildim, yeraltına inebildim...
Kitaptaki kahraman artık bendim. O ezilince ben ezildim, o aşağılanınca ben aşağılandım, o acı çekince ben acı çektim, o sevince ben sevdim, o nefret edince ben ettim. O "yeraltına" indikçe beni de kendisiyle beraber çekti. Belki de ben onu çekmişimdir...
Yeraltından Notlar kitabının kahramanı "BENİM"
"İyi biri... olmama... izin vermiyorlar."
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 2020128,2bin okunma
Hepimiz her şeyde aşağı yukarıyız.
Düş gücü fazlalığı ya da eksikliği ikisinden birine sahip olmanın verdiği kıvanç, yok kıvanç olmadı. İç rahatlığı? Haah bu biraz daha anlam bütünlüğüne yakıştı. Anlam bütünlüğü daima önemlidir. İnsanların dinlememek, dinlese de anlamamak gibi naçiz yetenekleri büyüdü, gelişti son zamanlarda ancak anlam
Baştan uyarıyorum. Kitabı henüz okumamış olanlar için çok detay içerir. Ama faydalı da olabilir. Okumak, okumamak size kalmış.
Bir Kış Gecesi Eğer Bir Yolcu’yu 2. Ankara Kitap Toplantısı için oylama yaparak seçtik. Okurluk ve yazarlık konusunda kitabın ünü ve içeriği bir toplantıda tartışmak için gayet müsait. Kitabı toplantı için okuyanların