Demokrat Parti’nin İktidara Gelmesi *
... Türkiye’nin demokrasi tarihi açısından önemli bir dönüm noktası hatta politik anlamda devrimci bir davranıştı. .... halk kitlelerinin politik bilinçlenmesinin ilk etkin belirtisi, otoriter, tepeden inme devlet şekline karşı ilk direnişiydi.
Türkiye İşçi Partisi
Milli Kurtuluş Savaşı’nı, dışa dönük yanıyla anti emperyalist ve anti kapitalist; içe dönük yönüyle de bir ‘ burjuva ihtilali’ olarak tanımlarken, söz konusu anti kapitalist niteliğine dair ne teorik ne de pratik bir gerekçe ileri sürüyordu. Belli ki, bir burjuva devriminin ‘ anti kapitalist’ olmasının eşyanın tabiatına aykırı olduğunun Boran da farkındaydı.
Reklam
_Din, bütün yaşamı boyunca çalışan ve yokluk çekenlere, şükretmeyi, azla yetinmeyi, kısmete boyun eğmeyi, sabırlı olmayı ve öteki dünyada bir cennet umuduyla avunmayı öğretir. _Din, halkı uyutmak için afyon niteliğindedir. _En derin dinsel önyargı kaynağı yoksulluk ve cehalettir. Savaşmamız gereken kötülük de budur. Din aldatmacasının gerçek
Dante, Zambaklar
_Ölmedim ama diri de değilim. _Bu rezil durumdakiler yani Araf'ta bulunanlar. Yaşarken kötülük yapmadıkları için Cehennem’e atılmazlar ama iyilik de yapmadıkları için Cennet'e de alınmazlar. _Cehennem ümidin olmadığı yerdir. Hiçbir ümidin kalmaması, hayatta cehennemi yaşamaya denktir. Cehennemde belki acı çekilir ama ölünmez. _Tanrıyı
Türkiye Cumhuriyeti, Çin'den, Vietnam'dan farklı olarak, kapitalist kalkınma yolunu seçmişti. Ama seçerken, onun da elinde kayda değer bir sermaye birikimi yoktu. Bu koşullarda yöntem belliydi: Tekelci devlet kapitalizmi. Türk devletçiliğinin içyüzü budur. Ama bugün dahi bunu proto-sosyalist bir örgütlenme olarak görmek ve göstermek isteyenler vardır. Bunun kendi içindeki teorik sakatlıkları bir yana, halk kitleleri için hep son derece antipatik olmuş bu devletçiliği savunmak, sola toplum nezdinde bir popülerlik de kazandırmamıştır.
İKTİSAT-KÖYCÜLÜK / MEMLEKETÇİLİK-SOSYAL ADALET Atsız Türk düşünce hayatına 15 Mayıs 1931 tarihinde çıkmaya başlayan Atsız Mecmua ile girer. Bu dergide çıkan Boz Kurt imzalı ilk yazılarında Anadolu'ya, "memleket"e, köye ve köylüye ağırlık verdiği görülür. "Bir kuş bakışı" başlıklı ilk yazıda bulunan şu cümleler dikkat
Reklam
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.