Çünkü yüz yıllık yalnızlığa mahkum edilen soyların, yeryüzünde ikinci bir deney fırsatları olamazdı.
Uzun süren okumamın sonuna geldim ve duvarla bir süre bakıştım. Merquez bu kitabıyla beni çok etkiledi. Uzun süren yazımı, kurgusu verdiği emeğin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor.
Yüz Yıllık Yalnızlık Buendia ailesinin hikayesi. Kitabın girişinde bizi bir soy ağacı karşılıyor. Bu tablo okumanın biraz zor olacağını gösteriyor bize. İsimleri aynı olan çok fazla karakter var. Ben de okurken dönüp sürekli soy ağacına baktım. Okurken beni tek zorlayan bu isim karmaşı oldu.
Buendia ailesinin efsanevi hikayesiyle başlıyor. Akraba olan bir çiftin kuyruklu bir çocuğu olmasıyla. Bu olayın tekrarlanmaması için çaba gösteriyorlar. Hikayenin sonuna kadar bu ihtimal hep hatırlatılıyor.
Mocando'da yaşayan Buendia ailesi burda tarih öncesinden kalan bir hayat yaşıyorlar. Kasabaya gelen çingeneler dışında dış dünyayla ilgisi olmayan bir bölgede sıradan hayatları var. Melquiades'in gelişiyle simya bilimi ve kehanetler dahil oluyor. Zamanla büyüyen çocuklar yeni hikayeler yaşıyor. Devrim, savaş, ticaret, din, eğitim... Uzun süren yaşamlarıyla Buendiaların maceraları farklı yollarda şekilleniyor. Ailenin benim açımdan eksik olan yanı sevgi. Karakterler arasında sevgi yok denecek kadar az. Herkes yalnız bir hayata aynı evin içinde hapsolmuş.
Dili, anlatımı, akışı gayet güzel. Başta dediğim gibi isim karmaşası yoruyor sadece. Kitabı beğendim. Marquez ve efsaneleri mükemmel.