Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sorunlu çocuk üzerinde yoğunlaşmak, sorunlu olabilecek bir evlilik ya da ebeveynlerimizle veya onların ebeveynleriyle yaşadığımız önemli bir sorunu gözardı etmek için kullanabileceğimiz mucizevi bir ilaç gibidir. Çocuklar ebeveynlerinin yaşamlarının niteliğini bir radar gibi sezer ve kendi yetersiz yüklenme davranışlarıyla farkına varmadan, onlara yardım etmeye çalışırlar. “Sorunlu çocuk” genellikle, ailesindeki bir sorunu çözmek ya da huzursuzluk yaratan konuların açığa çıkmasını önlemek için elinden geleni yapar.
Genetik bakımdan yarı erkek yarı dişi olan insanlar ger­çekten vardır. Çocuğu erkek veya kız olarak kaydetmek gerekti­ği için onların durumunda bir karar vermek gerekir. Seçilen cin­siyete aykırı olan anatomik özellikler, geleneksel olarak her za­man ameliyatla düzeltilir. 1950’li yıllardan itibaren genel eği­lim, beliren herhangi bir kuşkunun mümkün olduğunca erken yok edilmesi gerektiği yönündeydi. Önde gelen yetkililerin görü­şüne göre, böylelikle seçilen cinsel kimlik, genetik cinsel kimlik olmasa da engelsiz bir şekilde gelişme imkânı bulacaktı. Büyük bir klitoris çoğu zaman düzeltilir ve erkeklik organı ol­madan doğan genetik olarak erkek çocuklar elden geldiğince kız çocuk haline getirilirdi. Bunların hepsi, çok erken yaşta ve birkaç kez ameliyat edildikleri ve bu bozukluk ömür boyu tedavi gerek­tirdiği için çoğu zaman sorunlu çocuklar olurlar. Aynca, ergenlik çağından itibaren kendi bünyelerinin üretmediği cinsel hormon­ları düzenli olarak almak zorundadırlar..
Reklam
Bütün çocuklar iyidir. Kötü çocuk, kusurlu çocuk, problemli çocuk, hasta çocuk yoktur. İçimizdeki çocuk da iyi. Çocuğun iyi, her zaman iyi, her zaman kusursuz, problemsiz, sağlıklı olduğunu anlayabilirsek, biz de ona daha iyi anne-babalık edebiliriz. Böylece, çocuğun "kötü", "yanlış", "sorunlu" gibi tabirlerle anılan davranış biçimlerine ihtiyacı kalmaz.
Sayfa 12 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Ahlaki Kötülük Problemi için güzel bir analoji :)
Adamın biri, her zaman yaptığı gibi saç ve sakal tıraşı olmak için berbere gider ve kendisiyle ilgilenen berberle koyu bir sohbete başlarlar. Pek çok konu üzerinde konuştuktan sonra, birden Allah ile ilgili bir konu açılır. Berber : Bak beyefendi! Ben senin bahsettiğin Allah’ın varlığına inanmıyorum. Adam: - Peki, neden böyle diyorsun? Berber: Bunu açıklamak çok kolay. Bunu görmek için dışarı çıkmalısın. Lütfen bana söyler misin? Allah var olsaydı; bu kadar çok sorunlu, sıkıntılı, hasta insan olur muydu? Terk edilmiş çocuklar olur muydu? Eğer Allah olsaydı, kimse acı çekmez, birbirini üzemezdi. Allah var olsaydı, böylesi şeylere fırsat vermezdi. Adam bir an durdu ve düşündü, ama gereksiz bir tartışmaya girmek istemediği için cevap vermedi. Berber işini bitirdikten sonra, adam ücretini ödeyip dışarıya çıktı. Tam o esnada, caddede uzun saçlı ve sakallı bir adam gördü. Adam bu kadr dağınık göründüğüne göre, belli ki traş olmayalı uzun zaman geçmişti. Adam berber dükkanına geri döndü. Adam: Biliyor musun ne var? Bence berber diye bir şey yok. Berber: Bu nasıl olabilir ki? Ben buradayım ve ben bir berberim. Adam: Hayır, yok. Çünkü olsaydı caddede yürüyen uzun saçlı ve sakallı adamlar olmazdı. Berber: Hımmm... Berber diye bir şey var ama insanlar bana gelmiyorlarsa, ben ne yapabilirim ki? Adam: Kesinlikle doğru. İşin püf noktası burası. Allah var ama insanlar ona yönelmiyorsa, bu ona yönelmeyenlerin tercihi. İşte dünyada bu kadar çok acı ve keder olmasının sebebi.
