Unutulmuş Kelimeler..
“Tevfik Bey başını gökyüzüne doğru kaldırdı; sonra bahçeyi, kızarmış ağaçları, uzaklarda morlaşan ağaç kütüklerini ve dalları, son çimenleri seyretti. Bir arıyı gözüyle bahçe kapısına kadar takip etti. İhtiyar vücudundan garip ve üşümeli bir hayat sıcaklığı geçiyordu. “Ses kaldı mı dersin İhsan?” Aklı geçmiş mevsimlerde, kendisine Bolahenk Tevfik adını verdikleri zamanlardaydı.” -bolahenk-
Yüz Karası
Kadiköy'de Aksarayli Hamdinin gazinosunda bir yandan demlenir,bir yandan ney çalarken,yanina bir boyaci çocuk yanasir. --Amca,boyayim mi? Neyzen yerinde kalkar,para çikarip çocuga verdikten sonra yere sirtüstü uzanir: --Gel,yüzümü boya. Yüzü boyaninca,Kadiköy'deki baska bir meyhaneye,Papazin Bagi'na gider.Papazin Bagini mekan tutmus olan Ahmet Rasim,onu görünce: --Ne bu hal Neyzen?Kusdili Tiyatrosunda "Arabin Intikami'nimi oynadin? Neyzen güler: --Merhamet insanin yüzünü bazen kara çikarir. Boyaciya acidigini söyleyip olayi anlattiktan sonra ekler: --Kainata bir de bu heybette görüneyim,dedim.Allah'a sükür ki böyle bir yüz karam oldu.Ya çikmazina boyansaydim???
Reklam
İngilizler General Milne’in emri ile 67 önemli Türk politikacısını, devlet ve bilim adamını tutuk­layıp Malta’ya sürdüler. (Gerçekte 55 kişi Malta’ya, 12 kişi Mondros’a gönderilmiştir.) Tutuklananlar arasında Dahiliye eski Nazırı Fethi Bey, Gazeteci Ahmet Emin Bey (Yalman), Bahriye eski Nazırı Ra­uf Bey, Gazeteci ve eski Milletvekili Hüseyin Cahit Bey (Yalçın), İttihat ve Terakki Partisi eski Genel Sekreteri Mithat Şükrü Bey, Üniversite Profesörü ve eski Milletvekili Ziya Gökalp Bey, İaşe eski Nazı­rı Kara Kemal Bey, Dr. Tevfik Rüştü (Aras) Bey, Ali (Çetinkaya) Bey, Şükrü Kaya Bey gibi kişiler bulu­nuyordu.
Bir başka deyişle Rıfat Börekçi Efendi, Hafız Os­man Nuri Efendi, Amasya Müftüsü Tevfik Efendi,Nazillili Ahmet Hulusi Efendi gibi hamiyetli din adamları Mustafa Kemal’in yanında yer almışlarsa bu davranışları çok normaldir. Bunlar nasıl başka türlü hareket edebilirlerdi? Onlar da Derviş Vahde­ti yolundan gelen Mehmet Atıf Efendi, Sait Molla, Şeyhülislam Dürrizade Abdullah, Şeyhülislam Mustafa Sabri, Mirliva Said Paşa, Adliye Nazırı Vasıf Efendi, Arap Hoca, Kadı Hamdi Efendi ve benzer­leri gibi Türk milleti aleyhine, düşmanla, ülkeyi iş­gal eden Yunanla işbirliği yapıp yurtseverleri arka­dan hançerleyecekler miydi?
Tevfik Fikret ,Namık Kemal , Ziya Gökalp ,Mehmet Emin Yurdakul,Kılıçzade Hakkı , Yusuf Akçura ,Abdülhak Hamit , Şehbenderzade Filibeli Ahmet Hilmi'nin kitaplarını ,yazılarını okuyordu.Meşveret , İçtihat ,Mizan gibi dergileri takip ediyordu.Jön Türklerin Avrupa'da çıkardığı Osmanlı Mecmuası 'nın eski nüshalarını bile satır satır okuyordu.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu
"Öyle tahmin ediyorum ki edebiyat bakımından da şiir anlayışı, ortaya koydukları eserler bakımından da birbirine benzememek hatta birbirinin zıddı olmakla beraber, bugüne kalan şiirler Yahya Kemal ile Ahmet Haşim'indir. Ne Cenap Şahabettin'in şiirlerini hatırlarsınız ne Tevfik Fikret'in. Bir devir açmamış olsalar bile, Yahya Kemal'le Ahmet Haşim, bir devrin öbür devre köprüsünü teşkil etmişlerdir. Yahya Kemal yazdığı şiirlerden çok, gençlerle olan konuşmalarıyla edebiyatımıza büyük hizmet etmiştir. Ne yazık ki bunları yazmamıştır, havalarda söylenip gitmiştir fakat onların yanında bulunma fırsatını elde edebilmiş gençlere bu konuşmalarıyla çok büyük ufuklar açmıştır. Mesela Ahmet Hamdi Tanpınar, Yahya Kemal'in yetiştirdiği bir insandır."
Sayfa 10 - Ozan Sağdıç, Yakup Kadri Karaosmanoğlu Röportajı, 1964Kitabı okudu
Reklam
720 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.