"Dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz'a sordum:
"Derin devlet asker midir?"
Yılmaz: "Bu soruya evet ve hayır diye cevaplamak mümkün değil... Bir şey kesin... Genelkurmay'ın politikaları ve hassasiyetleri komutanın ismine göre değişiyor. TSK'da kurumsal bir duruş söz konusu değil. Ancak asker kurucu olduğu için kendini devletin sahibi sanıyor ve sorumlu görerek durumdan vazife çıkarıyor..."
Sayfa 26
"Medyada yüzlerce tanık var, Tuncay 1998'de Mesut Yılmaz'ın Başbakanlığı ile manevi olarak güçlenince kendini yanma alan ve iş veren Uğur Dündar'a numara çekerek ayağını kaydırdı ve onun koltuğuna, yani Kanal D Haber'in başına oturdu.
Uzun yıllar Tuncay'a selam vermeyen Uğur Dündar, Özkan FETÖ'den hapse girince affetti ve geçmişin üstüne sünger çekti."
Sayfa 57
Burada Türkiye’nin fazla bir rolü yoktur. Mesut Yılmaz, “Öcalanın getirilişinde bizimkilerin haberi yoktur” dedi. Dışişleri çevreleri de “getirilişi aleyhimizedir” dedi. Kenan Evren de “ bu adam başımıza bela olur” tarzında açıklama yaptı. Genel olarak “bizim fazla rolümüz yoktur, zaten paketlendi” deniliyor. (A.Öcalan)
Sayfa 5Kitabı okudu
Bütün Alıntılar
Son ŞiiRiM
Elim birine değsin
lsıtayım üşüdüysa
Boşa gitmesin son sıcaklığım!
Ataköy, 1991_
KiTAPLARDAN ÖNCESi
(1927- 1940)
Erol Yılmaz Akçal, eski Adalet Partisi milletvekili, birinci ve ikinci Erim Hükümeti ile Ferit Melen Hükümeti'nin Turizm ve Tanıtma Bakanı.
Mesut Yılmaz'ın amcasının oğlu.
Sayfa 174 - 1. baskı - Ekim 2002
