Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yüzleşme
Onunla karşılaşmayı istememin sebebi belkı de yüzleşme sonrası içimde bitmesi düşüncesiydi. Peki onu bende diri tutan şey ona karşı duyduğum derin öfke ve hayal kırıklığı mıydı? Onca şey yaşamama rağmen neden bunu istiyordum peki? Acıdan başka bir şey hissetmediğimi düşündüğüm adama karşı... Sadece acı mı hissediyordum yoksa kendimin farkında değil miydim? Bu konu hakkında konuşmak istemediğim için kendimle yüzleşmemiş olabilir miydim? Ay ışıgı 💫
280 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Güzelliğin, şöhretin, mevkiin ve getirisi mutlak övgü olan bilumum maddi üstünlüklerin dünyasına bir kor düştü ve alev alev yandı gözlerimin önünde. Kimimize daha masum, kimimize daha günahkâr, ama hepimize bir gerçeği hissettirecek satırlar. Bir sırrın açığa çıkar da çıplak hissedersin ya, öyle. Ruhun sırrına ermekten aciz, ama nûruna ve kirine bir o kadar hâkim. Dorian, ruhunun nûruna ulaşmakta başarısız ama son derece özgüvenli 'iyi'lerin arasında, haddi aşan bir cesaretle onların tam tersi istikamete yürüyor. Dışında müthiş güzelliği ve içinde olanca çirkinliği ile karda yürüyor, izini belli etmiyor. Ne acı ve ne tanıdık her birimize.. Dramatik ve karanlık bir canlılığı olan bu kitap, çıkış döneminde, topluma karşı ahlaksızlığı yüceltme suçundan yargılanmış. Bu durum, kitabın büyük bir bölümünde bütün çirkinliklerden rahatsız edici bir alayla bahsedilmesine karşın, kısmen kabul edilebilir. Yine de okuyucu olarak başrole bürünmek, kitabın sonuyla mukabil, ancak uyanılmak istenen bir kabus olur. Kitap satır satır dolu, neredeyse hiçbir diyalog boş geçilmemiş, her birinin duraksatacağı biri rahatça bulunur. Manipülasyon edilmeye müsait olmayanlara bile acaba dedirtecek kadar kuvvetli serzenişleri de bi' hayli. Neyseki bütün bunların sonunda, kazananan ve kaybeden dengesinde absürd bir değişiklik olmuyor da, o kadar da batmadı daha bu dünya, diyip nefes alabiliyorsunuz. Günahlar hâlâ kınanıyor, içimizdeki çirkinlikler hâlâ utanılası. Bir roman karakteri bile gizlemeye mahkum. Yani hâlâ bir umut var...
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Can Yayınları · 201873,6bin okunma
Reklam
Psikolojik Büyüme ve Olgunluk
Psikolojik büyüme ve olgunluk, hayatımızın belirli bir noktasında zihnin karanlık köşelerine inmemizi, doğamızın gölgeli tarafıyla yüzleşmemizi ve ardından onunla hesaplaşmanın uzun ve acı verici sürecine girişmemizi gerektirir. Yani Jung’un bireyleşme olarak adlandırdığı süreç. Şöyle der Jung: “Psikanalizin amacı, psişede kendiliğinden gelişen ve içine bakan kişiye, onun emri dışında(imgeler veya duygular biçiminde) görünen gölgeli sunuluşları gözlemlemektir. Böylece bastırdığımızı ya da unuttuğumuzu bir kez daha buluruz. Acı verici olsa da bu başlı başına bir kazançtır; çünkü aşağı ve hatta değersiz olan, gölgem olan bana aittir ve bana töz ve cisim verir. Bir gölgem olmazsa nasıl cisimli olabilirim? Eğer bir bütün olacaksam karanlık bir tarafım olmalı; ve kendi gölgemin bilincine vardıkça, herkes gibi bir insan olduğumu da hatırlarım.”
"İçinde en ufak bir merak duygusu yoktu. Aslına bakılırsa heyecan ve duygu denen şey çoktandır terk etmişti onu. Acı da hissetmiyordu artık."
"Biz hep kaçmayı tercih eden çocuklar olmuştuk.Sessizdik,suratsız ve dengesiz çocuklardık.Sen acı çekiyordun,bize de çektiriyordun."
Sayfa 25
Ayrılıklar, hüzünler, acı anılar o kadar da yabancı değildi bize. Geçip giden yıllar, saçlara düşen aklar, anlatılamayan duygular... Ağıt bile çalınıyordu bazen. Ama çok seyrekti böyle hüzünlü parçalar. O akşam çalınan müzik teki çığlık ifadesini, yürek paralayan dehşet anlatımını ise ilk kez duyuyorduk.
Sayfa 105 - Doğan Kitap, 201. BaskıKitabı okudu
Reklam
Acı çok zalim bir şeydi!.. Neden bütün ağırlığıyla bir seferden gelip aynı hızla geçmiyordu?..
Sayfa 120
“Ona hem bu kadar uzak hem bu kadar yakın olmak katlanılmaz bir acı veriyor.”
Kimi zaman olumsuz duygular, tatsız olmalarına rağmen sapkın bir bağımlılık yaratır. Kimi zaman tatsızlığın da bir rahatlığı olur. Sigara tiryakisi olduğum dönemi hatırlıyorum. Sabah sigaramı içtikten sonra dilimin arkasında kalan o küllü acı tat iğrençti, midemi bulandırırdı. Ama tanıdıktı. O tat olmadan sabah, sabah gibi gelmiyordu. Keza kendinizi yalnız ve soyutlanmış hissetmenize neden olan insanlarla vakit geçirmeniz tatsız ama tanıdık olabilir. O ilk sigaranın acılığı gibi. Sizi siz yapan şeylerden biridir ve değiştirmesi zordur.
Sayfa 268Kitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.