Elveda Güzel Vatanım, ilk başladığımda okurken sıkıldığım ve daraldığım bir kitap olmasına rağmen ilerleyen bölümlerde elimden bırakamadan okuduğum bir kitap oldu. Şehsuvar Sami isimli bir İttihat ve Terakki fedaisinin geçmişte kalan aşkına yazdığı mektupları okuyoruz. Bu mektuplarda kahramanın İttihat ve Terakki için yaptıkları, Abdülhamit'in tahttan indirilmesi, Balkan Savaşı, Trablusgarp, I. Dünya Savaşı ve daha nice tarihi olaylarımız anlatılıyor. Mektuplarda öncelikle Şehsuvar Sami'nin yazdığı gün yaşadıkları sonra geçmişte yaşananlar yazılmış. İşte başlarda bu yüzden sıkıldım çünkü yazdığı günlerde ve geçmişte merak uyandıracak, heyecan verecek olaylar yoktu. İlerledikçe bu durum tersine döndü ve bir sürü farklı, ilgimi çeken tarihi meseleleri okumaya başladım. Bu açıdan çok keyif aldığımı söyleyebilirim. Okurların Ahmet Ümit'in tarihi gerçekleri yanlı yazdığı şeklinde yorumlarını gördüm. Kitap, neticede bir tarihi kurgudur. İçerisinde yer alan her şeyin gerçek olduğunu ya da bire bir tarihi olayların anlatıldığını düşünmek yanlış olacaktır. Kurguda yaratılan karakterlerin düşünce dünyası olayları anlatmak için çerçeve kabul edilmiştir. Bu sebepten kitapta yer alan Mustafa Kemal Atatürk korumacılığı ve düşmanlığı, Ermeni Meselesi ve II. Abdülhamit gibi "tartışmalı" konuların işlenme şekilleri beni rahatsız etmedi. Aksine, bu şekilde düşünen karakterlerin olması zenginlik kattığı için mutlu olduğumu söyleyebilirim. Gayet bilgilendirici ve araştırmaya teşvik eden bir kitap okuduğum için minnettarım.