Sayfa 81
Çocukların en büyük hakkı çocuk olmaktır. Yani bir sorumluluk almadan, oyun oynayarak, spontan bir dönem yaşamaları gerekir. Ama bazı ebeveynler çocuklarının bu haklarını ellerinden alır. Bu çocuklar erken yaşlarda büyümek zorunda kalırlar, sorumluluk yüklenirler. Yetişkin olduklarında kendisine zarar veren ilişkilerde aşırı fedakar davranabilir, sorunlu insanları düzeltme görevini kendine misyon edinebilir, hissettikleri sevgi eksikliğini erken yaşta cinsel deneyimler yaşayarak arayabilir, madde kullanımı gibi problemler de baş gösterebilir ya da tamamen yalnız kalmayı seçebilirler.
Sayfa 47 - İnkılap yayıneviKitabı okudu
Sorunlu çocuklar, suçlular, akıl sağlığını kaybetmiş insanlar ve alkolikler sosyal ilgi eksikliği sorununa sahip insanların arasından çıkar.
Reklam
Çocuklar doğarken sorunlarla doğmazlar; yetişkinler, onları eğitirken sorunlu hale getirirler.
Sayfa 104 - C Planı Y.Kitabı okudu
Bizi kullanıyor…
Sorunlu davranışları olan çocukları anlatırken kullanılan bir başka popüler ancak yanlış olan bir üslup da bu. Etkili bir manipülasyonçeşitli beceriler ( öngörü, planlama, dürtü kontrolü, organizasyon) gerektirir, nitekim sorunlu davranışları olan çocuklar genellikle bunlardan yoksundur.
"Yetişkinlerdeki nevroz, çocukluk "sorunları"yla başlar. Her "sorunlu" çocuk, potansiyel bir nevrotiktir. Fakat "sorunlu" çocuklar, sadece "sorunlu" ortamlarda ortaya çıkarlar. Deyim yerindeyse onlar, kusurlu bir çevreye verilen normal tepkilerdir."
Sayfa 31 - Olimpos YayınlarıKitabı okudu
İNANIYOR MUSUN?
Adamın biri her zaman yaptığı gibi saç ve sakal traşı olmak için berbere gitti. Onunla ilgilenen berberle güzel bir sohbete başladılar.Değişik konular üzerinde konuştular. Birden Allah ile ilgili konu açıldı… Berber: ” Bak adamım, ben senin söylediğin gibi Allah’ın varlığına inanmıyorum.” Adam: ” Peki neden böyle diyorsun?” Berber: ” Bunu açıklamak çok kolay. Bunu görmek için dışarıya çıkmalısın. Lütfen bana söyler misin, eğer Allah var olsaydı, bu kadar çok sorunlu, sıkıntılı, hasta insan olur muydu, terkedilmiş çocuklar olur muydu? Allah olsaydı, kimseye acı çektirmez, birbirini üzmezdi.Allah olsaydı, bunların olmasına izin vereceğini sanmıyorum…” Adam bir an durdu ve düşündü, ama gereksiz bir tartışmaya girmek istemediği için cevap vermedi. Berber işini bitirdikten sonra adam dışarıya çıktı. Tam o anda caddede uzun saçlı ve sakallı bir adam gördü.Adam bu kadar dağınık göründüğüne göre belli ki traş olmayalı uzun süre geçmişti. Adam berberin dükkanına geri döndü. Adam: ” Biliyor musun ne var, bence berber diye birşey yok” Berber: ” Bu nasıl olabilir ki? Ben buradayım ve bir berberim.” Adam: ” Hayır, yok. çünkü olsaydı, caddede yürüyen uzun saçlı ve sakallı adamlar olmazdı.” Berber: ” Hımmm… Berber diye birşey var ama o insanlar bana gelmiyorsa, ben ne yapabilirim ki?” Adam: ” Kesinlikle doğru! Püf noktası da bu! Allah var, ve insanlar ona gitmiyorsa, bu gitmeyenlerin tercihi. İşte dünyada bu kadar çok acı ve keder olmasının nedeni!
Sayfa 273 - İnsan yayınlarıKitabı okudu
384 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.