Netice olarak diyebiliriz ki kendinizi ve düşmanınızı biliyorsanız yüzlerce savaşın sonucundan korkmanız gerekmez. Kendinizi biliyor fakat düşmanı bilmiyorsanız, kazanılan her zafer için yenilgiyi de göze alacaksınız. Ne düşmanı ne kendinizi bilmiyorsanız, her savaşta yenilgiye uğrarsınız.
Ey bir emre hazırlanan simsiyah gecede  Karanlığı emip emip de gebe kalan  Ey her depremden sonra biraz daha doğrulan  Herkesin veba girmiş bir şehrin hem halkı Hem seyircisi olduğu bir günde  Ey düştüğü yerden kalkmaya hazırlanan ülke.  Her damlası bir zafer müjdecisi  Bir posta eri gibi  Yağmur yüzümüze değince çıkacağız yola.  Çıkacağız yola hesap günü gelince,  Yağmur yüzümüze değince,  Güneş bir mızrak boyu yükselince. 
Reklam
alın şimdi bu vahşeti gülle donatın zafer takları istiyorum ve şenlik ateşi bilgeler getirin boğazlarını kesin hayvanlayın böğüren böğürtlenler sergileyin bana yarın iş hanlarını damarlarını açın kamu alanlarını paralayın pişirin bana yoncaları biçin toprağa varın oturun kurtuluşunuz nefrette ve toprakta
Tarih 20. yüzyıl başlarını gösterirken, Lenin ''bu ilk zafer nihai zafer değil henüz... Biz başlangıcı yaptık...
İLK YILLAR NE GÜZELDİ! Yağmur çiselemeye başlamıştı. “Hadi koş,” dedi Zehra, Ayşe’ye. “Koş, yoksa sırılsıklam olacağız.” Gülüşerek kol kola çalıştıkları bankanın kapısından içeri girdi iki genç kız. Öğle yemek saati arasının bitmesine bir dakika kala Zehra, bankonun arkasındaki masasına oturmuştu. Uç ay olmuştu Zehra bankada çalışmaya
"Bir mermi de benden aslanım, Bir mermi de benden. Bir mermi de benden zafer topları Mukaddes namlular! Daha gelmesin mi bahar, Daha gülmesin mi ağlayanlar?"
Reklam
Zafer zafer değildir, yenilen düşman yenilgiyi kabul etmedikçe.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.