Her ikisi de kusursuz hikâyecilerdi, aşkın anısı onları mutlu ediyordu ama anlatırken öyle bir tutkuya kapılıyorlardı ki, sonunda elli yaşını aşıp da, bu hikâyeyi Kolera Günlerinde Aşk'ta kullanmaya karar verince, yaşamla şiir arasındaki sınırları belirleyemedim.