Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ebedî Gezgin
bir gün denecek ki, şiir, gökçe bir gezgindi, yeryüzüne indi, insanların arasında gönülden gönüle, dudaktan dudağa gezdi dolaştı, söyleyeceğini söyledi, dinleyeceğini dinledi ve geldiği yere göğün yedinci katına geri döndü.
Sayfa 391Kitabı okudu
252 syf.
·
Puan vermedi
XIII.-XIV. yüzyıl Moğol tarihi hakkında bilgi veren Arapça (İbn el-Esir, Rükneddin Baybars, el-Mufaddal, Nüveyrî vb.), Farsça (Reşidüddin Fazlullah, Ata Melik Cüveynî, Vassaf vb.), Çince (Yüan-shih, Chao-hung vb.), Latince (Plano Carpini, Wilhelm von Rubruck, Marco Polo, Pegolotti vb.) ve diğer kaynaklar arasında belki de en önemlisi Moğolların kendi tarihlerini kendilerinin anlattığı Mongyol-un niyuca tobciyan (Moğolların Gizli Tarihçesi) olarak bilinen eserdir. Sözkonusu eser, Moğol tarihinin en eski kaynağı olup, Büyük Kurultay'ın 1240 yılının yedinci ayında Kerülen Nehri kıyısında toplandığı sırada yazılıp tamamlanmıştır. Bu kaynak eserin Moğolca aslı elimize ulaşmamış olmakla birlikte, Uygur harfli orijinalinin Çince karakterlerle Moğolca yazılmış olan nüshası sayesinde bilim dünyası bu eserden haberdar olmuştur. Edebi bir üslupla ve Uygur harfleriyle, sadece dönemin Moğol Hanedanlığı için yazılan eserin, Hanedan dışında kimse tarafından okunamaması sağlanmıştır. Kitap, çağımızdaki modern devletlerin sürekliliği için hazırlanan, bir nevi kılavuz niteliğinde olan ve bizde adına "Kırmızı Kitap" denilen gizli bir yasa kitabıdır. Moğolların Gizli Tarihçesi ilk kez Moğol araştırmacı Tsen Gun (Dük Tsend) tarafından 1915-1917 yılları arasında "Modern Moğolca"ya aktarılmış ve Türkçe de dahil 30'dan fazla dile çevrilmiştir.
Moğolların Gizli Tarihçesi
Moğolların Gizli TarihçesiMehmet Levent Kaya · Kabalcı Yayınevi · 201166 okunma
Reklam
Annem doğum günüme özel yıldız, hilal, kalp şekillerinde bir sürü kurabiye yapmıştı. Her kurabiyenin üzerine de kocaman gülücükler kondurmuştu. Bu o gün mutlu olmam gerektiğini gösteren bir uyarıydı sanki.Akşam olduğunda yeni yaşıma dünyadaki yedinci yılıma girişim kutlanacaktı ve ben mumları üflerken bu yıl geçen yıl gibi felaket olmamasını ve babamın akıllı bir insan olup annemle bir daha büyük kavgalar etmemesini dileyecektim. Tek isteğim Allah’tan mutlu bir aileydi.
Bir mitin önemi, onun hakikat iddiasında değil, dünyaya dair belirli bir bakış açısı sunabilmesinde yatar. Bir mitin işlevi şeylerin nasıl değil neden böyle olduklarını açıklamaktır. Kadim İbranilerin zamanı yedi güne bölerek yedinci günü dinlenmeye ayırmasının nedeni, Tanrının dünyayı bu kadar sürede yaratması değildi. Tanrının dünyayı yaratmasının altı gün sürmesinin ve en son gün dinlenmesinin nedeni, daha çok, insanların zamanı zaten böyle organize etmiş olmalarıydı.
"Yaptıkları ve yapmadıkları için af diledi Ve nihayet var olduğu için af diledi."
İletişim YayınlarıKitabı okudu
"Kitleler baruttan sonra keşfedilen en ölümcül silâhtı."
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Beni sevdiğinizi anlatınız, çocuk gibi inanırım."
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Şimdi şöyle... Gülen amcıklar var, konuşan amcıklar var; çılgın, okarina biçimli isterik amcıklar var; sertlik derecesini ölçen etli, sismografik amcıklar var; balinanın çenesi gibi açılıp avını canlı canlı yutan yamyam amcıklar var; istiridye gibi kapanan sert kabuklu, belki içinde birkaç inci bulunan amcıklar var; penis her yaklaştığında dans eden ve esrimeyle ıslanan coşkulu amcıklar var; dikenlerini çıkarıp Noel zamanında küçük bayraklar sallayan kirpi amcıklar var; Mors alfabesi ile konuşan, zihni nokta ve çizgilerle dolduran telgrafik amcıklar var; ideolojiyle dolup taşan, menopozu bile inkar eden politik amcıklar var; köklerinden çekilmedikçe tepki vermeyen bitkisel amcıklar var; Yedinci Gün Adventist cemaati gibi kokan ve bonenle, solucan, istiridye kabuğu, koyun boku ve arada bir kuru ekmek kırıntılarıyla dolu dindar amcıklar var; samur kürküyle kaplı, uzun kış aylarında uykuya yatan memeli amcıklar var; münzeviler ve saralılar için biçilmiş kaftan olan, içleri yat gibi döşenmiş seyir halinde amcıklar var; en ufak bir ışık sızdırmadan içine kayan yıldızlar bırakabileceğin buzul amcıklar var; hiçbir kategoriye ya da tanıma girmeyen muhtelif amcıklar var, ki bunlara ömründe bir kez rastlarsın ve sende iz bırakırlar; ne adları ne öncülleri olan sırf hazdan oluşmuş amcıklar var ve bunlar en iyileridir, fakat nereye gittiler şimdi?
İnsanda yaratık ve yaratıcı birleşmiştir :insanda malzeme ,parça ,fazlalık ,çamur , dışkı,anlamsızlık ,kaos vardır ;ama insanda yaratıcı, heykeltıraş,çekiç -sertliği,izleyici-tanrısallık ve yedinci gün de vardır :-bu zıtlığı anlıyor musunuz?Ve sizin merhametinizin "insandaki yaratık "için , biçimlendirilmesi,kırılması , dövülmesi,yırtılması , dağlanması,akkor haline getirilmesi ve arıtılması gereken şey için ,-zorunlu olarak acı çekmesi gereken ve acı çekmek zorunda olan şey için geçerli olduğunu anlıyor musunuz?
Sayfa 154Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.