Bir zamanlar ona karşı aşk, bağlılık, sevgi, nefret gibi birbiri ardı sıra değişip duran güçlü ve yakıcı duygularla doluydum ama bir yerde hepsi kesildi, yok oldu, geride sadece kocaman ve tarifsiz bir boşluk kaldı.
1. Utanç bir prangadır. Kendini azat et.
2. Yeteneklerin hakkında endişelenme. Sevme yeteneğin var. Bu yeter.
3. Diğer insanlara karşı nazik ol. Evrensel boyutta onlar sensin.
4. İnsanlığı teknoloji kurtarmayacak. İnsanlar kurtaracak.
5. Gül. Sana yakışıyor.
6. Meraklı ol. Her şeyi sorgula. Şimdinin gerçeği gelecekte bir hikaye olacak
Bugünkü en büyük problem şudur ki, sen kendinden nefret ediyorsun ve başka birisini sevmeye çalışıyorsun. Bu imkânsızdır. Ve diğeri de kendisinden nefret ediyor ve seni sevmek istiyor. Sevgi dersi önce kendi içinde öğrenilmelidir.
Kadınların aşk söz konusu olduğunda meylettikleri putlaştırma merakı aslında ve kökeninde aklın bir icadıdır; çünkü aşkı idealize eden bütün o şeyler sayesinde güçlerini arttırır, kendilerini erkeklerin gözünde giderek daha arzulanır kılarlar.
Çok başarılı olduğum günler de oldu, dibe vurduğum da.
Sevgi dolu değilim, nefret dolu da.
Barışçıyım, biraz da savaşçı.
Biraz güçlüyüm, biraz zayıf. Biraz iyiyim, biraz kötü. İyi? Kötü? " İnsanım."
.
+ Yaşanmış günler yaşanacak günlerin içinde erir, saatlerin günün içinde, haftaların ayların içinde eridiği gibi. Harcanmış günlerden insana kalan yalnızca yaşadıklarıdır. Bu yaşadıkları kayda değerse onun ruhunda, belleğinde unutulmaz izler bırakır. Günler aynı tonda geçiyorsa hayat çekilmez olmaya başlayacaktır.
+ Bir zamanlar öylesine saftım