Dövme
[…] O halde İç Asya'da dövme geleneğinin İskitlerle başlayıp Türk soylu Hiong-nular (Asya Hunları) ve Kırgızlarda yaşatıldığı belgelerle kanıtlanmış haldedir.
Sayfa 105 - Bilge Kültür Sanat
Avrupa Hunları çiftlik hayvanlarının kemiklerini inceleyerek kehanetlerde bulunurdu - Bu koyunların kürek kemiklerinin yakıldığı ve çıkan yanık izlerinin yorumlandığı eski bir İç Avrasya adetidir.
Reklam
Türklerin dini diyebileceğimiz, ancak şimdiye kadar ismi hakkında bir belgeye rastlamadığımız, fakat kitabelerden yola çıkarak Kök Tengri dini olarak adlandırabileceğimiz bu inancın temelinde; her şeyin yaratıcısı bir Tanrı'ya ve ölümden sonra yeni bir hayatın başladığına iman, bu öbür dünyada yiğitliklerin ve iyiliklerin mükafatlandırılması, ölmüş atalara saygı, onlar için kurbanlar kesilmesi gibi hususlar yatmaktadır. Buna bağlı olarak, mesela Asya Hunları her yılın mayıs ayı ortalarında "Kutlu Atalar Mezarlığı"nda kurban keserlerdi ve burada, çok şey borçlu oldukları atalarını (eçü-apa) andıkları gibi, Tanrı'ya da ilerideki günlerin bolluk ve bereket getirmesi için yakarırlardı. Günümüzde İslamiyetle özdeşleşen "veli" kültünün de bununla ilgisi mevcut olsa gerek (Gömeç 2011; 90).
Gök-Türkler, Çin kaynaklarının açıkça belirttikleri üzere, Asya Hunlarından iniyorlardı. Başbuğ ailesi olan Aşına soyunun bir dişi kurttan türediğine dair o çağda pek yaygın olduğu anlaşılan rivayetler Gök-Türklerin erken tarihini efsanelerle karıştırmaktadır. Ancak kurttan türeme geleneğinin Asya Hunları arasında da mevcut olması ve kurt ata'nın Türkleri dar, geçilmez yollardan selamete ulaştırdığı (Bozkurt Destanı'nın aslı) rivayetinin Hunlarda görülmesi Gök-Türklerin Hunlara nisbetini ortaya koymaktadır.
3 - Avrupa Hun İmparatorluğu
Dördüncü yüzyılın sonunda Avrupa'nın ufkunda görünen Hunlar, İç Asya'dan batıya gelen Türk soyundan kavimlerin ilkiydi ve burada güçlü bir İmparatorluk kurdular. Hüküm Yılları: M.S. 375-469 (...) Attila öldüğünde geride İlek, Dengizik ve İrnek adlarında üç oğul bırakmıştı. Yerine geçen oğulları, devlet idaresinde onun kadar başarılı olamadılar. Taht için yapılan kavgalar Hunları zayıf düşürdü. İlk olarak Hunların başına geçen İlek, ayaklanan Germen kavimleriyle savaşırken öldü (454). Yerine geçen Dengizik, zekâ sahibi olmasına rağmen siyaseten tecrübesizdi ve Bizans'la olan bir çatışmada öldü (469). İrnek, Hunlar'ın Avrupa'da tutunmalarının mümkün olmadığını anlamıştı. Bu nedenle Hunlar'ın büyük bir kısmıyla Karadeniz'in kuzeyindeki geniş düzlüklere çekti. Hunlar'ın bir kısmı buradan Orta Asya'ya geri döndü. Bir kısmı ise Avrupa'ya doğru ilerleyen Avarlar'a katıldı. İrnek idaresindeki bu Hun topluluğu daha sonraları Bulgarların ve Macarların devlet olarak ortaya çıkışında önemli rol oynadılar.
Sayfa 113Kitabı okudu
Türkler de kurban
Asya Hunları yılın ilk ayında tanhunun sarayında ve ilkbaharda (5. ayda; bizim takvime göre haziran'da) Lung Ç'eng (Ongın nehri bölgesinde. Karakum şehri?) de, Gök-Türkler ve Uygurlar yine aynı ayda Tamır ırmağı kaynağında ve Hunlar sonbaharda Tai-lin'de GökTanrı'ya, atalara, tabiat kuwetlerine at ve koyun kurban ederlerdi. GökTürklerin, biri ilkbaharda hakan başkanlığında ülke ileri gelenlerinin iştiraki ile büyük törenler tertipledikleri ata mağarasında olmak üzere, Tanrı'ya, atalara kurban sunduktan üç kutsal törenleri vardı. Hükümdar tanhu, gündüz Güneş'e, gece tolun Ay'a tazim ederdi. Hunlar, Gök-Türkler, Uygurlar teşebbüslerinin isabetini ayın ve yıldızların hareketleri ile kontrol ederlerdi. Tabgaçlarda da ilk ve sonbaharlarda atalara kurban sunulur, tapınak makamındaki taş-ev içinde kesilen kurbandan sonra, civara kayın ağaçları dikilirdi ki, bunlardan kutlu ormanlar meydana gelirdi.
Sayfa 290 - Ötüken Yay.Kitabı okudu
Reklam
82 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.