Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
80 syf.
·
Puan vermedi
'' Şiir gibi bir kadına ancak şiir gibi bir hayat yakışır, dilerim hayatının bundan sonraki bölümü şiir gibi geçer sultanım ve bu kitaptaki şiirler sana ilham olur '' yazarak size kitap hediye eden bir arkadaşınız olsa hakkında ne düşünürdünüz bilmiyorum.
2014 yılını sonlarına doğru görevli olduğum doğu ilinde kitap alacak bir tane bile kitapevi
Çok yararlı bir kitap olmuş #feridunözdemir emeğinize sağlık #allahdekalbim'i okurken huzur buldumYürekten edilen tüm dualarımız kabul olsun#azkitap Yalnız ve çaresiz kaldığın zamanlarda imdat feryatlarının ulaştığı tek yer, Allah'ın (c.c.) katı değil midir? O, senin isteklerine karşılık vermeye ve "Buyur ey kulum!" demeye her daim hazırdır. O hâlde tüm başına gelenler, seni üzenler, kıranlar, hayal kırıklığına uğratanlar karşısında sen niye pes ediyorsun ki?
Bil ki çaresizlerin çaresi, en hakiki dost Allah'tır. O seni seviyor ve aynı sevgi ve ilgiyi de senin ona göstermeni arzu ediyor. Ediyor ama muhtaç olduğundan değil, seni bu dünyada ve öte dünyada, hayal bile edemediğin nimetlerle donatmak için. Ve senin, O'nu anmaya ihtiyacın olduğu için…
Unutma ki dua; inanma, dayanma ve isteme ihtiyacı içerisinde bulunan insanı, rahmeti sınırsız, mutlak kudret sahibi olan Allah'a bağlayan, en güzel manevi bağdır.
(Arka Kapaktan) 3 mayıs 2016
260 syf.
10/10 puan verdi
Buram buram Virginia Woolf...
Böyle diyerek başlamam en uygunuydu.
Kendisi "yaşam öyküsü" olarak adlandırmış bu eseri. Kim üç buçuk yüzyıl yaşar ki yaşam öyküsü olsun deriz biz de. Orlando üç buçuk yüzyıl var olsa da, 36 yaşındayken bitiyor kitap. Aslında bu kahramanı ölümsüzleştirmiş sanki Virginia. Orlando onun için biricik aşkı Vita
96 syf.
10/10 puan verdi
Öğretmenimle sohbetin sonunda bana uzattığı bu kitap Zihni’mde iz bıraktı. Güzeldi ve bitti ...mi? Hayır. Küçük denilemeyecek kadar derin bir felsefenin üzerine kurulan bu küçürek hikayeleri insanın başını aklından alıyor ve izin verdiğinizce size bir kaç küçük iz bırakıyor. Pişman olmadan okuyacağınıza kesinlikle inanıyor ve küçük ama derin okumalar diliyorum.
İzdiham...
Yakarsa dünyayı garipler yakar diyor Müslüm baba. İzdihamcığım kapakta Müslüm babaya yer vermiş bu sayıda.
İzdiham.. Okuduğum, takip ettiğim tek dergi. Okumak için sebep çook. Misal; doların yükselişine protesto ederek 8 lira olan fiyatı 7 liraya düşürdü. Şu ekonomik krizde elinden geleni yaptı İzdihamcığım. Okumamız için her şey uçuştayken böyle yaparak bir kere daha fethetti biz okurlarını.
Başka bir misal; 'Kıyamet kopma ihtimaline karşı abonelik faaliyetleri yoktur' diyor. Aylar önce okuduğumda ne naif bir dergi demiştim.
İki ayda bir çıkması ise hoşuma giden başka bir sebep. Yoğun olan insanların, kitaplara yeterince vakit ayıramayan, benim gibi, okuyabileceği kültür, sanat ve edebiyat dergisi.
En çok beğendiğim; Emine Şimşek in 'unutmak bir ihanettir', İbrahim Varelci'nin ' Herkes geri dönecektir elbet bir gün', Arzu Özdemir'in 'kısa devre' ve Berat Karataş'ın' film ve replikleri' idi. Tabi altını çizmeden geçtiğim bir sayfa neredeyse yok.
Güzelsin İzdiham.. Hep güzel kal.. Bi dahaki sayıda görüşmek üzere.. Önümüzdeki ay çıkamayacaksın biliyorum ama yine de bekliyoruz seni...
Belli acıların, hayatın üzerinde kafa eskitmiş insanların yazıları her ne kadar sıradan gözüksede bir derinlik vardır ve saygı duyulması gerektiğini düşünüyorum.Tolstoy'un çok fazla kitabını okumadım ama iyi ki ilk önce bu kitabını okuyarak tanıdım .Çünkü yaşamından ve kitaplarını hangi ruh halinde yazdığıyla ilgili ipuçlarına din konusunda gel gitlerine arayışlarına çıkmazlarına tanık oluyoruz. Bütün inançsızlığına rağmen tek olan Tanrı inancını kafasından atamıyor bu yolda ilerlemeyi "sorun yokmuşcasına yaşamaktan "daha elzem görüyor öyle yasamayı da kendi benliğine yakıştıramadığı için din konusu tekrar tekrar gündemine geliyor. Kitabın sonlarında "gerçekten bu arayışı sonlandırdıgım da yazdığım zaman bunu okuyacaksınız fakat birileri yayınlamak isterse "diyor ve bir bölüm sonra kitap nasıl sonuçlandığıyla değil bir rüyayla bitiyor.Burdan yazarın endişesinin boş olmadığını ve doğru yolu bulmuş olmasını ümit etmekten başka bir seçenek kalmıyor.Oysa O her zaman sıradan insanlar gibi düşünmeden yaşayabilmeyi ve sıradan insanlar gibi ölmeyi arzu etmişti...
