Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
7.cilt
1649. İbni Mes'ûd radıyallâhu anh'den  nakledildiğine göre kendisi, "Döğme yapan, yaptıran, yüzünün tüylerini yolan, güzel görünsün diye dişlerini seyrekleştiren, Allah'ın yarattığını bozan kadınlara Allah lânet etsin" demişti. Bir kadının İbni Mes'ûd'u aşırı gitmekle suçlaması üzerine bu defa; "Peygamberin
ANAYA-BABAYA İYİLİK
Buhârî ve Müslim'de kaydedildiğine göre, bir defasında, Ibni Mes'ud ile Resúl aleyhisselâm arasında şöyle bir konuşma geçti: Ibni Mes'ud: — Ey Allahın Resûlü, Allahın indinde hangi amel daha sevimlidir? Resûlullah: — Vaktinde kılınan NAMAZ! İbni Mes'ud: Sonra hangisi? Resûlullah: — Anaya-babaya iyilik! İbni Mes'ud: — Sonra hangisi? Resûlullah: — Allah yolunda CİHAD!
Reklam
إِنَّ أَبْغَضَ الرِّ جَالِ إِلَي ا للّٰهِ اْ لاَ لَدُّ الْخَصِمُ "Allah nezdinde erkeklerin en sevimsizi husumette ısrar edendir". ( Buhari, ahkâm 2277)
Sayfa 55 - Çelik
327. Hz. Ali'nin (radıyallahu anh) şöyle dediği rivayet edilmiştir; "Tohumu (kötü sözü) acele yayan kimseler gibi olmayın. Zira arkanızdan şiddetli, acı belalar ve uzun süren büyük fitneler meydana gelecektir."
"Birbirinize kin tutmayınız, birbirinizi kıskanmayınız, birbirinize sırt çevirip alakanızı kesmeyiniz. Ey Allah'ın kulları kardeş olunuz. Bir müslümanın müslüman kardeşine üç günden fazla dargın durup selam vermemesi helal değildir." (Buhari, Edeb, 57; Müslim, Birr, 23)
Sayfa 618
Bir kadını güzelliği için, yahut serveti için alırsa, ikisinden de mahrum kalır. Dinini korumak için alırsa, güzellik ve servet maksadı da hasıl olur." (Muslim - Buhari)
Reklam
Hz. Âişe (ra) anlatıyor: Çölde yaşayan Araplardan bazıları Resûlullah’ın yanına geldiler; (Müslümanların, çocuklarını öpüp sevdiklerini görünce): –Siz çocuklarınızı öpüyor musunuz, dediler. Peygamber : –Evet, cevabını verince, onlar: –Ama biz, vallahi çocuklarımızı öpmeyiz, dediler. Bunun üzerine Resûlullah : –Allah, sizin kalbinizden merhameti söktüyse ben ne yapabilirim, buyurdu. (Müslim, Fedâil, 164; Buhârî, Edeb, 18)
Ebû Hüreyre’den (ra) rivayet edildiğine göre Peygamber şöyle buyurmuştur: Bir kimse eğer kardeşinin haysiyetine yahut malına haksızlık etmiş ise altın ve gümüşün bulunmayacağı kıyamet gününden evvel onunla bugün helâlleşsin. Aksi takdirde yaptığı zulüm nispetinde onun varsa iyi amellerinden alınıp hak sahibine verilecektir. İyiliği yoksa hak sahibinin günahından alınıp haksızlık edene yüklenecektir. (Buhârî, Mezâlim, 10)
Allah Teâlâ kullarına farklı özellikler ve güzellikler vermiştir. Bazılarının huyları ve bir kısım özellikleri birbirine benzer. Yaratılışları birbirine benzeyenler, mâhiyetini bilemediğimiz ruhlar âleminde iken birbiriyle tanışıp kaynaşmışlardır. Dünyaya gelince de bu tanışıklık sebebiyle birbirlerini bulur ve yine kaynaşırlar. Ruhlar âleminde iken birbiriyle tanışmayan veya kaynaşmayanlar,dünyada da birbirlerine yakınlık duymazlar. 1. Huyları, özellikleri birbirine yakın olan kimseler kolayca anlaşırlar. 2. Birbiriyle anlaşamayan insanlar, farklı yaratılış özelliklerine sahip oldukları için geçinemezler. 3. Güzel huylu insanlarla arkadaş olanlar, zamanla onların güzelliklerini kazanırlar.
“Ruhlar, askerî birlikler gibidir. (Ruhlar âleminde) birbirleriyle tanışanlar, dünyada da birbirleriyle kaynaşırlar, tanışmayanlar ise birbiriyle anlaşamazlar.”
Reklam
7.cilt
1617. Ömer İbni'l-Hattâb radıyallâhu anh şöyle dedi: Ben iyi cins bir atımı Allah rızâsı için bir mücâhide vermiştim. O zât ata iyi bakamadı, onu zayıflattı. Bunun üzerine ben hayvanı para ile satın almak istedim. Ucuza vereceğini de tahmin ediyordum. Durumu Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem'e arzettim. O şöyle buyurdu: - "Bir dirheme bile verse, sakın onu satın alma, verdiğin sadakadan aslâ dönme! Zira bağışından dönen, kustuğunu yalayan gibidir." Buhârî, Hibe 30, 37; Müslim, Hibât 1, 2, 3, 4. (Ayrıca bk. Önceki hadisin diğer kaynakları.)
7.cilt
1596. Ebû Eyyûb radıyallâhu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Bir müslümanın, din kardeşini üç gün üç geceden fazla terkedip küs durması helâl değildir: İki müslüman karşılaşırlar  biri bir tarafa öteki öbür tarafa döner. Halbuki o ikisinin en iyisi önce selâm verendir." Buhârî, Edeb 62, İsti'zân 9; Müslim, Birr 23, 25, 26. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 47; Tirmizî, Birr  21, 24; İbni Mâce, Mukaddime 7.
“Hiç kimse başkasına fasık ve kafir demesin. Şayet o kimsede bu haller mevcut değilse, o söz, onu söyleyene döner." (Buhari, Edep, 44)
Sayfa 616
"En büyük günahlardan bir kaçını size haber vereyim mi?" buyurdu. "Evet ya Rasûlallah" dedik. Rasûlullah ta şöyle buyurdu: "Allah'a şirk koşmak, ana-babaya itaatsizlik etmek" dedikten sonra yaslandığı yerden doğrulup oturdu ve "Haberiniz olsun, iyi belleyin, yalan söyleyip yalan şahitliği yapmaktır" buyurdu. Bu son cümleyi durmadan tekrar etti. Biz daha fazla üzülmesini arzu etmediğimiz için keşke sussa diye temennide bulunduk. (Buhari, Şehadet, 10; Müslim, İman, 143)
Sayfa 612
EL-EDEBÜ'L MÜFRED
Sünnet-i nebevînin kandili İmam Buharî'nin yüzyıllardır başucu kitaplarından biri olarak okunan, öğrenilen ve uygulanan el-Edebü'l-Müfred
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.