İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 24 Aralık 2014'te ilk duruşması görülen dava, Adem Akyıldız ve Turgay Dalkıç'ın itiraflarıyla başladı. İki işçi, hiç mesleki eğitim alamadıklarını ifade etti. Böylece, Bozüyük Halk Eğitim Merkezi'nden eğitim alamadıklarını gösteren sertifikanın usulsüz olduğu ortaya çıktı.
Avukat Yıldız İmrek, sertifikaları temin eden Orhan Demirel için suç duyurusunda bulunulmasını istedi. Mahkeme talebi reddettiği gibi; tutukluyken bıraktığı Demirel'e yönelik adli kontrolü kaldırdı, Akyıldız'ı tahliye etti.
Sayfa 104 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
En Sevdiğiniz On Kİtap
Böyle bir soru karşısında kaldığınız zaman işiniz zor demektir. Çünkü Doğu'dan Batı'dan, klasik ve modern yüzlerce yazarın, binlerce güzel kitabı dururken bunları nasıl 10'a indireceksiniz?
Ne kadar çabalarsanız çabalayın, sevdiğiniz birçok yazara haksızlık yapmak ve onların sizi etkilemiş olan güzelim eserlerini yok saymak zorundasınız.
Ama bazen başa gelen çekiliyor ve insan böyle listeler yapmak durumunda kalıyor. Bu seçim zorunluluğu benim de başıma geldi.
Dünyanın en büyük kitapçı zincirine sahip olan Barnes and Noble, web sitesinde "Yazarla Tanışın" diye çevrilebilecek bir bölüm yayınlıyor. Burada okurun, yazarları daha iyi tanıması için hazırlanmış sorular soruluyor ve yazarlarla yapılmış söyleşilere yer veriliyor.
Geçenlerde bu fakirle de bir söyleşi yaptılar ve o meşum soruyu tak diye sordular: En sevdiğiniz on kitap!
* William Faulkner, Ağustos Işığı
* Dostoyevski, Suç ve Ceza
* Ernest Hemingway, İhtiyar Adam ve Deniz
* Binbir Gece Masalları
* Mevlana, Mesnevi
* Leo Tolstoy, Anna Karenina
* Gustave Flaubert, Madam Bovary
* Garcia Marquez, Kırmızı Pazartesi
* Yaşar Kemal, İnce Memed
* Cervantes, Don Kişot
Baktım ki klasik modern, Doğulu Batılı her çeşit yazara ve kitaba yer vermişim ama hiçbir kadın yazarın kitabını anmamışım.
Büyük eksiklik! Büyük günah!
Sonra Binbir Gece Masallarının sanal anlatıcısı Şehrazat'ı kadın yazar yerine koyup teselli buldum.
Sayfa 254Kitabı okudu
Trajik ve Patetik kavramları
"Trajik, kaçınılmaz kadere başkaldıran kahramanın bu seçimi yüzünden çektiği acıyı anlatırsa, 'patetik' daha baştan kaderin sillesini yemiş, masum ya da korumasız, öksüz ya da yetim, düşmüş ve ezilmiş olanın haksız yere çektiği, çaresizce kabullendiği acıyı anlatır. Bir bakıma talihsizlerin, güçsüzlerin, zavallıların alanıdır Pathos. Shakespear'de Hamlet trajikse, Ophelia patetiktir.Kral Lear trajikse, Cordelia patetiktir. Ya da Dostoyevski'de Suç Ve Ceza"nın Raskolnikov'u trajikse, İnsancıklar'ın kimsesiz küçük Nelli'si patetiktir. Halit Ziya'nın Aşk-ı Memnu'sunda kendi kötü sonunu hazırlayan Bihter trajikse, Nihal'e duyduğu karşılıksız aşkı içine gömerek tükenip giden biçare Beşir patetiktir."
Sayfa 59
Eğitim Üzerine
Yaşadığımız coğrafyanın en iyisiydiler ama bize okullar hiçbir şey öğretmediği gibi bir de tamamen çarpık bilgilerle donanmamıza neden olmuşlardı. Üstelik o kadar acımasızdılar ki, "Kuğu Gölü Balesi"nin müziğini dinlememiş olmak, "Suç ve Ceza'yı" okumamak, devrim sonrası ülke hakkında eksik ve yanlış bilgilere sahip olmak adeta bizim suçumuzdur. Şair adı ezberlemekten şiir okumaya, savaş tarihi ezberlemekten barışı anlamaya, flütle modası geçmiş marşları çalmaktan Bach'ı dinlemeye, özel günlerde savaşı anlatan resim yapmaya çalışmaktan Caravaggio'yu tanımaya, dil bilgisini ezberlemekten de yabancı dil konuşmaya vaktimiz kalmamıştı.
|Ezel Sadıker
Sayfa 39 - KAFA Grup Yayıncılık
Arşivler Açık, Zihinler Kapalı..!
Lisede tarih dersinde uyuyanlar
bugün gizli gizlenen gizlenmiş çok gizli(!) tarihimizi yazıyor.
Dedelerinin mezar taşını okuyamadıkları
için kahrolanlar, bugün bedava açılan Osmanlıca kurslarına gitmiyor.
Zaten giden de Atatürk'e şükrediyor.
Cumhuriyet'i kötüleyip şeriat isteyenler, bugün dünyada nerede gerçek İslam'ın yaşandığı
Önsöz
