Arif kişinin kadına hürmeti, Allah'a muhabbetidir. Hz. Peygamber "kadınlar, aşk ve gönül sahibi erkeklere hükmeder" buyurmuştur. Akıllı ve ince ruhlu bir erkek kadınlara karşı daima anlayışlı ve şefkatli olur, onlara sertlikle muameleden çekinir, onları kırmak ve incitmek istemez. Buna mukabil cahil ve aşksız erkekler kadınları ezerler, onlara karşı sert ve kaba olurlar. Çünkü cahil ve aşksız erkeğin tabiatında hayvanlık ağır basar. Aşk ve ruh inceliği âşık insanlara mahsus sıfatlardır. Kabalık ve şehvet ise, hayvanların sıfatıdır. Kadın, Allah'ın yeryüzündeki nurudur.
"Dicle kıyısında bir köyde ölmek isterim. O kadar güzel ağıt yazar ki o kadınlar. Hiçbir müzik o kadar dokunaklı olamaz."
Sayfa 70 - "Şiir tek bir dille yazılır"Kitabı okudu
Reklam
Anısına Saygıyla
"Uzun ve tek bir ağıt gibidir onun şiir. 'Daha deniz görmemiş' çocuklara adanmıştır. Kurdun, kuşun arasında, yaban çiçekleri arasında söylenmiştir, bir hançer kabzasına işlenmiştir."
Sayfa 78 - Kadim dostluklarKitabı okudu
(boyu uzun olan güzel ve sade dil olur. Boyu kısa olanını çok hilesi vardır. Boyu orta olan, akıllı ve hoş huylu olur. Saçı sert olan akıllı ve atılgan olur. Saçı yumuşak olan, ebleh ve arsız olur. Saçı sarı olan, kibirli gazalı olur. Saçı kara olan, sabırlıdır, onu ara. Saçı kumral ise güzeldir ve sahibi bedelsizdir. Saçı az olan lütüfkår, bil-
Arasan ağız tadıyla anılacak tek mısraları yoktur onların.
Ahmet Arif’in şiiri bir bakıma Nâzım Hikmet çizgisinde, daha doğrusu Nâzım Hikmet’in de bulunduğu çizgide gelişmiştir. Ama iki şair arasında büyük ayrılıklar var. Nâzım Hikmet, şehirlerin şairidir. Ovadan seslenir insanlara, büyük düzlüklerden. Ovadan akan “ büyük ve bereketli bir ırmak” gibidir. Uygardır. Ahmet Arif ise dağları söylüyor. Uyrukluk tanımayan, yaşsız dağları “ âsi” dağları. Uzun ve tek bir âğıt gibidir onun şiiri . “Daha deniz görmemiş” çocuklara adanmıştır. Kurdun kuşun arasında, yaban çiçekleri arasında söylenmiştir, bir hançer kabzasına işlenmiştir. Ama o ağıtta, bir yerde, birdenbire bir zafer şarkısına dönüşecekmiş gibi bir umut ( bir sandı, daha doğrusu bir hırs), keskin bir parıltı vardır. Türkü söyleyerek çarpışan, yaralıyken de, arkadaşları için tarih özeti çıkaran, buna felsefe ve inanç katmayı ihmal etmeyen bir gerillanın şiiridir. Karşı koymaktan çok, boyun eğmeyen bir doğa içinde. Büyük zenginliği ilkel bir katkısızlık olan atıcı, avcı bir doğa içinde.
Sayfa 122Kitabı okudu
Reklam
734 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.