'Asra yemin olsun ki insan hüsrandadır. Ancak iman edip salih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna...' (Asr Suresi)
Ey sevgili İstanbul, güzel Vatanım; alil talihsiz toprağım; seni kayıp etmek korkusunun ruhuma yaptığı derin zehirnak acıyı bilmem bununla kaçıncı defadır duyuyorum. Ve bu pek feci ıstırap içinde son ve ilahi bir ümitle Allah’a yalvarıyorum ki, bu elemler artık senin için duyduğum acıların en sonuncusu, fakat sana ebedi malikiyetimizin ilk
"Ancak iman edip iyi ameller işleyenler, Allah'ı çok çok ananlar ve haksızlığa uğratıldıklarında kendilerini savunanlar müstesna; haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akibete) döndürüleceklerini yakında bilecekler!"
"Asra (zamana) yemin ederim ki insan gerçekten ziyan içindedir. Bundan ancak iman edip salih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır."buyurmaktadır.
Zamana yemin ile başlayan bu sürede; iman, amel-i salih, hakkı ve sabrı tavsiye ile ihya edilmeyen zamanların israf edildiği ve bir hüsran vesilesi olduğu bildirilmektedir. Zamanı hakkıyla değerlendirebilenlerden istisna kaydıyla bahsedilmesi de, insanların bu hususta ekseriyetle aldandıklarına işaret eden acı bir hakikattir.
"Erkek olmak ve kadın olmak cinsiyetten ibaret değil ki, bu bahisteki sırri iyi bellemek gerekir. Nefis müennestir (di- Müennes nefsi islah edemeyen kişi ister erkek olsun ister kadin olsun (dişi) nefsin e elindedir. Kadınların bir akılla dokuz nefsi güttüğü ama erkeklerin dokuz akılla bir nefsin hakkından gelemediği malumdur. Asıl şaşılacak
Yüce Allah, iman edip güzel ameller işleyen ve Allah’ı çokça anan şairleri istisna ettiğine ve Allah’ın Resûlü de şâir sahâbîleri İslâm’ın tebliğinde ve savunmasında görevlendirdiğine göre, Kur’ân’la ve Sünnet’le yerilen ve kınanan şâirler, hiç şüphesiz materyalizmi savunan ve cinsel ahlâksızlıkları güzelleştirmeye çalışan şairlerdir. Nitekim İslâm bilginleri cinsel duyguları tahrik edici nitelikteki şiirleri ve bu şiirlerin güftelerini oluşturduğu besteleri haram görmekte ittifaklıdırlar.
insanlardan bazılarının ruhları güzel, yüksek meşreplidir. Alçak kimselerle ünsiyyet etmez. Yüksek vatanına gitmesine aracılık yapacak sadık bir arkadaş arar. Bazılarının ruhları da habistir, alçak meşreplidir. Ancak kendi meşrebinde olanlarla ünsiyyet eder. Tabiat aleminde vatan tutar. Alem-i A'la (yüksek alem)'ya çıkan sefer ehlini ve seyyahları sevmez. Hiç davet kabul etmez. Yüce Allah buyurmuştur : «Biz insanı en güzel bir surette yarattık, Sonra onu aşağıların aşağısına attık. Ancak iman edip salih ameller işliyenler müstesna.
🌷Üç ayların ilki ve ikincisi olan Recep ve Şaban ayı, kutlu bir zaman dilimidir ve mü'minlerin hayatında müstesna bir yer teşkil eder. Her mü'min, bu zaman diliminin geleceği ânı heyecanla bekler/ beklemelidir. Böyle bir bekleyiş bize Efendimiz'den miras kalmıştır. O (sallallâhu aleyhi ve sellem), üç ayların geleceği günleri gözler
İskender Palanın kalemine bayılıyorum. Divan edebiyatı geleneğini eserlerine harika bir şekilde ilmek ilmek işleyebilen harika yazar ve akedemisyen. Kitabı okurken Divan şiirinin inci gibi beyitleriyle süslü kadim bir yolculuğa çıktım.
Yaklaşık altı asır süren Divan şiiri maceramızı besleyen yüksek Osmanlı kültürünün satır aralarını bulacağınız bu kitapta elli adet yazı yer alır. Okuyacağınız her yazı şimdi tarih olmuş Osmanlı medeniyet tecrübelerinden ilginç sahnelerle yoğrulmuştur. Şiirimizin has bahçesinden ıtırlar toplamak, eski kültürümüzün hiç solmayan renklerini seyretmek ve kadim zamanların güzelliklerini tanımak isteyenler için bir zek-i tahattur...Öz kültürümüzü bize hatırlatan güzelliklerin manzumesi eser.
Keyifli okumalar diliyorum.