Bir garip Orhan Veli’yim
İstanbul'da Boğaziçi'nde
Bir garip Orhan Veli'yim
Veli'nin oğluyum
Târifsiz kederler içindeyim.
Urumeli hisarına oturmuşum
Oturmuş da bir türkü tutturmuşum
Diyarbakır İzlenimlerim...
2 gün Diyarbakır'da kaldım. Sur bölgesinin yasaklı bazı mahalleleri hariç şehrin merkezini tamamını gezdim.
Esnaflarla, çocuklarla, gençler, isçilerle sohbet etme imkanım oldu.
Birincisi, Diyarbakır çok politik bir yer. Şehrin neresine giderseniz gidin bunu hissedebiliyorsunuz. Hiç okul okumamış, okuma yazma
1) Şehveti tahrik eden kadın, kız, oğlandan dinlemek.
2) Saz, ud, keman ve nota ile çalınan diğer çalgılarla zurna çalmak (meyhane ve içkicilere mahsus olduğu için)
3) Bir kadının yüz güzelliğini anlatan sözler
4) Islama yapılan kötü yorumlu sözler
5) Dinleyen genç olursa, güzel yüz gibi sözleri dinleyince, şeytan boynuna biner, şehvetini harekete geçirir. Dinlediği aşk ehlinin hal ve hareketlerini hoşuna gittiği için kendisi de kadın veya erkeğe aşık olmaya çalışır.
6) Halkın keyif, neşe, oyun, eğlence şeklinde adet edindikleri şarkılar mübahtır fakat onu devamlı yapmakla mübahlıktan cıkar. Bazı günahlar küçük iken, adet edinmekle büyük günah olur.
Bağbozumu Şarkıları adlı eserinden sonra 2. Şükrü Erbaş kitabım oldu. Genellikle hüzün dolu bir eserdi ama öyle böyle değil. Eşine ithaf edilmiş şiirlerden oluşuyor.
"Babanız içerde şiir yazıyor diye
çocuklarımı sessizce ağlattım ben." diye bir kitap başlıyor. Eşine olan sevgi, sadakat,bağlılık,vefa örneği sergiliyor Erbaş.
Ölüm, özlem, acı ve aşk dolu bir şiir kitabı okumak istiyorsanız tam bu kitap işte.
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201613bin okunma
Ben bu konuların Kur'an'a ve İslamiyete geçmiş olanlarından söz edeceğim.
Evrenin yaradılışı: Sumerlilere göre adı Tanrıça Nammu olan uçsuz bucaksız bir sudan gök ve yer birleşik olarak çıkıyor. Tanrı Enlil onları ayırıyor. Yer Tanrıçası insanı balçıktan Tanrılara iş görsün diye yaratıyor. Tevratta, büyük bir deniz üzerinde