Hz. Muhammed (s.a.v.)
Allah'ım bizleri imanı sevdir ve onu kalplerimizin ziyneti kıl.
Eğer insan namazın şuurunda olsa hiçbir şeyle oyalanmayıp devamlı namaz kılar, Rabbinin huzurunda olmaya doyamazdı ama ne yazık ki bizler gafiliz. Peygamber Efendimiz ise kıldığı namazın şuurunda olduğu için uzun uzun namaz kılıyor, namazı kılarken huşu ile kılıyordu. O, namaz kılarken sanki dünyaya veda eder, âhiret âlemine dalardı..
İbn Mâce, “Zühd” 15; Müsned, V, 412.Kitabı okudu
Reklam
Peygamber Efendimiz şöyle dua ederdi: “Allah’ım! Nefsime takvasını ver ve onu tezkiye et! Sen onu en iyi tezkiye edensin. Sen onun velisi ve Mevlâ’ sısın.”
Müslim, Zikir, 73Kitabı okudu
Ebû Bekr-i Sıddîk Efendimiz'e; "Senin arkadaşın Miraca çıktığını söylüyor!Bak neler söylüyor! Göklere çıkmış,yedi kat gökĺeri seyran eylemiş." diyorlar. "O (Hz.Muhammed s.a.v) mu söyledi?" "O söyledi." "O söylediyse doğrudur!"diyor.
"Muhabbet bağına girdim bu gece Açılmış gülleri derdim bu gece Vuslatın çağına erdim bu gece Muhabbet doyulmaz bir pınarmış Ararım, ararım, ararım seni her yerde Sorarım ıssız gecelerde sevgilim nerde?" "Bu bir şarkı değil aslında bir 'naat'tır ve naat, Hz. Muhammed (s.a.v.)'i konu alan, onu öven ve ondan şefaat dilemek amacıyla yazı lan kasidedir." Bu sözlerin yazarı rahmetli Sadettin Kaynak'ın bir virdi (günlük belli bir disiplin içinde yapılan dersler) vardı. Her gece kalkar, bir cüz Kur'an-ı Ke rim okur, sabah namazını kılar ve yatardı. Bir gece yine kalkar ama bu sefer kan ter içindedir. Çünkü Efendimiz (s.a.v)'i rüyasında görmüştür. Hemen kâğıdı kalemi eline alır ve yazmaya başlar. Ne ilginç değil mi? Daha birkaç saniye önce oyun havası tadında okuduğun ve şarkı olarak bildiğin sözlerin Efendimiz (s.a.v.)'e yazılmış bir şiir olduğunu bilerek okuduğunda manası, derinliği nasıl da değişiverdi. Sana daha acısını söyleyeyim kardeşim. Bu naat şarkıya çevrilmekle kalmadı, ülkemizde çok tüketilen bir içki markasının reklam filmi olarak klibi dahi çekildi. Bize işte bunu yaptılar kardeşim! Bizi biz yapan, bizi insan kilan, değerli kılan her şeyimizi sıradanlaştırıp basitleştirdiler ve ne gariptir ki biz bütün bunlar olurken birçok şeyi unuttuk! Ve maalesef bunların başında gelenlerden biri de "muhabbet" oldu.
Sayfa 12 - vadi yayıneviKitabı okudu
# Gökyüzü Yolcusu
Bir gün Peygamber Efendimiz (selamların en güzeli üzerine olsun) arkadaşlarıyla otururken Ebu Leheb meclise giriyor ve Efendimiz'e "Ya Muhammed (S.A.V), birçok yerleri gezdim, senden daha çirkinine rastlayamadım" diyor. "Doğru söylüyorsun ya Ebu Leheb." "Herhalde dünyanın en çirkini sensin." "Haklısın ya Ebu Leheb" diyor Efendimiz. Biraz sonra Hz. Ali (R.A) (selamların en güzeli üzerine olsun) içeri giriyor ve tevafuk bu ya o da: "Ya Muhammed (S.A.V), bu dünyada senden güzelini göremedim." "Doğrusun ya Ali." "Sana baktıkça içime huzur doluyor." "Doğrusun ya Ali" diyerek Efendimiz onu da tasdik edince meclisteki sahabe: "Ya Resulullah, biraz önce Ebu Leheb geldi 'Ne kadar çirkinsin' dedi, 'Doğru söylüyorsun' dediniz; şimdi Ali geldi 'Ne kadar güzelsiniz' dedi, ona da 'Doğrusun' dediniz. Hikmeti nedir?" diye sorunca, Efendimiz de şöyle dedi: "İnsan insanın aynasıdır. Kişi kendisi nasılsa, karşısındaki insanı da öyle görür."
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.