Hasan-Âli özgürlük düşmanlarının bu şekilde bir genel çerçevesini çizdikten sonra bilhassa en tehlikeli türlerini çeşitli yazılarında şu şekilde belirtmiştir: "Yobazlık bir zihniyettir; cemiyeti geride tutmak, kıpırdatmamak, değiştirmemek, bir kelimeyle yaşatmamak istiyen bir zihniyet. Hiç okuma-yazma bilmeyeninden tutunuz, elinde Garb üniversitelerinin diplomaları olanlara kadar her soydan, her boydan bu zihniyette insan görebilirsiniz. ...İstiklal Savaşında ve ondan sonra inkılap devresinde işte bu zihniyeti dış düşmandan daha tehlikeli gören gerçek milliyetçi ruh, ona hürriyet tanımamıştır. Çünkü yobaz, hürriyetin baş düşmanıdır. Ona hürriyet vermek, hürriyeti öldürmeğe müsaade etmek demektir. Yobazı yere vuracak en emin kuvvet, hürriyet duygusunu ve terakki susuzluğunu iyi benimsemiş genç nesillerdir. Çünkü onu en şiddetli kanunlarla dahi yapmak istediklerinden alıkoyamazsınız. Yobaz için için işler. Yeni harflere, kadının hayatını kazanmasına, tiyatro ve operaya, hatta yüksek sesle türkü söylemeye muarızdır. Bunların tam tersini yaptırmak için eskiden gizli, şimdi ise mevcud hürriyetten istifade edip daha cüretli ve açıktan çalışır." Hasan-Ali tehlikeyi sırf sağdan değil, soldan da aynı şiddette görmektedir: "Fert ve cemiyet münasebetlerinde 'fert yok, cemiyet var' düsturunu mübalağa ile alan aşırı sosyalist ve komünist anlayış, nizam için hürriyeti yok etmekte hiçbir sakınca görmemektedir."
Sayfa 55 - 1. Bölüm: Doğa Bilimleri Açısından Özgürlük ve Tarih Kavramları - IIIKitabı okudu
“Her insanın çok gizli bir yerlerinden akan dürüstlük, adalet, hakkaniyet duyguları, güzellik sevgisi, ahenk ihtiyacı, hilkatin dinamizmi ile canlanma coşkunluğu İslâm Peygamberinin verdiği her örnekte yeniden canlanıyor, insanın varlığını bütünüyle kaplıyor ve sanki insandan insana ulaşan bir ahlâk tınısı açığa çıkıyor.”
Sayfa 21
Reklam
Sevgilerde
Sevgileri yarınlara bıraktınız Çekingen, tutuk, saygılı. Bütün yakınlarınız Sizi yanlış tanıdı. Bitmeyen işler yüzünden (Siz böyle olsun istemezdiniz) Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi Kalbinizi dolduran duygular Kalbinizde kaldı. Siz geniş zamanlar umuyordunuz Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek. Yılların telaşlârda bu kadar çabuk Geçeceği aklınıza gelmezdi. Gizli bahçenizde Açan çiçekler vardı, Gecelerde ve yalnız. Vermeye az buldunuz Yahut vakit olmadı.
''... '... İnsanlar, bir şeyi çok fazla elde etmek istediklerinde, onu elde etmek için mutlaka bir şeyden vazgeçerek mi yaşarlar?' 'Evet, öyle. Çünkü gerçekten elde etmek istedikleri şey, kendilerini aşan bir şeydir.' ...''
Sayfa 39 - Olimpos Yayınları
Cesaret edin, okuyun! Anlayabiliyor musunuz?
Düşünmek düşünmek düşünmek, düşündükçe anlamak istiyordu: Köyün kırlıklarında niye güzel kokulu lezzetli otlar yetiştiğini, o otları toplamaya neden anne-babaların değil de küçük kızların gönderildiğini anlamak istiyordu. Ot toplayan küçük kızların neden otların yanında açan rengarenk çiçeklere dalıp gittiğini, otların yanında biten rengarenk çiçeklere dalıp giden küçük kızların yanında neden kocaman adamların bittiğini... Küçük kızların elinden tutan büyük adamların gözlerinin neden kuytu yerler arandığını, o otların bol bulunduğu kırlıklarda neden kutu yerlerin de bol bulunduğunu... O kuytu yerlerde gizli toz toprağın küçük kızların giysilerini nasıl olup da kirlettiğini, kirli giysilerin sıyrılıp hoyratça açılan bacakların arasında nasıl öylesine kıyıcı bir acının hissedilebildiğini...
Sayfa 33 - CanKitabı okudu
Ahzâb Sûresi 1-3. Âyetler
Rahmân ve rahîm olan Allah'ın adıyla... 1. Ey peygamber! Allah'a itaatsizlikten sakın, açık ve gizli inkârcıların sözünü dinleme, Allah her şeyi bilmekte ve hikmetle yönetmektedir. 2. Rabbinden sana vahyedilene uy. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır. 3. Allah'a güven; güvenip dayanmak için Allah yeter. [1-3. âyetlerde yer alan Hz. Peygamber'e yönelik emirler ve yasaklar, onun aksini yapabileceği ihtimalini göstermez; bu emirlere onun, aldığı ilâhî eğitim gereği uymakta olduğunu, ümmetinin de ona uymaları gerektiğini ifade eder.]
Sayfa 417
Reklam
1.000 öğeden 271 ile 280 arasındakiler gösteriliyor.