12 Eylül 1980'de ordu bir kez daha yönetime el koydu. 12 Eylül, 12 Mart'ın başlattığı ama tamamlayamadığı şeyi, yani solun tasfiyesini ve düzenin hegemonya krizini çözmek için gerçekleştirilmişti; bu nedenle de köklü bir toplumsal mühendislik projesini hayata geçirmeyi hedefledi. Sol güçler ve sendikal hareket amansız bir şekilde bastırıldı.
1945 sonrası dönem Çağdaş Türk Düşüncesinde bir farklılaşmayı temsil etmektedir. Daha önce kemalizmin şemsiyesi altında birbiri ile rekabet eden ve onun farklı kollan gibi görünen liberalizm, sosyalizm, ulusçuluk, muhafazakarlık yukarıdaki siyasi şemsiye zayıflayınca birbirinden farklılaşmaya başlamışlardır. Aslında bu dönem bir taraftan tek
Lutfi SunarKitabı okudu
Reklam
Muhtemelen, Osmanlı sultanlan arasında en önemli reformist II. Abdülhamid’di. Aynı zamanda otoriteryanizmin etkin tırmanışı liberal ve demokratik düşün­celerin ve özellikle de anayasal ve temsilî hükümet düşüncesinin gelişmesine ne­den oldu. Otoriteryanizm nasıl ki muhakkak gerici bir surette değerlendirilemeyecekse, liberalizm de muhakkak surette ilerici olarak görülemez. Keza, liberalizm de geriye götüren tutumlarla sıkça bağlantılandınlmıştır.
Atsız, böylesine ırk-merkezci bir bakış açısına sahip olmasına rağmen Türkçü faşizmin "özgünlüğü" ve "biricikliği" üzerinde ısrarla durur ve onun hem nasyonal sosyalizmden hem de faşizmden farklı olduğunu ispatlamaya çalışır. Atsız'a göre Türkçülüğün dışarıdan gelme bir fikir olduğu ve Hitler Almanya'sından alındığı iddiası solcuların uydurmasından ibarettir. Oysaki, nasyonal sosyalizm "yalnızca Yahudilere karşı güdülen" bir ırkçılık anlamına gelirken, Türk ırkçılığı "her millete karşı ileri sürülen" bir ırkçılıktır ve nasyonal sosyalizmden daha eskidir. (2003: 36) Türkçülük, yalnızca Alman ırkçılığından farklı olmakla kalmaz Atsız'a göre; o, milli olan, dışarıdan gelmemiş tek düşünce biçimidir de aynı zamanda: "Bugün Türkiye' deki fikir akımları arasında yerli ve milli olan tek fikir Türkçülüktür. Faydalı veya zararlı olsun, ötekilerin hepsi dışarıdan gelmiştir. Komünizm, bize karşı Rusya'dan aktarılmış ve bir vatan ihaneti halini almıştır. Milletlerarası Yahudi aleti olan masonluk, balkanlar yolu ile Türkiye'ye girmiştir. Bugün itibarda olan demokrasinin vatanı İngiltere, sonra Fransa' dır. Epey taraftarı bulunan iktisadi liberalizm ve devletçilik de yabancı köklüdür. İtalya ve Almanya' da doğmuştur. Hatta bugün Türklerce benimsenip milli bir hale gelmiş bulunan Müslümanlık bile aslında Türk köklü değildir. Türk köklü olan tek fikir, tek ülkü yalnızca Türkçülüktür." (2003: 36)
"Dünyada her şey zıddı ile birlikte vardır. Bundan dolayı sevgi ile birli kte kin de bulunacaktır. Türkçülük bir bakıma göre de 'Türklük düşmanları düşmanlığı'dır. Irkımıza, devletimize, yurdumuza, mukaddesatımıza, şerefimize fenalık etmiş olan her millete, her dine, her rejime, f kre, cemiyete, ferde düşmanız. 'Kinimiz Dinimizdir."'
Rousseau görüşlerini çürüttüm, böylelikle liberalizm çürüdü, diyor.
Rousseau, kadınların felsefi ve bilimsel araştırma ve bilgi için gerekli yeteneklerden yoksun olduğunu idddia eder (Emile, s. 349); bu nedenle, kadınların eğitimi teorik konular üzerine değil, pratik konular üzerinde yoğunlaşmalıdır.
Reklam
97 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.