Simyacıdan sonra yazarın okuduğum ikinci kitabı ve okurken Teomanın-çoban yıldızı şarkısını hatırladım. Bunun kitapla bağlantısı ne ki ? diye düşününebilirsiniz o nedenle şarkının sözleri ile devam etmek istiyorum.
.
Yüzme bilmeden daha
Deniz görmeden
Hiç güneşte yanmadan
Şimdi ölmek istemem
Bir kalbi sarmadan
Aşkı tatmadan daha
Onla sarhoş olmadan
Hiç sevişmeden daha
Şimdi ölmek istemem
Daha hiç gülmeden
...
İşte hem ana karakter olan Veronika'nın hem de diğer hastaların -deli olduklarının- iddia edilmesi dışında, ortak noktaları bu sözlerde yatıyor.
Önce ölümü mutlu son sanıp sonra asıl meselenin yaşamak olduğunu anlamaları...
Ve sıradan, tek düze görünen hayatlarının aslında her bir güne yükledikleri anlamdan kaynaklandığını...
.
Bizler de bu kitaptaki karakterler gibiyiz.
Sınanmadan, tecrübe etmeden, belki de çoğu zaman acı çekmeden bazı şeylerin kıymetini anlayamıyoruz, bu nedenle de başta kendimize ve sonra hayata geç kalıyoruz.
Demem o ki;
Zaten kaçınılmaz olan "ölüm" gerçeğini erkene çekmek için bu kadar acele etmeyelim ve nefes alabilmenin keyfini sürelim.
.