“Kitap boş vakitte okunmaz, kitap okumaya vakit ayrılır.” Son üç gündür bu kitabı okumak için gece ikiden, üçten önce uyumuyorum, sabah erken uyanacak olmama rağmen.
Öncelikle bu kitabın benim için ayrı bir önemi var; Doğum günümde 16 yaşındaki bir genç bir kızın bana hediyesi. Hayatımın son 4-5 ayında, beni derinden etkileyen Sevgili
112 syf.
7/10 puan verdi
Ne zaman polisiye türünde bir şeyler okusam, film noir türünde bir film izlesem Poe’nun ruhuna bir kadeh kaldırırım. Günümüzde böyle bir türün varlığından bahsediyorsak övgülerin büyük kısmını Poe’ya sunmak gerek. Bu türü oluşturan kitapların bazıları edebi yoğunluğunu gerçekleşen ve gerçekleşecek olay(ların gizeminde, bazıları incelikle
·
Puan vermedi
İnsanlık, Birinci Dünya Harbi ile sarsılmakta. 100 yılın ardından arka sayfalarında gizlenmiş büyük yangınlar, buhranlar ve insanlık trajedisiyle tarihine kara bir danga vurulmuştur. İyi ile kötünün mücadelesi var olma savaşını verirken; her asrın tamda gecenin çöktüğü yerde filizlenen umutlar vardır. Karanlıklara aydınlık olsun diye, zafer
O Alquimista
Simyacı...
Hayatta hedef sahibi olan her kişinin yer yer 'aaa benim duruma ne kadar benziyor?' diyebileceği bir kitap. Çünkü güdülmüş olan hedefle beraber zorlukların kaçınılmaz olacağını fısıldıyor insana. Zahmetsiz rahmet olmaz diyor bir bakıma. Büyük hedeflere ulaşmak için bazı şeylerden feragat etmenin hatta yardan da serden de geçmenin gerekebileceğini gösteriyor okura. Zorlukla hedef ayrılmaz iki kardeş gibi. Bu iki kardeşin düşmanı hiç şüphesiz vazgeçmektir, koyun gütmeye geri dönmektir. Bu durumda hedefinden vazgeçen kişinin ilerleyen zamanlarda pişman olabilme ihtimalinin yüksek olduğunu belirtiyor kitap. Vazgeçmeyi, direnmeyi salık veriyor.
'Vazgeçmemek iyi de bu kadar zorluğa nasıl göğüs gereceğim' diye yakınıyor insan. Yazar, biz tam vazgeçmeye yektenirken:
"Gerçekten arzu ettiğimiz bir şeyin gerçekleşmesi için tüm evren işbirliği yapar” diyor. Samimiyet diyor. Gerçekten istemek diyor. Sonunda ise dediği oluyor ve tüm evren o hedefin gerçekleşmesi için işbirliği yapıyor. Hedef gerçekleşiyor.
Hasılı kelam;
Hedefini gerçekleştirememek korkusu olmamalı insanda. Eğer olacaksa korku, sonrasında belki ömür boyu pişmanlık getirecek vazgeçmekten olmalı. Vazgeçmekten korkmalıyız ve hedefimizin gerçekleşeceğine kapkaranlık bu geceden sonra güneşin doğacağını inandığımız gibi inanmalıyız. Çünkü, "Gerçekten arzu ettiğimiz bir şeyin gerçekleşmesi için tüm evren işbirliği yapar”
192 syf.
7/10 puan verdi
Yıllarca okumayı arzu ettiğim bir kitaptı. Sonunda bir buçuk ay önce kitabı aldım. Bir günde ilk bölümü ve ikinci bölümden 20 sayfayı bir hışımda okudum. Her nedense bir buçuk ay okuyup bitiremedim. Kitabı baştan almadığım için midir bilmiyorum ama kaldığım yerden devam ettiğimde ilk bölümdeki lezzeti alamadım. Fatima’ya olan aşk ile bir nebze hareketlense de kitabın sonunu zor getirdim diyebilirim. Belki ileride bir kere daha okuyabilirim.
·
Puan vermedi
Oğuzcan’dan Dörtlüklerin Var Oluşları: Yüz Yıl Yanarım Yanmayı Öğrendimse
Dörtlükler, şiir dilinin anlam ve biçim itibariyle birbirini tamamlayıp bütünlük sağlamasıdır. Dört satırlık şiir birimidir. Varlığında var olan bir duygu, his ve iletişim aracıdır. Türk şiir dünyasında da en çok kullanılan dörtlükler olmuştur. Divan ü Lügat-it-Türk’teki
