Olağan şahıslar Başarı'nın, Meryem gibi bakire olduğuna inanırlar ve bir tabu olarak gördüklerinden, O'na ne dokunur ne de bir başkasının dokunmasına izin verirlerdi.
Vicdan, içimizde var olan belirli isteklere karşı çıkan içsel bir algıdır. Ancak burada vurgulanan, karşı çıkmanın başka herhangi bir şey gerek duymadan kendinden emin olmasıdır. Bu bu durum vicdan azabının var olduğu bir durumda daha da belirgindir çünkü belirli isteklerimizin Aslında içsel bir suçlamaya uğradığını fark ederiz. Vicdanı olan herkes suçlamanın gerekli olduğunu hisseder ve gerçekleştirilen o eylemler için suçluluk duyar.
Reklam
"İnsanların çoğu özgürlüğü gerçekten istemezler, çünkü özgürlük sorumluluk gerektirir ve insanların çoğu da bundan korkar."
"İnsanların çoğu özgürlüğü gerçekten istemezler, çünkü özgürlük sorumluluk gerektirir ve insanların çoğu da bundan korkar."
‘’Bence her psikolojik sorun yalnızca iyileştirilmesi gerektiği için değil, başka sebeplerden dolayı da incelenmeye değerdir.’’
Tüm nevrozlarda, semptomların oluşumunda aslolan yaşantının değil, düşüncenin gerçekliğidir.
Reklam
Ölüm düşüncesi biraz geç ve istemeye istemeye kabul edilmiştir, nitekim bizim için de hâlâ içini dolduramadığımız, kavrayamadığımız bir şeydir.
Mozaik/leşmek/ten ne çıkar?
Mozaik/leşmek/ten ne çıkar? Tek sesli, tek boyutlu ulus projesinin çıkmaz sokak olduğu, bu projenin ne yeni bir ufuk ne de soluk üfleyecek birikimden mahrum olduğu, bu ülkeyi bir yere taşıyamayacağı, nefesini tıkadığını görmeyen yok. Sadece, bunu sesli olarak dillendirmeyenlerin varlığından söz edilebilir. Onların kaygısı da sınıfsal konum/statükolarını koruma endişesinden kaynaklanıyor. Bu tıkanmışlığın yüksek sesle ifade edilmesi, handiyse “devlet politikası” haline gelmesi kulağa hoş geliyor. Mesele de burada başlıyor zaten. Madem tek boyutlu bir kalıba indirgenemeyecek kadar zengin kültürel zenginliğe sahibiz o halde bunları sahiplenelim demek isteniyor. Bu zenginlik gündelik siyasetin dilinde birden ''mozaikleşme''ye, güdükleşmeye başlıyor. Hafızanın tazelenmesi, zihnin uyuşukluğunu atması, ışığın karşısında kamaşan gözlerin açılması zaman alacak gibi görünüyor. Siyasi partiler mozaik liste yarışına girdiler. Önce AKP Türkiye mozaiğini açıkladı. Kimler yoktu ki bu mozaikte. Ahmet Yesevi, Hacı Bektaş, Pir Sultan Abdal, Hacı Bayram Veli, Yunus Emre, Mevlana, Mehmet Akif… Bir zamanlar tabu sayılan Said-i Nursi''den Nazım Hikmet''e uzanan liste ile belki bir ilke imza attı.
Ailemizde tek bir tabu vardı: Atatürk’e ve İnönü’ye laf söylemeyeceksin.
Sayfa 53
"Bir kuşağın unutmak istedikleri bir sonraki kuşağa tabu olarak aktarılıyordu."
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.