"Kuruntusuz, hatasız, bunaltısız, acısız, duygu karmaşası olmayan bir sevgi var mıdır? Bu sevgi Tanrı olurdu ve hiçbir Tanrı annenin yerini tutamaz."
Cinselliği hep önemsemiş, doyurucu bir cinselliğin kadın erkek arasındaki sevginin, bağlılığın ön koşulu olduğuna inanmışımdır. Ama aşksız, tek başına cinselliğin, bu konuda seçici olamamanın ruhsal bir çoraklığa, yalnızlığa ve dağınıklığa yol açtığını da düşünüyordum. Sevginin olduğu yerde her şey geçerli ve güzel, olmadığı yerde ise yapay, boşuna ve yorucuydu bence. Bu kanılarımı kendi deneyimlerimden çok, verili öğretilerle edinip edinmediğimi çok sorguladım. Belki de asıl sorun benim duygusallığımda Ben yalnızca sevdiğim biriyle olduğumda kuralsız ve coşkulu hissedebiliyordum kendimi. Aşk; yasakları, benliğimize kazınmış kadınlık utancını ve edilgenliği büyük ölçüde geçersiz kılıyordu çünkü.
CAN YAYINLARIKitabı okudu
- " (…) Batı tipi iletişim, yani "mass-media" (kitle iletişim araçları: Basın, radyo-tv, sinema, reklam, propaganda vs...)
Batı'da ve Batı'yı taklid eden ülkelerde, ticarî kazanç kaygısının baskısı altındadır...
Batı tipi iletişim demek, şiddet, aşksız cinsellik yahut da katı ırkçılık ve partizanlık temalarının istismarı demektir (...) Bu tür "iletişim" aptallaştırmaya, zihinleri çelmeye ve şartlandırmaya yarar..."
Sayfa 182 - Timaş Yayınları
Aşk neden cinsellik oluyor?
Çünkü bir şekilde hayata tutunmak istiyoruz, ilişki kurmak istiyoruz. İnsan ilişki arayan bir varlık. Hiçbirimiz bir Robinson Crusoe olarak yaşamak istemiyoruz. Birisi bizi duysun istiyoruz. Sesimi duysun, beni işitsin ki bu dünyadaki varlığım onaylansın. Birisi bana boşa yaşamadığımı hissettirsin ... Bunun için cinselliğe gerek var mı? Cinsellik aşkla olursa, elbette ... Aşksız olursa peki? Aslında sahte bir şekilde aşk kelimesiyle giydirilmiş ise?
Bence, cinsellik eğer aşksız bir cinsellik ise bu boşluğu tırmandırmaktan, onu büyütmekten başka hiçbir işlevi olmayan bir cinselliktir.
Sayfa 15Kitabı okudu
