Bu kitabı Beyhan Budak'ın önerisi üzerine okumaya başladım fakat kitabın diline aşina olamadım, daha sonrasında bu eserin 
Mine G. Kırıkkanat'ın 
Sinek Sarayı eserinden çalıntı olduğunu bu sebeple mahkemeye verildiğini öğrendim, kitabı yarım bırakmaya karar verdim. Zaten de hevesle okumadım, muhtemelen Mine Hanımın kitabını okurum. İyi okumalar dilerim
Ülkemizin önemli kalemleri ile yapılmış röportajlardan oluşuyor 
Yazmasam Ölürdüm Örnek vermek gerekirse: Ahmet Ümit, Ayşe kulin, Buket Uzuner, Elif Şafak, Feyza hepçilingirler, İskender Pala, Murathan Mungan, Vedat Türkali, Yavuz Bülent Bakiler bu isimlerden bazıları. Bu kadar değerli yazarlarımızın yazma tutkusu ve sanat görüşleri üzerine söyledikleri elbette çok anlamlı. Bu da kitabı anlamlı ve değerli kılıyor. Keyifle okudum. Edebiyat ilgi alanım ve yazarların düşüncelerini önemsiyorum diyorsanız bir başucu kitabı olabilir. Ancak bu kadar az okunmuş olmasına şaşırdım doğrusu.
Elif Şafak’ın akıcı dilinden yine akıp giden bir eser. Çoğu kişi hikayenin, karakterlerin karmaşıklığından bahsetmiş ama ben bu karmaşıklığı sevdim. Kişiler kimdi acaba diye geri dönüp sayfaları karıştırdığım oldu. İspanya’nın engizisyonu ve İstanbul’un Osmanlı döneminde buluyorsunuz kendinizi. Zıtlıklar ve bu zıtlıkların kesişmesini görüyoruz. Her bölümün başında bir kitap alıntısı ve yazarı olması da sevdiğim bir yanı oldu. 
Şehrin Aynaları 
Elif Şafak
