Çalışma hayatının umumi kanunları 1 ; • Çalışmak için müsait gün ve saat bekleme. Bil ki, her gün ve her saat çalışmanın en müsait zamanıdır. • Çalışmak için müsait yer ve köşe arama.bil ki, her yer ve her köşe çalışmanın en müsait yeridir. • Bir günde ve bir zamanda yapman lazım gelen bir işi ertesi güne bırakma. Zira her günün derdi gibi, işi de kendine yeter. • Bir zamanda yalnız tek bir iş yap, yalnız bir ders, bir kitap, hatta bir fasıl üzerine çalış. Bir zamanda birden fazla iş yapayım diyen, hiçbirini tam ve temiz yapamaz. • Başladığın bir işi, bir dersi, bir kitabı, bir vazifeyi yapıp bitirmeden başka bir işe, derse, kitaba ve vazifeye başlama. Yarıda kalan iş, başlanmamış demektir.
ATSIZ'DA DİL VE EDEBİYAT Dil: Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan ve bitirme tezini, Osmanlı döneminde sade Türkçe akımının öncülerinden Edirneli Nazmi'nin Dîvân-ı Türkî-i Basît'i üzerinde yapan Atsız'ın dil konusundan uzak kalmayacağı ve bu konuya sık sık temas edeceği açıktır. Onun, Türkçe konusundaki düşüncelerine
Reklam
Nurculuk Denen Sayıklama
"Nurculuk Denen Sayıklama" yazısında Saidi Nursî'nin cahilliğini vurgular; "Bedîüzzaman” unvanıyla alay eder: "Saîdi Nursî denilen adam, eskiden Saîdi Kürdî diye birtakım risaleler yayınlayan, Türkçe bilmez, daha nokta ile virgülün nerede kullanılacağını bilmekten âciz, Şafiî mezhebinde bir Kürttür... Bu cakacı Kürt
ATSIZ'DA TÜRK-TÜRKÇÜLÜK-MİLLİYETÇİLİK: 1943 yılındaki En Sinsi Tehlike broşüründe "Siyasî, içtimaî mezhebim Türkçülüktür." (Atsız 1992: 68) diyen Atsız'ın Türkçülüğüne geçmeden önce onun genel olarak "milliyetçilik” hakkındaki düşüncesini aktarmak doğru olacaktır. Ona göre milliyetçilik sosyal bir kanundur: "Tarihin
Ebû Ümâme İyâs b. Sa’lebe el-Hârisi’den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah şöyle buyurmuştur: –Bir kimse, yalan yere yemin ederek bir Müslümanın hakkını gasbederse, Allah o kimseye cehennemi vacip kılar ve cenneti haram eder. Bunun üzerine bir adam: –Yâ Resûlallah, eğer o hak, küçük bir şey ise, deyince Peygamber : –İsterse misvak ağacından bir dal parçası olsun, buyurdu. (Müslim, Îmân, 218)
Benzeri konumdaki her kadın gibi, belli bir kamu düzenine sonuna kadar güvenmekteydi; bu öylesine adil bir düzendi ki, insan hiçbir şeyi dert etmeksizin hayatını idame ettirebilirdi;..
Sayfa 229Kitabı okudu
Reklam
414 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.